Kemal Kılıçdaroğlu neden kaybetti?
Siyasette Genel Başkanlar koltuklarını kolay kolay kaybetmezler. Kaybeden Genel Başkanlar genelde
ara dönem partilerinin Genel Başkanları oldu. 1980 ihtilali sonrası 1983 yılında kurulan partilerin
Genel Başkanları MDP Genel Başkanı Turgut Sunalp, Ülkü Söylemezoğlu’na, Halkçı Parti Genel Başkanı
Necdet Calp, Aydın Güven Gürkan’a koltuklarını kaybetti. ANAP Genel Başkanı Turgut Özal’da
Cumhurbaşkanı seçilince partiyiemanet ettiği Genel Başkanlığı Yıldırın Akbulut ilk kongrede Mesut Yılmaz’a
kaybetti.
Peki 2010 yılında CHP örgütünün desteğini alınca karşısına aday dahi çıkartılamayan Kemal Kılıçdaroğlu
13 sene sonra neden kaybetti ?
İşte kaybetmenin nedenleri:
Kaybetmenin ana nedeni girdiği 13 seçimde de başarısız olması. CHP tabanının beklediği başarının
Son yerel seçim dışında gelmemesi.
Kılıçdaroğlu’nun sürekli kadro değiştirmesi. Kemal Bey 13 yıl da 9 kez MYK değiştirdi.100’den fazla
Genel Başkan Yardımcısı ile çalıştı. Her değişiklik sonrası yeni küskünlükler yaratılması.
Milletvekili seçildiği ilk yıllarda birlikte hareket ettiği isimleri Haluk Koç, Akif Hamzaçebi, Hakkı Süha Okay, Adnan Keskin, Muharrem İnce, Gürsel Tekin gibi isimleri yanından uzaklaştırması.
Ali Topuz ve Kemal Anadol gibi partinin hafızası isimleri ‘’yok’’ sayması.
Siyasete yeni giren isimlere umut bağlaması ve onları yetkilerle donatması. (Tuncay Özkan, Engin
Özkoç, Oğuz Kaan Salıcı, Selin Sayek Böke)
İl Başkanlarını ‘’Yok’’ sayması. Onları partinin ‘’maaşlı’’ memuru olarak görmesi.
İl ziyaretlerinde Ticaret Odaları veya farklı noktalara ziyaretler yapılırken parti örgütlerinin ‘’es’’ geçilmesi.
Son milletvekili seçimlerinde örgüte seçim listelerinde seçilecek noktalarda yer verilmemesi.
Bazı illerde parti dışından gelen ‘’ricalarla’’ partili olmayan bazı isimlerin listenin başına konulması.(Bolu-
Yalova)
Sağ partilerle kurduğu ittifak ortaklarına parti örgütünden çok güvenmesi ve onlara (DEVA, Gelecek,
Saadet ve DP) 39 milletvekilliği verilmesi.
Milletvekili listeleri yapılırken listelerle ilgilenmemesi ve liste sıralaması yetkisini Oğuz Kaan Salıcı birkaç kişiye devretmesi. Listelere sadece son gün ittifak
ortaklarından gelen isimleri, üst sıralara kaydırmak için müdahale etmesi.
AKP başta olmak üzere sağ partilerde siyaset yapmış isimleri millletvekili ve kendine danışman yapıp,
“ Onların Aklıyla’’ kararlar alması.
CHP’ye oy veren seçmenin ‘’oy vermeyiz’’ tepkilerine ‘’tıpış tıpış sandığa gideceksiniz’’ diyerek
seçmenin tepkisini çekmesi.
Ve her seçim öncesi seçmenin tepkisini çeken açıklamalar yapması.
İstanbul İl Başkanı Canan Kaftancıoğlu’na siyasi yasak gelmesiyle İstanbul örgütünde oluşan boşluğun
doldurulmaması.
Haziran ayında İstanbul İl Başkanlığına Gürsel Tekin’i atama girişimine Oğuz Kaan Salıcı ve
Kaftancıoğlu engeli ile karşılaşınca atama kararına direnmemesi ve İstanbul’da oluşan boşluğun devam
etmesi.
Genel Başkan seçildiği 2010 kongresinde söz verdiği ‘’tüzük’’ değişikliğini gerçekleştirmemesi. CHP’de
‘’Aktif’ Üye’’ ve ‘’Pasif Üye’’ sistemini hayata geçirememesi.
Partide her zaman Genel Başkanın yükünü alan ‘’Güçlü Genel Sekreterlik’’ sistemine dönüş
taleplerine karşı çıkması.
Tüm bu gelişmeler Kemal Kılıçdaroğlu’nun Genel Başkanlık koltuğunu kaybetmesi ile sonuçlandı.
Kemal Bey, hesap uzmanı olarak 13 yılın yanlışlarının muhasebesini elbette yapacaktır.
Kemal Kılçdaroğlu CHP Genel Başkanlığından ayrıldığında 13 yılın sonunda CHP’ye bıraktığı eser ise
şöyle:
TBMM’de 130 milletvekili, 11 Büyükşehir Belediye Başkanlığı, 10 İl Belediye Başkanlığı, 178 İlçe
Belediye Başkanlığı, 51 Belde Belediye Başkanlığı, 664 Büyükşehir Belediye Meclis Üyeliği,182 İl
Genel Meclis Üyeliği, Toplam 4 bin 670 Belediye Meclis Üyeliği…
Bu tablo CHP ,Yerel de iktidar oldu ama Genel de iktidar olmayı başaramadığını gösteriyor.
Kemal Bey, 2002 yılında CHP İstanbul Milletvekili olarak girdiği siyasete noktalayacak mı?
Bence Kemal Bey siyasete devam eder.
Ama nasıl ?
Bunu zaman gösterecek…
BAHA ÜLGEN