Yerli otomobilin fiyatıyla ilgili ilk açıklama

Yerli otomobilin fiyatıyla ilgili ilk açıklama
Güncelleme:

Bilim, Sanayi ve Teknoloji Bakanı Faruk Özlü, "Türkiye'nin Otomobili Projesi" kapsamında ülkeyle özdeşleşecek bir marka geliştirileceğini ve hedef pazarın ihtiyacına göre birden fazla model yapılacağını belirtti.

Özlü, AA muhabirine yaptığı açıklamada, "Türkiye'nin Otomobili Projesi"nin yol haritasını anlattı.

Projenin yeni süreçte "yerli otomobil"in ötesinde, "Türkiye'nin  Otomobili" olarak tanımlandığına işaret eden Özlü, 2017'de otomotiv sanayisi  toplam ihracatının 28 milyar dolar olmasının beklendiğini, katma değerin  Türkiye'de kurulan şirketlerce oluşturulduğunu ve bu sebeple de yerli-yabancı  ayrımı yapılmadığını söyledi.

Özlü, şu anda Türkiye'de bin kişiye yaklaşık 200, Avrupa'da 600,  ABD'de 800 otomobil düştüğüne işaret ederek, "Türkiye'de kişi başına yaklaşık 11  bin dolar seviyesinde olan geliri, 2023'te 25 bin dolara çıkarmayı hedefliyoruz.  Bu hedefe ulaştığımız zaman, bin kişide 200 olan otomobil ihtiyacı sayısı 400,  600, 800'e yükselecek. Bir otomobilin ortalama 20 bin dolar seviyesinde ve  kullanım ömrünün yaklaşık 10-15 yıl olduğunu da düşünürsek, önümüzdeki dönemde  Türkiye'de 1,5 trilyon dolarlık sektörden bahsediyoruz. Dolayısıyla bu kadar  büyüklükteki bir sektörde, marka yapmamayı düşünmek çok yanlış olur. 'Otomobille  bizim ne işimiz var? Biz yapmamalıyız.' diyenlerin özgüven eksikliği olduğunu  düşünürüm." diye konuştu.

Cumhurbaşkanlığı Külliyesi'nde geçen hafta Cumhurbaşkanı Recep Tayyip  Erdoğan'ın katılımıyla "Türkiye'nin Otomobili Projesi Ortak Girişim Grubu  İşbirliği Protokolü"nün imzalandığını hatırlatan Özlü, imza töreninin ardından  ortak girişim grubu üyeleri, Türkiye Odalar ve Borsalar Birliği (TOBB) Başkanı  Rifat Hisarcıklıoğlu ile bir toplantı gerçekleştirdiklerini, Türkiye Bilimsel ve  Teknolojik Araştırma Kurumu (TÜBİTAK) yetkililerinin projenin geldiği aşamayı  anlatan bir sunum yaptığını bildirdi. Toplantıda, projenin bundan sonraki  sürecine ilişkin planlama yaptıklarını anlatan Özlü, planın detayları hakkında  bilgi verdi.

"Türkiye'nin Otomobili, dünyanın otomobili olacak"

Özlü, ortak girişim grubu üyelerinin kendi değerlendirmeleriyle  detaylı teknik ve mali analizleri içeren bir çalışma yapılacağını dile getirerek,  şöyle devam etti:

"Teknik olarak ne yapacağız, mali yönden yapacaklarımızın bütçesi ne  olacak? Şirketleşme döneminde bu verileri kullanacağız. Bundan sonraki süreci,  ortaya çıkacak teknik analiz ve mali değerlendirme raporu belirleyecek. Örneğin  kurulacak ortak girişim grubu şirketinin sermayesi ne olacak? Bu sermayede  şirketlerin paylarının oranları ne olacak? Detaylı mali ve teknik bir analiz  yapacağız ve projenin sağlam temeller üzerine oturmasını sağlayacağız. Bu  çerçevede, dünya ölçeğinde bu işi bilen danışmanlık şirketlerinden de bilgiler  alacağız."

"Türkiye'nin Otomobili Projesi"nde ortak girişim grubunda görev  dağılımı söz konusu olmadığını ve sorumluluğun ortak yüklenildiğini vurgulayan  Özlü, "Türkiye'nin Otomobili aslında dünyanın otomobili olacak. Bunu küresel bir  proje olarak görüyoruz ve küresel başarı hedefliyoruz. Küresel başarı için  seçilenlerin her birisi küresel ölçekte iş yapan, ihracatı bilen, dünyayı tanıyan  şirketler. Ben başarılı olacaklarına inanıyorum." değerlendirmesinde bulundu.

Yerli otomobile şimdiden 11 binden fazla siparişYerli otomobile şimdiden 11 binden fazla sipariş

 "Otomobilin yakıt türünü ortak girişim grubu seçecek"

Özlü, gelecek 10 yılda içten yanmalı motorların piyasadan çekilmesinin  beklendiğini, bu sebeple dünyada trendlerin sıfıra yakın karbon emisyonu, yüksek  tork gücü, sürüş yeteneği ve enerji tasarrufuyla elektrikli otomobilden yana  olduğunu söyledi. Başta ABD, Çin ve Avrupa'daki büyük şirketlerin tercihlerinin  de elektrikli motor yönünde olduğuna dikkati çeken Özlü, Türkiye'nin de bu  teknolojik trendin gerisinde kalamayacağını ancak bu konudaki tercihi ortak  girişim grubunun yapacağını vurguladı.

Devlet olarak görevlerinin, ortak girişim grubunun önünü açmak ve  terzi usulü destek sunmak olduğunu dile getiren Özlü, "Yerli marka otomobil de  bizim için stratejik bir yatırım. Bu otomobil markasının çok ötesinde,  Türkiye'nin teknolojik dönüşümünün kaldıraçlarından birisi olacak bir proje. Bunu  normal teşvik sisteminde değil, farklı değerlendireceğiz, stratejik yatırım  olarak göreceğiz. Elbetteki yatırımın bedeli 100 milyon doların çok çok üstünde olacak." dedi.

"Türkiye ile özdeşleşecek bir marka geliştirilecek"

Özlü, hedef pazarların Kuzey Afrika ve Ortadoğu olabileceğini,  ülkelerin ise mali analiz çalışmaları kapsamında belirleneceğini anlattı.  "Türkiye'nin Otomobili"nin markası ve segmentinin ne olacağına da değinen Özlü,  her ülkeyle özdeşleşmiş model ve markaların bulunduğunu, proje kapsamında Türkiye  ile özdeşleşecek bir marka geliştirileceğini ve hedef pazarın ihtiyacına göre  birden fazla model yapılacağını bildirdi.

Otomotiv dünyasında rakipler nedeniyle serbest rakamlarla  fiyatlandırma yapmanın mümkün olmadığına işaret eden Özlü, "Türkiye'nin  Otomobili'nin yakıt türü, segmenti ve fiyatıyla dünyada rekabet edebileceğini  düşünüyoruz. Dünyaya bakacağız, hangi alanlarda boşluk var onları  değerlendireceğiz. Satamadığımız arabayı yapmayız, satacağımız arabayı yapacağız.  Şundan emin olun, Türkiye'nin Otomobili, aynı segmentteki otomobillerden daha  kaliteli ve daha ucuz olacak. İddialıyız, Türkiye bu defa treni kaçırmayacak."  ifadesini kullandı.

"Prototip kullanılamazsa, satışına bakacağız"

Özlü, "proje için Saab'dan yaklaşık 47 milyon avroya satın alınan  platformun çöpe gittiği" iddialarını da yanıtlayarak, şunları kaydetti:

"Bunu söyleyenler bence otomobili, tasarımı, sanayi dünyasını,  markalaşma ve satış konularını çok iyi bilmeyenler. Türkiye'nin Otomobili  sürecinin hızlanması için arkadaşlarımız iyi niyetle bir platform getirip, 'Onun  üzerinde çalışarak kendi modelimizi geliştirelim.' diye düşünmüşler. Bu bir  yöntemdir, öğrenme sürecini hızlandırır. Dolayısıyla bugüne kadar TÜBİTAK'ın  yaptığı ne varsa elindeki prototipler, insan kaynağı ve laboratuvar hizmetleri  bunların tamamı ortak girişim grubunun hizmetinde olacak. TÜBİTAK laboratuvarları  ve test merkezleriyle ortak girişim grubunun istediği alanlarda projeye desteğini  sunacak. Şu anda temayül eldeki prototipin kullanılması yönünde, kullanılamazsa  prototipin satışına bakacağız."

AA