Fenerbahçe Van Persie'nin hayaliydi

Fenerbahçe'nin Ajax maçı öncesi Habertürk Gazetesi'ne bir ropörtaj veren Dirk Kuyt, Türkiye ve gelecekte Fenerbahçe'de görev alması ile ilgili sorulara cevap vererek Van Persie ile ilgili düşüncelerini dile getirdi.

"ELİMDEN NE GELİRSE..."

Fenerbahçe’den çok iyi ilişkilerle ayrıldın. Başkan ve taraftar seni tekrar kulüpte görmek istiyor. Gelecekte Fenerbahçe’de görev alma gibi bir kariyer planın var mı? 

F.Bahçe’de gerçekten 3 harika yıl yaşadım. 3 yıldı ama sanki 3 yıldan çok fazlası gibiydi. Bu 3 yılın sonunda kulüpten ayrılmak benim için çok fazla duygusaldı. Çünkü herkes biliyor ki, F.Bahçe benim için çok şey ifade ediyor. Taraftarlardan, futbolculardan, antrenörlerden özellikle de başkandan duyduğum sözler beni çok gururlandırdı. Oyuncu olarak bana saygı gösterdiklerini gördüm. Bana ve aileme kapıların her zaman açık olduğunu söylediler. Bu, beni çok etkiledi. Hollanda’ya gelmeme rağmen futbolcularla, kulüpteki insanlarla iletişimim halen devam ediyor. 1-2 kez başkanla da görüştüm. O’na her zaman şunu söylerim: F.Bahçe için elimden gelen ne varsa yaparım, F.Bahçe için her zaman buradayım. Gelecek ne getirir bilemem. Oynayabildiğim kadar futbol oynamak istiyorum. Geleceği kim bilebilir? İleride F.Bahçe için çalışabilirim. F.Bahçe benim için çok şey anlam ifade ediyor ve her zaman benim kalbimde olacak.

‘UFAK BİR YARDIM’

Fenerbahçe’deki ilk basın toplantında “Van Persie bir gün Fenerbahçe’de oynayabilir” demiştin. Van Persie de ilk basın toplantısında Fenerbahçe’ye gelmeden seninle konuştuğunu anlattı. Bu transferdeki rolün neydi? 

Ben F.Bahçe’de oynamaya başlamadan önce de Robin van Persie ile Türk futbolu ve F.Bahçe hakkında sürekli konuşuyordum. O, F.Bahçe’yi her zaman merak ediyordu ve bir gün bu kulübün formasını giyme hayali vardı. Robin için F.Bahçe’nin ilgisi ortaya çıktığında çok konuştuk. Durum hakkında, hayat tarzı hakkında, kulüpteki insanlar ve kulübün yapısı hakkında çok konuştuk. Ayrıca başkan Aziz Yıldırım ile de Robin hakkında çok pozitif bir görüşme yaptım. Ben sadece ufak şeylere yardım ettim. Ama en önemli şey o dönemde Robin van Persie’nin F.Bahçe’de oynamak istemesiydi. Ayrıca başkan da, Robin’i İstanbul’a getirmeyi çok fazla istiyordu. Ben sadece Robin ve ailesine ufak konularda yardım ettim. Robin bana F.Bahçe’yi, İstanbul’u, Türkiye’yi çok sevdiğini ifade ediyor. Ve eminim ki, van Persie F.Bahçe’de çok büyük başarılar yaşayacak.

‘SIRRIM İYİ UYUMAK, SAĞLIKLI BESLENMEK’

Fenerbahçe’den ayrılırken herkes senin için “Kuyt artık emekli oldu” demişti. Ama hala 18’lik bir genç gibi oynuyor, gollerini sıralıyorsun. Bunun sırrı ne? 

35 yaşında olmam futbolu çok sevdiğim gerçeğini değiştirmiyor. Oynayabildiğim kadar oynamak istiyorum. Ve sahada olduğum sürece her zaman tek bir hedefim var; yapabileceğimin en iyisini yapmak, takımıma en iyi performansla katkı sağlamak. Sırrımın ne olduğuna gelince... Sağlıklı beslenmek, iyi uyumak, dinlenmek ve her zaman maç için en iyi durumda olmak. Şunu biliyorum ki, fiziksel olarak halen yeterince güçlüyüm. Ama tüm bunların yanı sıra performansımdan ayrıca mutluyum.

‘TÜM ÖZETLERİ TAKİP EDİYORUM’

Fenerbahçe’yi bu sezon takip edebiliyor musun? 

İzleyebildiğim her maçı izliyorum. Ama ilginç bir şey var. Zaten taraftarlar maç sonunda bana birçok video göndererek takip etmemi sağlıyorlar. Tabii ki her maçı canlı takip edemiyorum ama tüm maçların özetlerini gördüm. Sadece ben değil ailem ve çocuklarım da F.Bahçe taraftarı. Onlar da takımımızın durumunu çok merak ediyor.

‘ÖNCE OTELE SONRA TRİBÜNE’

Fenerbahçe’den görüştüğün kimse var mı? Maç öncesinde konuştun mu? 

F.Bahçe’den herkesle hala görüşüyorum. Yarın (bugün) otele gidip takıma 'hoş geldin' diyeceğim, eski dostlarımla hasret gidereceğim. Maç günü de tribünde onları destekleyeceğim. F.Bahçe kazanacak ve buna inancım çok yüksek.

‘EN ÇOK ÖZEL YEMEKLERİ ÖZLEDİM’

Türkiye’de en çok neyi özledin?

Türkiye’ye dair her şeyi özlüyorum. Ailem de çok özlüyor. Ama benim için her zaman özel olan yemeklerdi. Ne zaman deplasman için bir şehre gitsek, o şehrin özel yemeklerini yerdik. Fenerbahçe’yi, Türkiye’yi, İstanbul’u çok özledim. Ama güzel olan şu ki, benim orada harika anılarım var ve herkese teşekkür borçluyum.

‘AMSTERDAM’I HAK ETMİŞTİK’

2 yıl önce Fenerbahçe ile Amsterdam’daki finale gitmek üzereydin ama olmadı. 2 yıl sonra Fenerbahçe başka bir Avrupa Ligi maçı için burada. O günlerden biraz bahseder misin? 

F.Bahçe’deki ilk yılımdı. Avrupa’da mükemmel bir sezon geçiriyorduk. O finalde olmayı hak etmiştik. Ama Amsterdam’a ulaşmayı başaramadık. Bu kez F.Bahçe’nin Amsterdam seferinde başarılı olacağına inanıyorum. İstanbul’daki ilk Ajax maçını televizyondan izledim. F.Bahçe kazanmayı hak etmişti. Yarın maça gideceğim ve yine F.Bahçe’yi destekleyeceğim. İnşallah (üzerine basarak Türkçe söylüyor) F.Bahçe kazanacak.

"TABİİ Kİ TÜRKİYE!

Euro 2016’da Türkiye'yle aynı gruptaydınız. Hollanda şanssızdı. Türkiye ise Fransa biletini aldı. Bizi destekleyecek misin? 

Hollanda için hayal kırıklığı yaratan bir turnuvaydı. Orada olamamak inanılmaz üzücü. Biz son yıllarda bu tip turnuvalara hep katılıyorduk. Elemeler başladığında ben Türkiye’deydim ve ‘Türkiye ile Hollanda Euro 2016’ya kalırsa mükemmel olur’ demiştim. Maalesef Hollanda orada yok. Ama futbolda hayal kırıklıklarını bir kenara koymak gerekiyor. Tabii ki o turnuvada Türkiye’yi destekleyeceğim. Özellikle birlikte oynadığım arkadaşlarıma destek olacağım. Umarım birçok Fenerbahçe oyuncusu orada yer alır ve başarılı olurlar.