Türkiye Gemisi
Türkiye’nin yeni yüzyılda hak ettiği yeri alması bir büyük özlemdir.
Gelenekten geleceğe bir köprü kurmak istiyoruz...
Bu köprünün iki temel ayağı vardır: Birincisi ekonomi, ikincisi, demokrasi.
Türkiye’nin bu köprüyü inşa edecek, tahkim edecek donanımı ve deneyimi vardır.
Dengeli bütçe, dizginlenmiş enflasyon, büyük projeler ve mikro krediler…
Türkiye’nin yolunu yetişmiş insan gücü açacak; işte bu yatırımlar da, Türkiye’nin yönünü belirleyecektir.
On yıl içinde Dünya’nın ilk 5 ekonomisi arasına girmek mecburiyetindeyiz.
Organize Sanayi bölgeleri, küçük-orta işletmeler "bizim gemimizin" direğidir.
Büyük sanayi yatırımları bu geminin temel enerjisidir; dinamosudur.
Bu geminin yelkenleri, tekno-parklarla, AR-GE çalışmalarıyla rüzgarına kavuşur.
Savunmadan sanayiye, sağlıktan sanata, büyüyen, gelişen; başa güreşen bir Türkiye!
Demokrasi alanındaki deneyimimiz, kitle örgütleri serüvenimiz, hukuk birikimimiz; düşünce, ifade ve inanç hürriyetlerini en yüksek standartta geliştirecek kapasiteyi sağlayabilir.
Bütün bunları siyasetin pratik diline aktaracak olursak: Ben, "3-D" ve "3-G" diyorum…
3-D: Dinamik, dengeli, doğru bir dış ilişkiler sistematiği…
3-G: Güçlü, Güvenli, Gelişen Türkiye’nin işleyişi…
Türkiye, kalkınan, refah sağlayan, geliri artıran, adil dağıtan ve tekrar üretime yönlendiren;
'Bir' ülke olarak, Dünya ailesi içinde hak ettiği yeri alacak, bütün insanlığa da örnek olacaktır.
Olmalıdır… Hak etmektedir…
Türkiye, dilimizde, düşüncemizde, düşümüzde ve dualarımızdadır…