Hürriyet gazetesinden Erdoğan'a %52 cevabı

Hürriyet gazetesinden Erdoğan'a %52 cevabı
Güncelleme:

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Mursi hakkında idam kararıyla ilgili haberini eleştirdiği Hürriyet'ten cevap var. İşte Hürriyet'in yüzde 52 cevabı...

Cumhurbaşkanı Erdoğan ile Doğan Grubu arasındaki Mursi polemiği giderek alevleniyor. Mısır'da yapılan halk oylamasında yüzde 52 ile cumhurbaşkanı seçilen Mursi için verilen idam kararına tepki gösteren Erdoğan, Hürriyet'in idam kararıyla ilgili haberde kendisini hedef aldığını söylemişti.

Hürriyet'in "yüzde 52" ile kendisine gönderme yaptığını ifade eden Erdoğan, sosyal medyadan gelen baskılar üzerine haber başlığının ilgili internet sitesinden kaldırıldığını söyledi.

Kayseri'deki konuşmasında Mursi'nin idam edilmesi halinde şehit olacağını da söyleyen Erdoğan, "Ben de böyle bir şeye uğrarsam Rabbim inşallah bizlere de o makamı verecektir diye umuyorum." diye konuştu.

İşte Erdoğan'ın Kayseri'de Doğan Grubu'na yönelik o eleştirileri;

"Mısır'da yüzde 52 ile iş başına gelen Mursi ve arkadaşlarını idama mahkum kararı aldılar. Türkiye'de de bu haberi Doğan Medya Grubu nasıl verdi? 'Şok karar, yüzde 52 ile idam'. Ey Doğan Grubu, semi muhatap almam, ama şunu bilmen lazım, siz affedersin hayatınızı korkuyla geçiriyorsunuz. Şunu bil, biz bu yola çıkarken kefenimizi giyerek çıktık. Bizim ölümümüz şahsiyetlidir. Mursi'nin idamı şahsiyetlidir. İşte onur budur. O insanların hiçbirisi adam öldürmedi.. Milli Savunma Bakanı olan darbeci Sisi, şu anda kendi memurlarıyla bu kararı aldı. Tekrar AB ve dünyaya sesleniyorum, Ey Avrupa ey Batı hani idam yasaktı. Niye karşı çıkmıyorsunuz. Uluslararası kurumlara sesleniyorum. Türkiye'de Gezi olaylarında bize saldırdınız. Doğan Grubu, sen daha avucunu daha çok yalarsın. Beraber hareket eden paralel örgüt siz de avucunuzu çok yalarsınız.''

1-20150519085241.jpgHÜRRİYET'TEN CEVAP VAR

Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın Doğan Grubu'na yönelik bu sert eleştirilerinin ardından Hürriyet gazetesi bugün yayınlanan baskısında "Sayın Cumhurbaşkanı'na sesleniyoruz" diyerek birinci sayfadan bir mektup yayınladı.

İşte Hürriyet'in o satırları;

"Dünya Şokta! Yüzde 52 oy alan Cumhurbaşkanı'na idam kararı" diyerek Mısır'ın bir önceki Cumhurbaşkanı Muhammed Mursi hakkında verilen idam cezasını şoke edecek bir karar olarak ifade ettik.

Bizim bu başlığı atmamızdan 2 saat sonra siz İstanbul'da kürsüye çıktınız ve bizim attığımız başlığın birebir aynısını söylediniz. "Mısır'da halkın yüzde 52 oyuyla seçilen Mursi ile ilgili idam kararı verildi" dediniz.

Ancak ertesi gün Kayseri meydanında şöyle dediniz: "Türkiye'de medya grubu nasıl verdi? Yüzde 52 ile idam!"


"İMA ETMEK BİLE ŞEREFSİZLİKTİR"

Sayın Cumhurbaşkanı, "Yüzde 52 ile idam" diyerek, sizi kastettiğimizi ima ediyorsunuz. Yüzde 52 ya da yüzde 52 bilmem kaç hiç farketmez. Seçilmiş bir Cumhurbaşkanı'nın idam edileceğini ima etmek şerefsizliktir.

Bu çerçevede bize yönelttiğiniz sözleriniz çok haksız ve mesnetsiz bir ithamdır.

Kanıtınız nedir Sayın Cumhurbaşkanı? Kendi ifadeniz olan bir cümleyi bizim başlık yapmamız mıdır kanıtınız? Böyle bir kanıt olabilir mi? Böyle bir çarpıtma olabilir mi?

Başbakan Ahmet Davutoğlu, bize "Neyi kastettiniz ne demek istiyorsunuz?" dedi. Hiçbir şeyi kastetmediğimizi mertçe açıkladık. Buna rağmen neden ancak şerefsizlik olarak nitelendirilebilecek bir ima ile bizi suçluyorsunuz? Amacınız nedir?


PARALEL YAPI İLE İŞBİRLİĞİ
 
Sayın Cumhurbaşkanı, bizi paralel ile işbirliği yapmakla suçluyorsunuz.

"Paralel" dediğiniz o yapı, sizinle işbirliği olduğu bir dönemde, dünyanın en ağır, en hukuksuz, en zalim vergi kumpasını üzerimize salınmasında büyük rol oynamış bir yapıdır. Bizim paralel ile ne işimiz olur?

Sayın Cumhurbaşkanı bizden ne istiyorsunuz? Apaçık haksızlıklara, apaçık çarpıtmalarla, apaçık zorlamalarla, niyet okumalarla bize neden saldırıyorsunuz?


"NE İSTİYORSUNUZ BİZDEN?"

Sürgün mü edeceksiniz? Zorunlu ikatemete mi mecbur edeceksiniz? Ne yapacaksınız? Üstad Necip Fazıl'ın dediği gibi bizi "Öz yurdumuzda garip, öz vatanımızda parya mı yapmak istiyorsunuz?

Sayın Cumhurbaşkanı;

Bize "Hayatınızı korku ile geçiriyorsunuz" diyorsunuz! Neden korkmalıyız ki? Demokratik bir ülkenin Cumhurbaşkanı vatandaşlarına neden korku ile yaşamalarından söz etsin ki? 

Korku ve demokrasi yanyana gelebilecek kavramlar mıdır?

Sayın Cumhurbaşkanı, eğer kastınız Anayasa'nın güvencezi altında olan basın özgürlüğü ve ifade özgürlüğü, eleştiri özgürlüğü gibi haklarımızı kullanmaktar korkmak ise...

Bu özgürlükleri hiç korkmadan savunacağımızı bilmelisiniz.