Petrol Olmasa Kim Sallar Çöl Bedevisini
Operasyonun ilk gününde, Libya’da hedeflerin vurulmaya başladığı saatlerde canlı yayında açıklama yapmıştı Obama ve demişti ki: Kara harekâtı yapılmayacak! Ne müjdeli bir haber değil mi? Denizden atılan bombalar, uçaklardan sallanan füzeler insanlara zarar vermiyor ne de olsa!
Bu arada Mavi Marmara şovmenlerinden ses seda yok… Açıkçası bilemiyorum, kafam da karıştı: Libya’da açlığa, sefalete sürüklenen halk Müslüman değil mi? Libya’da öldürülen çocuklarla, Filistin’de öldürülen çocukların arasındaki fark nedir?
Nitekim Libya yetkilileri sivil hedeflerin vurulduğunu ve çok can kaybı olduğunu açıkladı.
Beklenen buydu. Çünkü savaşta sadece kötüler ölmez. Savaşta sıkılan kurşun sadece elinde silah olana gitmez. Bu yüzdendir ki, daha çok masum çocuk, daha çok suçsuz kadının bedeni yere düşecek.
KAN KARŞILIĞI PETROL
Neymiş demokrasi getireceklermiş! Sana mı kaldı arkadaş? Neden hep savaşan askerler getirir? Demokrasinin temeli konuşmak, siyaset yapmak ve seçime gitmek değil mi? Bu demokrasi denen şey neden hep silahla, kanla gelir ve eli yüzü barut kokar…
Ve hep neden toprağının altında petrol olanlara gider?
Kaddafi masum halka zarar veriyor da; Yemendeki, Bahreyn’deki diktatörler sevecenlik mi gösteriyor? Kanlı petrolün heveslisi Emperyalistler neden bu ülkelere demokrasi götürmüyorlar. Yeterli bombaları mı yok?
Artık bu yalanları kimse yemiyor. Amerika binlerce kilometre öteden karşılığında petrol olmasa ve BOP gibi bir projeyi hayata geçirmek istemese kim sallar çöldeki demokrasiyi!
Kimse Kaddafi’yi savunamaz. Emperyalistlerin eliyle büyüttüğü, binlerce masum insanın kanını emen çöl bedevisi eli kanlı bir piyondur Kaddafi. Kendi halkına zarar verdiği muhakkak… Her durumda olan zavallı yoksul halka oluyor. Kaddafi zulmünden öldürülerek kurtarılmak Saddam zulmüne maruz kalan Irak halkının kaderiyle aynı! Ölmek tek kurtuluş yani!
KISA ZAMANDA 90 DERECE!
Bu arada Türkiye’nin Libya politikasındaki değişikliği anlamak da mümkün değil. Başbakan Erdoğan, “Libya'daki olaylar karşısında müdahale ya da yaptırımların gündeme alınmasını Libya halkı adına, Libya'daki yabancılar adına kaygı verici buluyoruz" demişti.
Aynı konuşmada Başbakan Erdoğan, “NATO'nu ne işi var Libya'da? NATO, mensubu olan ülkelerden birine herhangi bir müdahale yapılması halinde böyle bir şeyi gündeme getirebilir. Bunun dışında Libya'ya nasıl müdahale edebilir? Bakın Türkiye olarak biz dedik ki, bunu karşısındayız. Böyle bir şey konuşulamaz, böyle bir şey düşünülemez."demişti.
Ani bir değişiklikle karşısında olduğumuz ittifak destek veriyoruz, gemi gönderiyoruz.
Tuhaf değil mi? Ne oldu da bu gruba dahil oldu Türkiye? Rusya bile Libya’ya yapılan saldırının bir Haçlı Seferi olduğunu söylerken, biz dost, kardeş ülke halkını korumak amacıyla Libya’ya beş gemi ve bir denizaltı gönderiyoruz!
Neden?