Korkunun ecele faydası yok. AKP gidicidir
Güncelleme:
Deniz Baykal’a kurulan kaset komplosundan sonra Kemal Kılıçdaroğlu'nun CHP'nin genel başkanı olması ile çoğu kişinin paçası tutuşmuşa benziyor. Fakat Korkunun ecele faydası yok.
İki dönemdir tek başına iktidar olan AKP hükümeti miadını çoktan tamamladı. Halk “alternatif yok” masalına inandırıldığı için mecburen AKP'ye oy veriyordu. Oysa CHP ve MHP siyasetin en önemli iki aktörüydü ve Türkiye siyasetinde her hastalığın bir reçetesi de vardı. Buna rağmen iki dönem tek başına iktidar oldu AKP hükümeti ve ülkenin biriken sorunlarına çözüm bulamadı.
1999 yılında bitirilen terör yeniden arttı, laiklik karşıtlarının sesleri daha çok çıkmaya başladı, yandaş basın yaratıldı, muhaliflere sindirme politikası uygulandı. Devletin kurumları özelleştirme adına yok pahasına satıldı, cumhuriyet kurumları ile yaşanan sürtüşme tiksinti yarattı. İşsizlik tarihi seviyeye ulaştı ve filmin sonuna gelindi.
Başbakan Erdoğan’ın geçenlerde yaptığı açıklama aslında acı bir itiraftır. Bu açıklamasında "iktidara geldiğimizde işsizlik 10.3 idi" diyor. Fakat aynı açıklamada şimdiki işsizlik oranının Şubat ayı rakamlarına göre yüzde 14 olduğunu itiraf ediyor.
Geçtiğimiz hafta sonu yapılan kurultayda, işsizliğin büyük sorun olduğunu söyleyen Kılıçdaroğlu'na cevaben "işsizliği sen nasıl çözeceksin onu söyle" diyor. Ben bu masalı daha önce de dinlemiştim.
Daha geçen yıl Başbakan Erdoğan, partisinin Mardin mitinginde “Ben burada söz veriyorum; Sayın Baykal, eğer işsizliğe bir çaren varsa açıkla, o çareyi eğer yerine getirmeyen bir Tayyip Erdoğan varsa, ben siyaseti bırakmaya hazırım” demişti. Bunun üzerine dönemin CHP genel başkanı Baykal 7 maddelik acil önlem paketi açıklamıştı.
Bu önlem paketine göre beyaz eşya satışları ve konutlarda KDV oranları düşecek, otomotivde OTV bir süre sıfıra indirilecekti. Hükümet bu önerilerin çoğunu uyguladı uygulamasına ama başbakan bildik üslubundan yine vazgeçmedi. Öneri isteyen Başbakan Erdoğan, işsizlikle mücadele konusunda 7 yol öneren CHP Genel Başkanı Deniz Baykal'a “Kalkmış bana akıl veriyor. Sen işine bak. Daha 40 fırın ekmek yemen lazım” dedi. Hala en büyük sorun olmaya devam ediyor işsizlik.
Halka yukardan bakanların sürekli söylediği "benim milletim" sözü inandırıcı değil ve hayatın gerçekleri ile de uyuşmuyor. Halk artık laf değil icraat bekliyor. Yolda sokakta fırçalanan yurttaşların tek isteği var: Önemsendiği ve sorunlarının çözüldüğü bir ülkede yaşamak.
Ne yandaş medyanın bitmek bilmez desteği, ne eş, dost ve akrabaya sunulan devlet imkânları, milyar dolarlık servetler, ne 60 bin dolarlık saatler, ne ithal eşarplar, ne de hangi ihaleyi kimin aldığı... Havuzlu villalarda kimin oturduğunun, gemiciklerin parasının ne tutuğunun, hangi bakan çocuğunun kısa süre içinde zenginleştiğinin de önemi yok artık.
Artık bir şehir efsanesinin daha sonuna geliniyor. Yağlı ekmeği yiyen şakşakçılara rağmen AKP hükümetini, açlığa mahkum edilen halk götürecek. AKP hükümetini işsizler ordusu devirecek.
Diğer Yazıları