Başkent'in güçlü kadınları

Başkent'in güçlü kadınları
Güncelleme:

Ankara Büyükşehir Belediyesi, yerel eşitlik eylem planını hayata geçirerek, “Kadın Dostu Başkent” olma yolunda çalışmalarına devam ediyor. 10 bin kadınla anket çalışmasının ardından Bebek Bakım Odaları açıldı, Kadın Sığınma Evlerinin kapasiteleri artırıldı, Hanımlar Lokali’nin ismi Kadınlar Lokali olarak değiştirildi.

    Yerel eşitlik eylem planını hayata geçiren Ankara Büyükşehir Belediyesi, kadınların yanında olmaya devam ediyor.

    “Kadın Dostu Başkent” hedefiyle çalışan Büyükşehir Belediyesi, kadınların talep ve ihtiyaçlarını belirlemek üzere her yaş ve meslek grubundan 10 bin kadınla anket çalışması yaptı.

KADINLAR İSTİYOR BÜYÜKŞEHİR YAPIYOR

    Kadınların yaşadıkları kentte olmasını istedikleri birçok konuda hayatı kolaylaştıran değişiklikler yapan Büyükşehir Belediyesi, önce en yoğun talepler arasında yer alan Bebek Bakım Odalarını hizmete açtı.

    Hanımlar Lokali’nin adını Kadınlar Lokali olarak değiştiren ve kadın sığınma evlerinin kapasitesini artıran Ankara Büyükşehir Belediyesi şimdi de pazarcı kadınların sorunlarını belirlemek için yoğun mesai harcıyor.

    Başkent’in merkez ve ilçelerindeki semt pazarlarında kendi ürettikleri ürünlerle ailelerini geçindiren kadınlarla yüz yüze görüşen Kültür ve Sosyal İşler Daire Başkanlığına bağlı Kadın ve Aile Şube Müdürlüğü ekipleri, hem ihtiyaçları tespit ediyor hem de sorunlarını dinliyor. 

ROL MODEL ÜRETKEN KADINLAR

     Gerek tarlada gerek evde gerekse pazarda çalışan kadınlar, girişimci ruhlarıyla birçok kadına örnek olurken, çalışarak, üreterek ekonomik yönden güçlendiklerini şu sözlerle anlatıyor:

-Fatma Gökdoğan: “68 doğumluyum. 15 yıl oldu pazarda çalışmaya başlayalı. Pazarda kadın emekçisiyim. Çalışmayı seviyorum. İki çocuğum var. Hem eşime destek oluyorum hem çocuklarımı okutuyorum. Her işin zorluğu var ama ben seviyorum. Pazarcı arkadaşlarım çok iyi ve her konuda yardımcı oluyorlar. Pazarcılık erkek işi diyorlar ama kadınlarda yapabilir. Hiç zorlanmıyorum. İnsanın kendi parasını kazanması çok güzel bir şey. Yeter ki kadınlar istesin, dik dursun. Her işi yapabiliriz. Bütün kadınlara tavsiyemdir. Birinden yardım beklemek yerine kendileri çalışsın. Kimseye muhtaç olmasınlar.”

-Kezban Erisel: “70 doğumluyum. 15 senedir bu işi yapıyorum. Eşimin işleri kötü gitti o yüzden pazarcılığa başladım. Kendi ayaklarımın üstünde durmak istedim. Sattığım ürünleri kendim dikiyorum. Atölyem var ve orada hazırlayıp, pazarda satıyorum. Bu iş sayesinde kendi atölyemi kurdum. Her şeyimi kaybetmiştim ama tekrar sıfırdan başladım. Her kadın kendi ayağının üstünde durabilir.”

-İlknur Aksoy Işık: “45 yaşındayım. 15 yıldan fazla pazarcılık yapıyorum. Bu işte hiçbir zorluk yaşamadım. İnsan yeter ki istesin. Çalışmak isteyen herkese bir şekilde ekmek var.”

-Hüsniye Dinç: “57 yaşındayım. Erkeklerden çok iş yapıyorum. Hem evde çalışıyorum hem tarlada hem de pazarda çalışıyorum. Kadınların çalışması çok güzel bir şey. Kadınların erkeğin eline bakmaması lazım. Ben kendim çalıştım bu ay da emekli olacağım. Kadınların çalışması daha güzel, erkeklerden daha güçlüyüz.”

-Seçkin Aydoğan: “55 yaşındayım. Normalde benim kendi dükkanım var. 12 yıldır da pazarcılık yapıyorum. 27 yıldır çalışıyorum. Ben köyde büyüdüm, elimde bir mesleğim yoktu. Çalışmaya başladığımda daha çocuklarım okula gitmiyordu. Şimdi hepsi üniversite mezunu oldu. Eşim rahmetli oldu. Kendim büyüttüm çocuklarımı. Pazara başladığımda kadının pazarda yapamayacağını söylediler. Hiçbir sorun yaşamadım, herkes beni kardeşi bildi.”