İsmail Kartal sessizliğini bozdu !

Fenerbahçe’nin eski teknik direktörü İsmail Kartal önemli açıklamalarda bulundu.

Kartal, Sarı-Lacivertli takımda hem teknik adam, hem de yardımcı antrenör olarak geçirdiği dönemlerde yaşananlara dair çarpıcı ifadeler kullandı.

A Spor’a konuşan İsmail Kartal’ın demeçleri şöyle;

“Türkiye’de antrenörün ömrü bir maç veya iki maç. Her şey bir maça bağlı. Fenerbahçe’den ayrıldıktan sonra 1-2 takım geldi, teklifler oldu ama yıpranmıştım.”

“ÇOK YIPRANMIŞTIM”

“Ersun Yanal’dan sonra bir hazırlığım yoktu. Arkadaşlarımızla çok çalıştık, başarılı da bir sezon geçirdik. Geçen sezon şampiyon olsak da olmasak da ayrılacaktım. Bunu başkana iletmiştim çünkü çok yıpranmıştım.”

“3 TEMMUZ OLMASAYDI…”

“3 Temmuz süreci olmasaydı Fenerbahçe her sezon şampiyon olurdu. Avrupa’da en az yarı final, çeyrek final yapardık. Bu süreç olmasa Şampiyonlar Ligi ve Avrupa Ligi kupalarından birini en az bir kez kazanırdık.”

“ERTESİ GÜN FARKINA VARDIK”

“Kurşunlanma olayı dünyada sadece Togo’da oldu. Avrupa’da da sadece bizde oldu. İlk anda anlamadık, ertesi gün farkına vardık. Futbol ailemizden hayatımızdan daha mı önemli, her yerde taşlanıyoruz dedik. Tüm takım beraber yemek yiyerek, eğlenceli antrenmanlar yaparak kurşunlanma olayını unutmaya çalıştık.”

“BU DA BENİM ŞANSSIZLIĞIM”

“Akhisar yenilgisi sportif anlamda kırılma noktası oldu. Trabzon beraberliği, üzerine kurşunlanma olayı derken koptuk. Tam işleri toparlayıp yoluna koymuşken bu kurşunlanma olayı oldu. Hiçbir antrenörün başına gelmeyecek olaylar benim başıma geldi. Bu da benim şanssızlığımdı.”

“EMENIKE’NİN KÜLTÜR SEVİYESİ DÜŞÜK”

“İstatistik anlamda her alanda zirvedeydik. Keşke bitiricilik anlamında bir tane iki tane daha oyuncumuz olsaydı. Emenike’yi tanımak lazım. Kalbi temiz bir çocuk. Biraz kültür seviyesi düşük.”

“BU TRANSFERLERİ BEN DE İSTERDİM”

“Fenerbahçe skora ve oyuna etki edebilecek oyunculara sahip. Geçen sene bu kadar çok değildi. Bugünkü transferlerden en az üç tanesinin geçen sene de olmasını isterdim. Bazılarını geçen sene de istemiştik.”

“OYNAYAMAM HOCA DEDİ”

“Emenike formayı çıkarınca ‘Hem bizim için, hem kendin için, hem taraftarlar için oyna’ dedik. ‘Oynayamam hoca’ dedi. Devreye kadar oynar ve en az bir gol atarsa taraftarla barışı sağlar, Emenike’yi kazanmış oluruz dedi. Devreye kadar oynadı.”

ALEX’İN GİDİŞİ…

“Aykut Hoca, Alex’e ben daha fazla koşan, takım oyunu oynayan, iki yönlü oynayabilen oyuncu istiyorum dedi. Alex varken top rakibe geçtiği zaman biz 10 kişi oynuyorduk. Aykut Hoca’nın taleplerine Alex evet demedi. Biz de daha fazla takım için oynayan oyuncuya ihtiyacımız var dedik. Aykut Kocaman’ın Alex’e set çektiğini düşünmüyorum. Alex konusunda çok yapıcı davrandı. Bunlar kolay kararlar değil, biz Emenike’ye €13M verdik, formayı çıkardı diye kenara koymak kolay değil.”

“EMRE’DEN FİKİR ALDIM”

“Emre Belözoğlu’ndan fikir alıyordum. Oradan da fikir alacaksınız ki takım içi dengeleri oturtacaksınız. Emre, sahada ikinci bir antrenör gibidir. Zaten biz de ona bu şeyi vermişiz.”

“Keşke kupada final oynasaydık veya ligde şampiyon olsaydık da öyle veda etseydim. Olmadı, nasip değilmiş. Bir antrenörün şampiyonluktaki payı en fazla %15-20’dir. Kalan pay oyuncularındır.”

“HADDİMİZİ BİLEREK OYNADIK…”

“Galatasaray’a karşı haddimizi bilerek oynadık lafı, deplasmanda 10 kişiyle kontrollü oynadığımızı anlatmak içindi.”