''Oğluma baban ölmüş diyemedim''
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlSera Tokdemir, katıldığı bir televizyon programında yaşadıklarını anlattı.
Sera Tokdemir, Kanal D'de yayınlanan '2. Sayfa' programına konuk oldu. Güzel oyuncu, geçtiğimiz ocak ayında hayatını kaybeden eski eşi Göksel Gencer'i ölüm haberini aldığı günü anlattı.
GönderYazdır
Sera Topkdemir'in, '2. Sayfa' canlı yayınında yaptığı açıklamalar şöyle:
Biz 10 yıl önce ayrıldık ama bana göre Göksel, dünyanın en iyi insanlarından biriydi. Herkesin bir zamanı var, hepimiz gideceğiz, Göksel’in zamanı buymuş. Haberi aldığımda Boran'la yurtdışında tatildeydik. Ertesi sabaha bilet aldım. Bir gün boyunca bunu saklamak çok zordu.
Abim beni arayıp 'haberlere çıktı' dedi. Hemen Boran’ın telefonunu kapattırdım. Telefonu kapattırana kadar birinden ‘başın sağ olsun’ mesajı geldi. ‘Anne neden bana başın sağ olsun diyorlar’ dedi. Önce 'hastaneye kaldırılmış' dedim, yavaş yavaş durumunun kötülüğünü anlattım. Uçakta gizli ağladım, hosteslerin yanına gidip ağladım. 'Baban ölmüş' diyemedim. En son uçaktan inip pasaport kontrolünden geçtiğimizde söyledim. Boran bana ‘Allah verir, Allah alır’ dedi. Boran 13 yaşında ve Göksel’e çok benzer.
Acılara tevekkül etmemiz lazım. Hayat bir şekilde devam ediyor. Ben 90 yaşında öleceğim belki, o zamana kadar gidip mezarda mı yatayım? Acımı kalbimde yaşıyorum. Babamın cenazesinde siyah elbisemi giydim, topuklu ayakkabılarımı giydim, saatimi taktım, saçlarımı yaptım. O bir uğurlama çünkü. Ağlamadım cenazede, ağlamadım diye üzülmedim mi yani?
Göksel’in cenazesine gidemedik. Boran da gitmedi. Annem ve abim oradaydı. Uçağımız sabah 06.00’daydı. O saate ekadar Boran’ı çok zorladım. En sonunda bana ‘Anneciğim ben babamın cansız bedenini uğurlamak istemiyorum’ dedi. O dakikadan sonra bir şey söylemedim.
Biz iyi ayrılan bir çifttik, iyi arkadaştık. Ayrıldıktan sonra o da evlenmedi, ben de evlenmedim. 2003’te çok büyük bir aşkla evlenmiştik. Mersin’de abim kafe açmıştı. Her gün geliyordu. ‘Kim bu gelip bana bakıyor’ dedim. 'Futbolcu' dediler. ‘Futbolcuysa hiç bakmasın’ dedim. Sonra bir gün gelmedi. Gittim sordum arkadaşlarına ‘neden gelmedi’ dedim. Kısa bir süre sonra arabasıyla köşeden bir döndü. Dedim ki ‘ben aşık olmuşum’. Sonra bir gün dışarı çıktık. ‘Ben sana aşık oldum, Beşiktaş’a imza atmaya gidiyorum. Eğer duygularım karşılıklıysa geri döneceğim’ dedi. Bir ay içinde sözlendik.
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol