''Arda ve Enes ile gurur duyuyoruz...''

Trabzonspor takım kaptanı kaleci Onur Recep Kıvrak, Hollanda da kamp yaptıkları otelde basın mensuplarının sorularını yanıtladı.
 
“CUMHURBAŞKANIMIZA TEŞEKKÜR EDİYORUM”
 
Sakatlığının ardından uzun ve sıkıntılı bir süreç yaşadığını belirten Onur, “Sağ olsun, herkes bu süreçte bana çok yardımcı oldu. Bir kere daha sizlerin huzurunda Cumhurbaşkanımıza teşekkür ediyorum. Beni hiç yalnız bırakmadı, aradı sağlık durumumu sordu. Sağlık ekibimiz sürekli çalıştı, ilgilendiler. Çok şükür şu anda çok iyiyim. Hazırım. Geçen sezon zaten son iki ay takımla antrenmanlara başlamıştım ama riske edilmedim. Bu sene yüzde yüz olarak kampa başladım. Her şey çok iyi. Bu sene en iyi şekilde tekrar kaleme geçip eski günlerimi aratmamak istiyorum. Hatta daha üzerine çıkmak istiyorum. Allah bir daha bana ve kimseye böyle sakatlık göstermesin ”dedi
 
“BİR KAPTAN GİDER YERİNE BİR KAPTAN GELİR BURASI BÜYÜK BİR CAMİA”
 
Senin sakatlığının ardından kaptanlık el değiştirdi, çeşitli kaptanlarla sahaya çıkıldı. Bu süreci nasıl değerlendiriyorsun ? sorusuna ise Onur, “Burası Trabzonspor, büyük bir camia. Burada bir kaptan gider yerine yeni bir kaptan her zaman çıkar. Sakatlandığım dönemde Bosingwa bu işi çok iyi yürüttü. Mustafa zaten Trabzon’un bir evladı. O da elinden geleni yaptı. Yine aramızda. Buna en çok sevinenlerin başında ben geliyorum. İyi ve düzgün karakterli insan. O dönem öyle talihsizlikler yaşandı. Başta sakatlıklar olmak üzere. Hiçbirimizin garantisi yok. Hiçbir zaman geçmişime bakmam. ‘Geçmişte şu başarıyı yakaladım’ diye hiçbir zaman dönüp geçmişe bakmadım. Her zaman ileriye bakmak gerekiyor. Bunlar da geçmişte kaldı. İnanıyorum ki gelecekte bizi daha güzel şeyler bekliyor. Biz de bunun bir parçası olmaya devam edeceğiz" diye konuştu.
 
“TOLGA İLE REKABET İÇİNDEYDİK"
 
Tolga ve Hakan’la rekabet içindeydin. Bu yıl daha deneyimsiz kalecilerle birliktesin. Bunun sonuçları nasıl olur? şeklindeki soruya ise Onur, şu yanıtı verdi:
“Tolga ağabeyle çok büyük rekabet içindeydik ama aramızdaki ilişki abi-kardeş ilişkisinden de öteydi. Her zaman da konuşuyorum kendisiyle. Ben sakatlandıktan sonra da Hakan ağabey geldi. Çok karakterli ve çok düzgün bir insan. Çok iyi maçlar çıkardı. Gerçekten inanılmaz oynadı. Kendisine de söyledim. Hakan ağabey için sunu söyleyebilirim; yaptığı hizmetlerden dolayı çok teşekkür ediyorum kendisine. Trabzonspor’a kattığı değerden, sahada yaptığı ağabeylikten dolayı. Trabzonspor bu, kimsenin yeri garanti değil. Bir gün yeri gelir ben giderim, yeri gelir Hakan ağabey gider. Tercih meselesi bunlar. Kulübün ve Hakan ağabeyin arasında geçen şeyler. Bize sadece onu tebrik etmek kalır. Bundan sonraki hayatında başarılar dilerim kendisine. Burada gösterdiği performans gittiği kulüpte de umarım devam eder. Üç tane genç kalecimiz var. Üçü de pırıl pırıl kaleciler. Biraz tecrübe eksikliği var. Ama sonuçta burası Trabzonspor. Mutlaka kaleciler gelir. Geldikten sonra da rekabet olur. Ben hiçbir zaman ‘tekim, kim gelirse gelsin beni zorlayamaz, ben sadece önüme bakarım, kimse beni kesemez’ diye düşünmedim.”
 
"KİM GELİR İSE GELSİN HER ZAMAN DAHA FAZLA ÇALIŞACAĞIM"
 
27 yaşındayım, buraya 19 yaşında geldim. 9 seneyi bitireceğim ve hiçbir zaman böyle bir şey olmadı. Her zaman daha fazlasını, daha fazlasını istedim. Bunu da çalışarak elde ettim. Yine böyle olacak. Kim gelirse gelsin her zaman daha fazla çalışacağım. Takdir hocamızda. Takdiri kimden yana kullanılırsa boynumuz kıldan incedir. Önemli olan Trabzonspor’un menfaatleri."
 
“RAKİPLERİMİZ YAPTIĞI TRANSFERLERDEN BEN KORKMUYORUM”
 
Rakipler Podolski, Nani gibi oyuncuları transferler etti. Rakiplerin hücum hattına yaptığı önemli takviyeleri nasıl değerlendiriyorsun? sorusuna ise deneyimli kaleci, "Ülkemiz adına önemli transferler. Ülkemizin marka değerini yükselttiğine inanıyorum. Çok transfer yapıldı diye, basında çıkan, ‘Bu sene şu şampiyon, bu sene bu şampiyon’ haberleri var. Geçmişte böyle çok transferler gördük ama başarı gelmedi. Bizim oturmuş bir kadromuz var. İyi bir ekibiz. Bu kamp da çok iyi geçiyor. Muhakkak 1-2 takviye olacaktır. O takviyeler olduğu zaman, bu sene her zamanki gibi şampiyonluk için elimizden ne geliyorsa sonuna kadar yapacağız. Beni korkutmuyor. Tam tersine hoşuma gidiyor. Çünkü öyle önemli golcülerle karşı karşıya oynamak gerçekten çok güzel bir şey olacak her halde" şeklinde konuştu.
 
“HEDEFİMİZ ŞAMPİYONLUK AMA EN KÖTÜ İHTİMAL İLK 3'ÜN İÇİNDE BİTİRECEĞİZ”
 
Bir basın mensubunun 'Bu kadroyla Trabzonspor ligin neresinde olur?' şeklinde ki sorusunu değerlendiren Kıvrak, "Bizim her zaman hedefimiz şampiyonluk. Geçen sene de sakatlığımdan dolayı sahada olmasam da takımın içindeyim. İyi bir takımız. Eksiklerimiz var ama bunları kampta gidereceğimiz düşünüyorum. İyi bir ortam var. Şu anda herkes neşeli, istekli, arzulu. Tabii ki hedefimiz her zaman şampiyonluk ama bu sene en kötü ihtimal ilk üçün içinde bitireceğimize inanıyorum. Allah sakatlık vermezse güzel bir sezon geçmesini temenni ediyoruz. İnşallah ilk üç içinde bitirmeyi hedefliyoruz" dedi.
 
“MESAJLARIMI SAHADA VERMEYİ SEVİYORUM”
 
Trabzonspor taraftarına nasıl bir mesaj vermek istersin? sorusunu ise milli kaleci, "Genel anlamda mesajları sahada vermeye çalışıyorum. 19 yaşında geldim buraya, 27 yaşındayım. Geldiğime de çok mutluyum. İyi ki bu formayı giymişim. Bu formayı giymek benim için onur ve şereftir. Geçmişte nasıl terlettiysem gelecekte de aynı şekilde terletmek istiyorum. Taraftarımız bazen sıkıntılı günler geçiriyor, bazen üzülüyor bazen seviniyorlar. Ama emin olsunlar ki onlar üzülürken biz de üzülüyor, sevinirken biz de seviniyoruz. Duygularımız karşılıklı. Hasret var demeyeceğim. Bu hasreti zamanında biz sonlandırdık diye düşünüyorum. Yeni hedef yine şampiyonluk. O konulara girmek istemiyorum. Çünkü Türkiye’ye sürekli meşgul ediyor ama o hasreti sonlandırdık biz 2010-11‘de. Yeni hedefimiz yine bir şampiyonluk. Tekrar umarım şampiyonluğu ve kupaları getiririz. O kupalar geldikçe daha da çok büyüyeceğiz. Elimizden gelen ne varsa, terimizin, kanımızın son damlasına kadar sahada göstereceğiz" diye yanıtladı.
 
“ARDA VE ENES İLE GURUR DUYUYORUM”
 
Türk oyuncuların çok yetenekli olduğunu belirten Onur, "Yeter ki güvenilsin. İçinde çok değerli insanlar var. Şu anda Arda’yı görüyoruz. Onu da çok tebrik ediyorum. Gerçekten gurur duyduk onunla. Güvenildiği zaman neler olacağı ortada. Barcelona’ya transfer oldu. Öyle çok cevherler var aramızda. Küçük yaş grubundaki arkadaşlarımız da öyle. Başımızdaki insanlar elbet kafa patlatmışlardır ve böyle uygun görmüşler. Göreceğiz hep birlikte. Yabancı sayısının artırılmasının olumlu ve olumsuz taraftarlarını hep birlikte göreceğiz. Olumlu olursa bir şey diyemeyiz. Olumsuz olursa konuşacağız yine. Ama hep konuşacağız" ifadelerini kullandı.
 
“TRABZONSPOR'A PARA KAZANDIRIP AVRUPAYA GİTMEK İSTERİM”
 
'Seni Avrupa’da görecek miyiz?' sorusuna ise Onur, “Önce Arda ve Enes kardeşlerimi tebrik ederim. Gerçekten çok gurur duyduk. İnanılmaz bir şey onları orada görmek. Zaten Arda hak ediyordu. Enes de inşallah kendini orada kanıtlar. Sonuçta ülke futbolu ve marka değeri iyice yükselir. Ben de tabii ki Avrupa’da oynamak istiyorum ama şartlar oluşursa. Kulübüm iyi para kazanırsa Avrupa’ya giderim. Eğer kulübüm benden para kazanmazsa gitmem. ‘Onur burada dur futbolu burada bırak’ derlerse tereddütsüz burada bırakırım futbolu. Trabzonspor’la aramdaki bağ çok farklı. Futbolcu olarak değil, ilk önce taraftarıyım, sonra kaptanıyım, sonra futbolcusuyum. Farklı hislerim var Trabzonspor’la. Şartlar oluştuğu takdirde seve seve giderim. Ama kulübümün yüklü miktarda para kazanması gerekiyor. Bir kulübün eline 10-15 yılda bir futbolcu geliyorsa kulüp de o oyuncudan para kazanmak ister. Kulüpler de bir şekilde yönetilmek zorunda ”dedi.