Joging Yapan Boğalar
İki haftadır yazıyorum, Amerikan Borsaları yükselişe geçti ve sonbahara kadar bu trend devam edecek. Yılbaşından bu yana, Dow Jones endeksi hatırı sayılır bir artış gösterdi. NASDAQ tam anlamı ile yükseklere uçtu. Dibe vuran ve son üç yıldır dipte sürünen borsaların toparlanmasında bir dizi neden var. Nedenleri önem sırasını gözetmeksizin sıralarsak akla gelen faktörler şöyle: Birincisi, Amerikan ekonomisinin göstergeleri ekonominin toparlanmaya başladığının sinyalini verdi. İkincisi, emeklilik fonlarının yarattığı nakit akışı hisse senetlerinde yaratılan arz fazlasını sonunda eritti. Üçüncüsü, Irak savaşının sona ermesi ile G-8 arasında sürtüşme yerini işbirliğine bıraktı. Dördüncüsü, doların ucuzlaması nedeni ile Avrupalılar tekrar Amerikan hisselerine yöneldi. Özellikle Euro faizlerin bu kadar düşük olması getirisi yüksek, temettü dağıtan
'Blue Chip' hisselere yeniden talep yarattı. Beşinci ve son neden de Amerikan küçük yatırımcısı 90'lı yıllardan kalma aşırı kazanç kültürünü hala unutmadığı için tekrar piyasalara döndü. Piyasalarda beklenmedik ve önemli değişiklikler olmazsa Boğa piyasalarının sonbahara kadar devam etmesini beklemek makul bir varsayım. Dikkat edilmesi gereken nokta 90'lı yılların tersine bu seferki borsa evresinde boğaların 'dört nala' koşmayacağı. Borsalar yükselişine devam edecek, fakat boğaların tırmanışı 'joging' yaparak olacak.
Global Köyün Kavalcısı :
Bu haftaki analizimizi ister istemez ikiye bölmek zorunda kaldım. Piyasaların durumunu yeterince irdeledik. Sovyetlerin çökmesinden bu yana en önemli global gelişme olan Irak'da Saddam rejiminin yıkılması, 'Global Köy' dünyamızda algılama farklılıkları getirdi. Dünya halklarının Amerika'yı algılaması radikal şekilde değişti. Amerikalılar'ın da Dünyayı algılamaları değişti. Geçtiğimiz hafta içinde PEW Washington DC ( Halk ve Medya Merkezi'nin) tüm dünya çapında yaptığı araştırmaların sonuçları açıklandı.
Sonuçlar ilginç. Eskiden sadece Orta Doğu'da Müslüman ülkelerde gözlenen Amerikan düşmanlığı global olarak bütün İslam ülkelerine yayılmış durumda. Örneğin Endonezya, Pakistan ve NATO üyesi Türkiye'de 2002 senesinin Mayıs ayından 2003 senesinin Mayıs ayına Amerika'yı destekleme oranı yüzde 50'lerden yüzde 15'e düşmüş durumda. Afrika'nın en büyük Müslüman ülkesi Nijerya'da durum farklı değil. Tüm dünyada yaşayan Müslüman ülkelerde eskiden Orta Doğu ile sınırlı Amerikan düşmanlığı globalleşmiş durumda. Daha da ilginç bir sonuç Müslüman ülkelerde yaşayan ve Amerika'yı sevmeyen yurttaşlar son anketlerde yeni bir duyguyu dile getirmekteler.
Şimdi sadece Amerikalılar'dan nefret etmiyorlar aynı zamanda Amerika'nın ülkelerine askeri saldırı düzenleyip istila etmesinden korkuyorlar. Ankete katılanlar, Alman ve Fransız gibi Avrupalıları ayrı tutarken, İngiliz ve Avustralyalıları Amerikalılarla aynı kefeye koymakta. Müslüman ülkelerde yaşanan genel kanı böyle iken Avrupalılar da Amerika'ya karşı tavır takınmaktalar. Anket sonuçlarına göre Avrupalılar Amerikaya olan düşmanca tavırlarını Amerikan halkına yönelik değil Amerikan politikalarına yöneltmekteler. Avrupalıların yaklaşımı daha az duygusal ve meselelere yönelik.
Genelde içine kapanık bir toplum olan Amerika ( pasaport almak için başvuranların sayısı nüfusun yüzde 20'sidir) son olaylardan sonra daha da içine kapanık bir toplum olmuş durumda. Amerikalılar'ın kapı komşusu Kanadalılar'a güveni bile yüzde 25 azalmış durumda. Sonuç olarak ,değerli okular, 'Global Köy'de' sürtüşme var !!!
Ortaya çıkan başka sonuçlar değişik akımların su üstüne çıkmasını sağlamakta. Örneğin McDonalds saldırı ile ünlenen Fransa'da bugün halkın yüzde 60'ı globelleşmeden yana. Avrupa'dakine benzer sonuçlar dünyanın diğer ülkelerinde de rastlanmakta. Genelde son 3 yıldır globelleşmenin insanların yaşamına katkıda bulunduğu konusunda tüm dünyada bir inanış bulunmakta. Demokratik idare, serbest piyasa, hür girişim, insan hakları ve inanç özgürlüğü gibi Amerikan ideallerine özlem ve özen yaygınlaşmış bulunmakta. Amerikan müziği, filmleri, kıyafetleri ve Amerikan yaşam tarzı en radikal İslamcı gruplarda bile taraftar bulmakta. Amerikan düşmanlığı, kültürel açıdan ve yaşam tarzı olarak yerini gizli bir hayranlığa bırakmakta. Bu günlerde 1 milyar insanın yaşadığı Hindistan'da en popüler kitaplardan birisinin "Yankee Go Home ! But Take With You" (Yanki evine dön, ama beni de beraber götür) olması bu bağlamda çarpıcı bir anektod.
21.Yüzyılda 'Global Köy' Amerika'nın çaldığı kavalın ardından yürümeye devam edecek gibi gözüküyor. Yaşayıp göreceğiz.
8 Haziran 2003
Washington D.C.
[email protected]