TİP’e bak!

Güncelleme:

Haber3.com yazarı Özden Yolagiden yazdı: TİP'e bak!

14 Mayıs 2023 tarihinde düzenlenen, cumhurbaşkanlığı ve TBMM 28. Dönem seçimleri gösterdi ki, CHP Genel Başkanı ve CHP üst yönetimi halka umut olamıyor.

Bunu çok çeşitli psikolojik ve sosyolojik ve siyasi etkenleri var kuşkusuz.

En son söylenecek olan kanıyı ilk başta buraya bırakayım. 

Ülkenin demografik yapısı itibariyle muhafazakar yoğunluktaki, yönlendirilmiş kesim asla CHP’ye oy vermez.

Müslüman olarak yaşamayı bir hediye gibi sunan, parçalanmış bir coğrafyadan bir ülke çıkaran, savaşlarla Türkün varlığını dünyaya, emperyalistlere kanıksatan, Atatürk’ü anlamayan bir kalabalıktan bahsediyoruz.

Kılıçdaroğlu istediği kadar türban açılımı yapsın, istediği kadar muhafazakar danışman atasın oy alamaz. Seçimin sadece seçim döneminde kazanılmayacağını anlamak bu kadar zor olmamalı.

Bir kesim CHP’nin camileri ahır yaptığını koşulsuz kabul ediyor.

CHP yönetimi daha bunu bile anlatamadı bu kesime!

Kılıçdaroğlu olduğu sürece de CHP iktidar olma şansı mucizeyle orantılı. Bu Türkiye’nin sol kesiminin bir gerçeği maalesef.

Peki, sosyal demokrat veya sol cenah nasıl güçlenebilir, nasıl iktidarın sahibi veya ortağı olabilir. Bence kesin doğru meydanlarda haykırılan şu ünlü sloganda gizli.. Birleşe birleşe kazanabilirler!

Sosyopolitik öngörüler, izlenecek yerel ve genel politikalar, halka dokunan fikirler üretmek ve bu politikaların sonucunu oya dönüştürmek partilerin ve yöneticilerinin işi.

Aslında seçim sonuçlarını sadece CHP üzerinden değerlendirmeye çalışmak bizleri yanlışa sürükler. 2023 seçimlerinin bize sol oyların, Türkiye’de tek başına iktidar için yetmeyeceğini tekrar haykırarak yüzümüze vurdu.

Ayrışa ayrışa kaybeden sol varken kimse iktidar hayali kurmasın.

Sosyal demokrat çerçevede CHP, Memleket Partisi vardı, seçime giren. Buna, AKP listelerinden giren DSP de eklenebilir.

Pusulayı hatırlayın; Sosyalist Güç Birliği ittifakı var. İçinde üç parti: Hak ve Özürlükler Partisi, Sol Parti, Türkiye Komünist Hareketi… İttifak olabiliyorlar ama tek çatı altında birleşemiyorlar.

Buna rağmen binde 2 binde üç arası oy topluyorlar.

Bu yönde olup, ittifak dışı seçime giren veya hiç seçime girmeyen partiler de var kuşkusuz!

Bir diğer ittifak HDP ve TİP’e ait olan ittifak. HDP, Milliyetçi muhafazakar toplumun milliyetçi tarafından oy alamaz. Yakın geçmişte, terör örgütü ilişkilendirmeleri bize bunu net olarak gösteriyor.

Kuşkusuz, HDP Türkiye’nin genelinden ve Kürt olmayanlardan da oy alacaksa, bu çizgiyi belirginleştirmeli ve terörle araya kesinlikle mesafe koymalıdır. Bir önceki seçimde olduğu gibi 2023 seçimlerinde HDP, 2023’ün gözde partisi TİP ile seçim ortaklığı kurdu. Belirli kesimlerde heyecan yaratmışlardı.

Bilgin ve her kesimi kucaklayan konuşması, güven veren tavırlarıyla Erkan Baş, haklının sesi,, güler yüzlü Sera Kadıgil TİP’in vizyonu oldular. Tabi ünlü gazeteci, tiyatrocular da listelerdelerdi.

Seçim barajı, seçilmeme korkusu, oyun boşa gideceğine inandırılması gibi türlü seçim korkutmalarıyla TİP adayları beklentinin çok altında kaldılar. Eğer bu rüzgar devam ederse, sosyal demokrat kesimdeki cazibesi artabilir ve birçok kişi TİP’e bak diyebilir.

Benim tahminim bir sonraki genel seçimlerde film kaldığı yerden devam edecek, rüzgâr hızını arttıracaktır.

TİP, CHP’ye küsmüş, liderin gölgesinden çıkamamış, Muharrem İnce’ye kızgın, lider partisinden öteye geçemeyen Memleket partisinden uzaklaşan, bir türlü umut olamayan diğer sol partilerin aksine gülen yüzleri, siyasi duruş ve refleksleriyle çok konuşulacaktır.

Türkiye’de demokratik halka yakın bir iktidar kurulacaksa, partiler, bireylerin hegomanyasından kurtarılmalı ve ekip ruhu tabana yayılmalı.

Ezilenlerin sesi olamayan ve bunu kitlelere anlatamayan hiçbir güç seçim kazanamaz.

Türkiye’nin yukarda bahsettiğim gerçekleri ve bu gerçeğin sandığa yansıyan arşiv geçmişini de düşünürsek, mantıklı birleşmeler olmadığı sürece zafer aslanın midesinde kalacaktır.

Diğer Yazıları
Bahçeli'nin tarihi çağrısı
Keşke ülkede muhalefet olsa
Bize yarınlar lazım
Atatürk'ün koltuğu işgal edilmesin
Bu yazıyı yirmi yıl sonra hatırlayacaksınız