Obama Ecevitleşirken
Rahmetli Şair Neler Yapmıştı
Ecevit hitap yeteneği yüksek, şair ruhlu ve romantik bir politikacıydı. 'Kan Davalı' hasmı Demirel'le beraber Türkiye'nin 40 yılına damga vurdu. Ama ne vuruş!!! Küresel solun yükseliş rüzgarını yakaladığı yıllarda, CHP'nin oyunu, Haziran 1977 yılında yüzde 41'e yükseltti. Belki 'Kıbrıs Fatihi' sıfatı etkisi vardı ama sonuçta çıta 41'de duruyordu. Ve bu rekor henüz kırılmadı.
İlginç yıllardı. Demirel kasaba politikacısı kurnazlığıyla Ecevit'e iktidarı men ediyor. Ecevit 'kumar borcu olmayan' 11 meclis üyesini transfer ederek tekrar başbakan oluyordu.
Ecevit'in etrafında güçlü akademisyen kadrolar vardı. 'Köy-Kent' isimli bir üretim modeliyle köyden kente göçü önleme girişimleri vardı. Sadece tatlı bir anı olarak kaldı.
Ecevit Başbakan'ken 'Aracıya Son' sloganıyla 'Ak Günlere' vaadlerinde bulundu.Türkiye bir anda yoklar ve kuyruklar ülkesi oldu. O günkü Türkiye'nin kapitalizm seviyesini, dağıtım ve lojistik gerçeğini incelemeden atılan adımlar vatandaşa büyük sıkıntılar yaşattı.
Türkiye petrol ithal edecek dövizi bulamadı. Araçlar benzin istasyonlarında kaldı. O günkü Enerji Bakanı Deniz Baykal ATAŞ rafinerisini bir gecede devletleştirdi. Kuyrukları gören Demirel memleketi '70 sente muhtaç ettiniz' sözüyle siyasi tarihe geçti. Türkiye ekonomisi tam bir yangın yerine dönmüştü.
Gazetecilik' ten başka iş deneyimi olmayan, şair ve romantik ruhlu başbakan Ecevit o günkü en güçlü sivil toplum kuruluşu TÜSİAD'la kapıştı. İstanbul sermayesiyle kapışan CHP lideri, 12 Eylül'e giden yol için ilk mıcırı dökmüş oldu.
Sonuçta tank paletleri altında kalan Türkiye ( ve demokrasi ) belki 20 sene geriye gitti.
Olsun ! O Türkiye'nin 'Karaoğlan' nıydı, tıpkı Amerikanlı karaoğlan Obama gibi.
Siyahi Başkan, 8 sene Bush ve Cumhuriyetçilerden yaka silken Amerikan haklına 'Değişim = Change' vaad ederek geldi. Meydanlar 'Başaracağız = Yes We Can' sloganlarıyla inledi. Son yıllarda Demokratların aldığı en yüksek oy oranını yakaladı. Gençleri mobilize etti, çağdaş imaj çizdi. Tabuları yıktı, ilk zenci başkan oldu. Tıpkı Ecevit gibi.
Ekonomik kriz ve zorluk içinde olan Amerikan halkına yardım edecek bir dizi projeye girişti, ancak hiç bir projesi toplumda fonksiyonel olamadı. Aynı Ecevit gibi.
Obama'nın etrafında bir sürü akademisyen var ama sonuç alacak eleman yok. Siyasi kadroları Clinton döneminden kalma. Obama, eşi ve Chicago'dan getirdiği bir kaç kankasıyla beraber Beyaz Saray'a kapandı ve etkisiz kaldı. Aynı Ecevit gibi.
Obama Sağlık Reformu gibi büyük projelere soyundu, gerçekleri ve kapitalizmi tanımadığı için köşeye sıkıştı. Tıpkı Ecevit gibi.
Birçok kurum yapısal olarak devletleşti. Tıpkı Ecevit gibi.
Ve Obama son olarak dünyanın en büyük para babaları, mega bankalarla kapıştı. Siyahi Başkan Wall Street'e savaş ilan etti.
Tıpkı Ecevit'in TÜSİAD'la kapışması gibi.
(Minik bir not : O günkü TÜSİAD, bügünkü gibi miras kalan koltuklarla değil, kendi becerileriyle para babası olmuş üyelere sahipti. Şimdiki 'Hanedan TÜSİAD' değildi)
Obama çok yetenekli bir konuşmacı. Hitap ettiği binlerce kişiyle diyalog kurarken, meydanda onu dinleyen sadece kendisine hitap ediliyor psikolojisine girmekte. Tıpkı Ecevit gibi. (Bu izlenimi Ecevit'i Taksim Meydanında, Obama'yı Washington'da dinlemiş birisi olarak aktarıyorum.)
Obama'da geniş iş tecrübesi olmadan, sadece iyi bir eğitimle ( Columbia, Harvard ) biraz da tepeden inme ve şansa, önce Senatör sonrada Başkan olmuş birisi. Tıpkı Ecevit gibi.
Son bir özellikte benden. Obama da ciddi bir sigara tiryakisi. Tıpkı Ecevit gibi.
Ne diyelim Tanrı Amerikan halkına sabır versin. Romantik yaklaşımlarla sosyo-ekonomik sorunları çözmeye çalışmak bazen ağır faturalar getiriyor. Dünyayı krizden çıkarması beklenen, global ekonomi arabasınının 'katanası' Amerikan tüketicisi, Başkan Obama'nın elinde mevta olmasın.
Washington 22.01.2010