Türkiye'de çocuk olmak
Ülkemizin sınırları ülkemizin çocuklarına gün geçtikçe dar edilmeye devam ediyor!
Sınırları dar edenler ise çocukları vurdumduymaz bir şekilde sokaklara salan sorumsuz ve eğitimsiz aileler, ve sokakları, çocukları koruyamayan devlettir.
Her geçen gün inanılmaz üzücü ve ahlak sınırlarını zorlayan haberleri duyuyoruz, okuyoruz. Haber dediğime de bakmayın siz. Boğazı kesilerek öldürülen bebeklerden, elinde pompalı tüfekle okuduğu sınıfı basan ilköğretim öğrencisinden ve kümese sağ olarak gömülen zavallı bir çocuklardan bahsediyoruz!
Beş yaşında dövülen, altı yaşında öldürülen, yedi yaşında taciz edilen, sekiz yaşında tecavüze uğrayan, dokuz yaşında mendil sattırılan, dokuz yaşında dilendirilen, on yaşında sırtında sigara söndürülen, 11 yaşında bıçaklanan, on iki yaşında evlendirilen çocuk gelinlerden bahsediyoruz!
Neler görmedi ki bu ülke!
Bir yanda; sevgilisinin kafasını kesebilecek kadar büyümüş bir çocuk, Danıştay’a silahlı saldırı yapacak kadar yetenekli bir çocuk katil! Diğer yanda öz ağabeyleri, babaları, dedeleri ve amca yaşındaki büyükler tarafından taciz-tecavüz edilen zavallı çocuklar, büyükler tarafından dilendirilen, mendil sattırılan, ayakkabı boyacılığı ile sırtına yük bindirilen çocuklar…Diri diri yakılan, toprağa gömülen çocuklar. Kan davasının temizleyici şekline sokulan işlediği cinayetle yerdeki kanı temizleyen çocuklar!
Bu ülkenin çocukları, geleceğimiz, bizim çocuklarımız…
Tüm bunlar olurken, sorumlu kişiler, ya dizileri sorumlu tutuyorlar, ya interneti! Kısacası daha olayın vahametinin bile farkında değiller maalesef!
Nüfusunun yüzde 40’a yakını, 18 yaşın altındaki bir toplumda suçlunun ve mağdurun yaş ortalamasının bu denli düşük olması bu ülkenin çocuklarının geleceğinin tehlike altında olduğunun net kanıtıdır. Ki bugünlerde unutulmuş görünen bir tinerci çocuklar sorunumuz da var bizim!
Ülkeyi yönetenlerin derdi; çocuklara karşı işlenen suçlara karşı radikal kararlar almak bir yana dursun 18 yaş’a seçilme hakkını vererek, nüfusun yarısı genç olan bir kalabalığın oyunu almak peşindeler!
Çocukların üstünde bu kadar kara bulut dolaşırken imam hatiplerde okuyamama sıkıntısı birincil öncelik!
Türkiye’de solcu olmak zor, dönem dönem dinci olmak zor, gazeteci olmak, sanatçı, tiyatrocu olmak zor… Türkiye’de kadın olmak zor ama en zoru kuşkusuz çocuk olmaktır.
Türkiye’nin asıl problemi çocuklar değildir. Türkiye’nin en büyük problemi çocukları insan gözüyle görmeyen ahlaksız büyük bedenlerdir. Çocukların mutlu bir hayat sürmesini sağlayarak bir ülkenin, bir toplumun geleceğini kurtarmış olacağız!
Anaokulundan başlayarak çocukları siyasi bir figür değil, bir değer olarak görüp çağdaş geleceğe yönelik bir bilinçle eğitmek gerekir. Çocuk işçiliğinin, sert tedbirler alarak engellenmesi gerekir… Töre adı altında çocuk gelinlerin büyük bedenlerin altına yatmasını engellemek gerekir çünkü bu sapıklıktır!
Bugünün çocukları yarının eğitimli bireyleri olarak yarınlara yön vereceklerdir. Kuşkusuz eğitim suçu bütünüyle yok etmeyecektir. Alınan tedbirlere rağmen çocuklara tecavüz eden, taciz eden, canını alan olacaksa…
Bir toplumun geleceğini kurtarmak adına onun boğazına ipi geçireceksin, bitecek!
İp geçiremiyorsan şayet; ömrünün son güneşini mahkeme çıkışında cezaevine gidecek araca binerken görmeli!
Yukarıda özetlediğim düşüncelere, yıllardır denizyıldızı misali değinmeye çalışıyorum.
Lütfen aşağıda belirttiğim değişik zamanlarda yazılmış olan bazı yazıları dikkatlice okuyun..
Nedir bu çocukların çektikleri
Bu dünyaya çocuk getirmek
Taş atan çocuklar trajedisi
Tinerci öldürür fakat katil siyasetçidir
İdam
İdam... Yetmez Ama Evet