Mazlum ve Münevver

Mazlum" un  mazlumiyeti,

Mazlum, Diyarbakır" lı bir ailenin 9 çocuğundan biri . Yaşıtları, okula giderken, o hayatını kazanmak için bulaşıkçılık yapıyor ve yaşamın içinde var olmaya çalışıyordu ama maalesef olmadı. Bostancı" da ki çatışmada, kör bir kurşun, bu daha hayatının baharındaki çocuğu aldı götürdü.

Tıpkı bir başka kötü kadere sahip, Münevver gibi. İki genç, talihsiz, günahsız çocuk…

İstanbul Emniyet Müdürü Celalettin Cerrah" ın Ayşe Arman" a söylediği gibi, Münevver" in ailesine yönelik; kızlarına sahip çıksalardı, genç bir kız, erkek arkadaşının evinde kalmaz gibi, talihsiz açıklamalar. Hele ki, genç kızın, katilinin hala yakalanmamış olması gerçeği.

Kamuoyunda rahatsızlık yaratıyor, doğal olarak da, pek çok köşe yazarı ve gazeteci bu konuyu köşelerinde yazıyor, tıpkı benim gibi…

Münevver konusuna geçmeden önce, Mazlum için gerçekten büyük üzüntü duydum, o yaşlarda bir erkek çocuğunun, meraklı halini de düşünürsek, böyle bir çatışmayı hayretle izlerken, olay mahalline biraz fazla mı girmiş oldu? Ya da neden çatışmanın olduğu yer, vatandaşların güvenliği için, yeterli derecede güvenli hale gelmemişti ki, bu zavallı yavrucak, pisi pisine yaşamını kaybetti? Bu soruların yanıtları çok önemli, çünkü kaybedilen, daha hayatının baharında bir can. Gerçekten çok yazık…!

Diğer bir üzücü olay, Münever" in yaşam öyküsü…

Tabii bu hayat öykülerinden, insanlara çıkacak dersler olduğunu düşünüyorum..

Belki bu söylediklerim, pek çok insanın tepkisini çekecek ama bir kere, maddi durumu, orta halli olan kız çocuklarının, zengin ailelerin çocuklarıyla arkadaşlık etmesini doğru bulmuyorum. Çünkü genellikle, özellikle, sonradan zengin olan ailelerin çocukları fazla şımarık oluyor..İçki, hızlı araba kullanma, anormal huylar, çirkin ve sapkın davranışlar içinde olabiliyor..Herkes böyledir demiyorum ama böyle örneklerin çok olduğunu görüyorum. Tabii ki, bu sapkın davranışların içinde, cinayet işlemek gibi korkunç bir ruh halinden bahsetmiyorum. O durum kategori dışı..Kabul edilebilecek bir durum değil..

Genç kızlar, güzel arabalarla gezmek, iyi yerlerde yemek yemek gibi basit şeyler uğruna ya da zengin bir çocukla evlenirim hayatım kurtulur gibi düşüncelerle, saçma sapan insanlarla arkadaşlık etmesinler…

Hepsi zamanla olur. Para pul, ev, zenginlik ama karakter düzgünlüğü, şahsiyet, gurur, onur bunlar, para ile alınamayacak kavramlar ve asıl önemli olan kriterler de bunlar zaten.. Yoksa, çocuğun  zengin bir ailenin çocuğu olması iyi ve düzgün bir çocuk olduğunu göstermiyor.  İş, bu kadar absürd ve korkunç bir olaya kadar gitmiş  maalesef…

Münevver" in ilişkisi böyle bir ilişkimiydi bilmiyorum ama eğer böyleyse, ailelerin özellikle kız çocuklarına öğretmesi gereken şeyler var..

Biz her zaman çocuklarımızın yanında olamayız, onları her an takip edemeyiz, onlara temel değer yargılarını, yaşamın içinde nasıl ayakta kalabileceklerini öğretmemiz lazım..Tabii ki ebeveynlerin de hata yapma olasılığı çok yüksek, sonuçta herkes yaşam yolculuğunda, ömrünün sonuna kadar öğrenmeye devam ediyor..

En azından insan, kendini rahat ettirmek istiyor, ben ebeveyn olarak çocuğuma sahip çıktım, ona insan olmayı, temel değerleri öğrettim, ya da tam tersi maalesef öğretemedim …Bu öz eleştiriyi yapmak lazım..

Ben kadere de inanan birisi olduğum için de, her zaman tüm çocuklar için, kendi çocuğum başta olmak üzere, Allah hepsine güzel kaderler yazmış olsun diye dua ediyorum..

Ama sanıyorum, bu konu çok kamuoyunda yer aldığı ve Sayın Cerrah" ın da çok üzerine gidildiği için, aileler de kızlarına sahip çıksaymış , 18 yaşından küçük kızın, erkek arkadaşının gece evinde kalması doğru değil açıklamasını çok yanlış buluyorum . Her şeyden önce konumu ve kurumu itibariyle yanlış..

Aile zaten çok büyük üzüntü içinde, kızlarını kaybetmiş, artık bundan sonra yapacak bir şey kalmamış. Yapılacak şey, katilin bir an önce yakalanıp, Türk adaletine teslim edilmesi…Bir diğer konu, ise bu sözler, Türk toplumunun değer yargılarını ilgilendiren bir konuya girmiş..

Evet Türk toplumu, konservatif bir toplumdur, değer yargıları, ahlak anlayışı, Avrupa ölçülerinde değildir, Müslüman ağırlıklı bir ülke olmasının getirdiği bir takım adetler, inanışlar vardır. Bunu hepimiz biliriz, bize uyan tarafları vardır, uymayan tarafları vardır. Yani bir genç kızın, erkek arkadaşının evinde gece kalıyor olması, o kızın hafif , kolay ve " sahipsiz " bir kız olduğunu göstermez. Artık, erkeklerin de namus anlayışının, biraz daha yerli yerine oturması lazım gibi geliyor… Hele ki kızı serbest bıraktılar da, başına bak neler geldi gibi bir edebiyat, abesle iştigal olur…

Ayrıca Münevver" i öldüren çocuk (her ne kadar daha yakalanmasa da) katil ruhlu bir çocuk, gündüz de öldürebilirdi, öğlen de mesele kızın gece evinde kaldığı için öldürülmesi değil…

Bu kızcağızın öldürülmesi, ailenin kızlarına sahip çıkmadığı için olan bir olay değil.. Her şeyden önce bu kötü bir kader.. Ayrıca, aile kızına hep sahiptir de, o geceye mahsus bir kere kızlarını bırakmışlardır, ya da belki Münevver o gece bir kız arkadaşında kaldığını söylemiştir, bu olay olmuştur falan ayrıntıları çok iyi bilmiyorum .

Çünkü üzülüyorum, çok da ayrıntılı öğrenmek de istemiyorum..

Hani hep denir ya, insan başına gelen olaylardan ders çıkarmalı ve bir daha o hataları yapmamalıdır diye, bundan sonra, benzer şekilde kötü olaylar olmaması adına ders çıkarılması gerekirse, ailelerin yapması gerekenleri, temel ahlaki değerleri kendimce, dilim döndüğünce anlatmaya çalıştım. Yoksa derdim ahkam kesmek değil, üzüntümü paylaşmaktı…