Toplumsal ayrışma ve eğitim
Toplumsal ayrışma fikir açıdan aynı kanaatte olmayan grupların öncelikle birbiriyle ilişkilerini sınırlaması akabinde de herhangi bir ilişki kurmalarına neden olan toplumsal irtibatı bitirerek kutuplaşmaları ortaya çıkaran hale verilen isimdir. Bu ayrışma hali tek bir konuya bağlı kalmaksızın çeşitli konulara karşı olabileceği gibi çeşitli derecelerde de olabilir.
Toplumsal ayrışmanın yönetim boyutu, öğretmen boyutu; öğrenci boyutu bulunuyor. Başta değinilmesi gereken konuların başında geliyor okul yöneticileri ve öğretmenlerdir. Özellikle okul yöneticilerinin ve öğretmenlerin dünya görüşlerinin farklı olabilir. Bu durum da okul müdürlerinin öğretmenlere karşı yaklaşımında belirleyici olabiliyor, maalesef.
Bu durum da öğretmenlerin iş moralini, motivasyonu ve iş doyumunu olumsuz etkileyebilmektedir.
Malesef, bazı durumlarda öğretmen-öğretmen arasında görülen toplumsal ayrışmanın önemli sonuçları bulunuyor. Toplumsal ayrışma ile karşı karşıya kalan öğretmenlerin okulun amaçları doğrultusunda çabaları sınırlı olabilmektedir. Bu durum da kutuplaşmalara o da yabancılaşma kaynağı olabilmektedir.
Özellikle, üniversitelerde öğretim elemanlarının öğrenciler arasında toplumsal ayrışmaya gitmesi yine öğrencilerin öğrenim hayatını terk etme gerekçesi olabilmektedir.
Diğer taraftan, üniversitelerde ayrımcılığın yer alması öğrencilerin kurumlarına yabancılaşmasına neden olmaktadır.
Kuşkusuz, etkili öğretme-öğrenme süreci ve dolayısıyla okulun amaçlarının yerine getirilmesi bir ölçüde ne öğretmenlerin ne de öğrencilerin toplumsal ayrışma ile karşı karşıya kalmamasına bağlıdır. Bunun için çerçeve okulun uzak, genel ve özel amaçları olmalıdır. Bu da ilgili kanun yönetmelik ve tüzüklerde belirtilmektedir.