Pelin Batu Güzel Söylemiş Ama
Mesele galiba hakaretin sınırı ve ölçüleri.
Bu da nereden çıktı diyeceksiniz, haklısınız.
Sosyal paylaşım sitelerinde insanlar, bayramla, gündelik yaşamla, özel yaşamlarıyla, hayata bakışlarıyla ilgili pek çok şeyi paylaşıyorlar.
İyi de yapıyorlar psikoloğa gerek yok, yüzeysel de olsa bir dışavurum ve paylaşım gerçekleşiyor.
Zaten asıl rahatlamayı sağlayan, bir şeyleri insanın kendi görmesi ve kendine söylemesi değil midir. O halde sosyal paylaşım sitesi bile olsa, eğer samimi iseniz paylaşmak güzel.
Tabii bu samimiyet konusu da dipsiz kuyu gibi bir bilinmeyendir.
İnsan kendi yaşamını ve samimiyetini doğru düzgün değerlendiremez ama dışarıdan objektif gözle bakan diğeri her şeyi daha doğru görebilir. Herkes için geçerli bir durum, benim için de böyle. Bilmek ve uygulamak farklı şeyler…
Pelin Batu demiş ki; kurban artık kesilmesin mesele yardım etmek hayır işlemek ise eğitime ağırlık verilsin. Bence de güzel söylemiş. Bu laflarına da hakaretler ve pek çok yorumlar gelmiş. Eminim aile, eş, dost ortamında bu yumuşak söyleminden çok daha net bir şeylerin altını çiziyordur.
Maalesef hoş görü ve inançlara ya da inançsızlığa saygı olmadığı zaman öyle her şeyi ağzınıza geldiği gibi söyleyemiyorsunuz. Hemen işgüzar, kötü niyetli, yargılayıcı, birileri çıkıp sizi din düşmanı veya dine hakaret ediyor konumunda gösterebiliyor.
Ancak gerçek düşüncelerinizi saklıyor ya da çok samimi olduğunuz insanlarla paylaşabiliyorsunuz. Bence yazık böyle olmaması lazım.
İnsanlar düşüncelerini, inançlarını olduğu gibi söyleyebilmeli ve açıklayabilmeliler.
Ama belki ileride, insanlar din konusu üzerine bu kadar hassasiyet göstermek, birbirini yargılamak yerine, erdemli insan olmak üzerine daha fazla eğilirlerse dünya çok daha yaşanılası bir yer olabilir, o zamanda daha net olabilirler.
Pelin Batu’ nun profiline baktığımızda böyle demesi çok normal yani; Yurt dışında okumuş, duyarlı, insan ve hayvan haklarına saygılı bir insan olduğu modern bir dünya görüşü taşıdığı için hayvanların kesilip kurban edilmesi onun hoşuna gitmeyecektir. O ve onun gibi bir çok insanın da tabii. İnsanların dış görünüşüne baktığınız zaman aşağı yukarı nasıl bir dünya görüşüne sahip olduğunu anlıyoruz.
Bu insanlar arasında benim, şahsi görüşüm ise; uçlara çok saygı duyuyorum. Yani inananlara da inanmayanlara da. ‘’Ama arada kalmış düşünce formları bana samimi gelmiyor.’’
Belki birileri bu düşüncemden rahatsız olabilir. Lütfen kimse kusura bakmasın. Ben gerçek dışı ve samimiyetsizlikten hoşlanmıyorum. Bunun gereksiz olduğunu, insanın kendine olan saygısını düşürdüğüne inanıyorum.
İnançlı bir insansanız, kendini ifade biçiminiz; hem içkimi içerim, hem namazımı kılarım biçiminde olmamalı. Biri kutsal kitapta yasaklanmış bir olgu yani içki içmek. Veya 5 vakit namaz kılmak, her Müslüman’ ın boynunun borcudur. Her ikisi aynı anda olmaz, olmamalı. Ben kılmıyorum ama kalbim temiz. Olmaz, kılmak farz kılınmış. Dini bir bütün olarak ele almak lazım. Bu günün şartlarında bazı şeyler değiştirilebilir olmaz. İnanıyorsanız dinde yazan hiçbir şeyi modernize, revize edemez, yorum katamazsınız. Güzel olanı, makbul olanı budur. Kurban kesmek de İslam adetlerinden biridir. Ben kurban kesmeyeyim fakire fukaraya sadaka vereyim. Olmaz o da başka bir şey. Sadaka vermek zaten var dinde onun yeri de ayrı. Eğer dinde örtünmek varsa örtünürsün, Müslüman ifrattan kaçar, abartılı giyinmez, gösterişten uzak ve temizdir diyorsa, insanlar bu kurala da uymak durumunda. Benim inanç anlayışıma göre inanmak ve ritüeller bir bütündür. Diğer türlüsü herkesin kafasına göre uyarlaması olur. Öyle olmaz mı? Olur ama eksik olur. Ben bütün bunlara inanmıyorum ona göre yaşıyorum kendime göre ayrı bir inanç anlayışım var derseniz, bence o da inanan insan kadar saygıyı hak ediyor demektir. İnsanlar inanmak ya da inanmamak da serbesttir. Bu onların yaratılışından tutun da yetişme tarzına kadar pek çok şeyin etkisi ile gerçekleşir. Bunlar benim fikirlerim tabii ki doğru olmayabilir, bir kısmı doğru olabilir, belki tamamı doğru olabilir. Ben yorum yapamam, benim istediğim insanların, özellikle bayram denilen günlerde, gerçek bir bayram ruhu, coşkusu, sevgisi ve saygısı içinde yaşaması, başka bir niyetim yok. Tüm inananların kurban bayramını kutlar, inanmayanlara da sevgilerimi yollarım. İki başlılıktan, arada kalmışlıktan, çelişkilerden uzak samimi ve mutlu bir ruh hali dilerim. Öncelikle kendime sonra da tüm okurlarıma…