İYİ Parti, ortaklara vekil kontenjanı vermiyor

MİLLET İTTİFAKINDAKİ KRİZİN ADI; MİLLETVEKİLİ KONTENJANLARI

İYİ PARTİ, ORTAKLARA VEKİL KONTENJANI VERMİYOR

CHP’DEN, MİLLETVEKİLİ KONTENJANI ALACAK OLAN DEVA, GELECEK, DEMOKRAT VE SAADET PARTİSİ “İTTİFAK İÇİ İTTİFAK’’ FORMÜLÜNÜ GÜNDEME GETİRDİ.

Millet İttifakında dertler, sıkıntılar bitmiyor. Her yeni süreç sıkıntı ve tartışmayı beraberinde getiriyor. Ve Millet İttifakı içinde yeni bir “kırılma’’ yaşanıyor.

Cumhurbaşkanı adayını sıkıntılı ve tartışmalı bir sürecin sonunda belirleyen Millet İttifakı şimdi de “Kontenjan” dağılımında çıkmaz yola girdi.

Seçim İttifakı Komisyonu, “İttifak seçimlere nasıl girerse daha çok oy alır ve çok milletvekili çıkarır” konulu 4 toplantı yaptı. Komisyonda öncelikle 40 ilde işbirliği modelleri çalışıldı.

Komisyonun çalışmalarında nereye gelindi? Bunu yazımın ileri bölümlerinde anlatacağım. Önce, masa nerede “çözümsüz’’ konuma geldi? Süreç nerede tıkandı?

Sürecin tıkanmasına neden olan İYİ Parti.

Cumhurbaşkanı aday belirleme sürecinde DEVA, Gelecek Partisi, Saadet Partisi ve Demokrat Parti ile birçok konuda karşı karşıya gelen İYİ Parti, daha önce konuşulan ve prensip kararı verilen “kontenjan” dağılımında ortaklara kapıyı kapattı.

Sanki, İYİ Parti Cumhurbaşkanı belirleme sürecinin rövanşını alma peşinde.

İYİ Parti, İttifak Ortaklarına kendi Milletvekili aday listelerinde kontenjan verme yerine bazı illerde “Güç Birliği’’ yapmayı önerdi.

Bu öneri, İttifakın küçük ortakları tarafından değerlendirmeye alındı. Ama bu durum, DEVA-Gelecek Partisi ve Saadet Partisinde rahatsızlık yarattı.

Saadet Partisi Genel Başkanı Temel Karamollaoğlu, bu gelişme üzerine “İttifak içinde İttifak” modelini gündeme getirdi.

Karamollaoğlu, Gelecek, DEVA ve Saadet Partisi arasında bir ittifak oluşturulmasını isterken modeli şöyle savunuyor:

“Üç partinin kendi arasında ittifak yapmasını önemsiyorum. Üç parti ayrı ayrı girdiğinde en fazla 3-4 milletvekili çıkarıyor. Ancak biz üçümüz bir araya geldiğimizde 30-40 milletvekili ile temsil edilme imkanı var. AK Partiden ayrılan yüzde 15 seçmen var. Hala bu seçmenin yüzde 5-7 arası adres arıyor.”

İYİ Parti, kontenjan konusunda geri çekilip topa girmeyince CHP, tek kaldı.

İttifakın Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu ise, gelişmeler karşısında devreye girdi. Önce CHP Parti Meclisini topladı. “Milletvekili aday belirleme ve Kontenjan” konularında yetki aldı.

Kemal Bey, kurmayları ve partinin anlaşmalı kamuoyu araştırma şirketlerinin yetkilileri ile “Hangi partiye nerede kontenjan verilirse daha çok oy alınıyor ve milletvekili çıkarılıyor” konulu toplantı yaptı. Komisyonlar kurulmasını istedi.

CHP’de, yapılan ön çalışmalarda, İttifak ortaklarına Büyükşehirlerde kontenjan verilmesi eğilimi ağırlık kazandı. Yapılan ön çalışmada İYİ Parti dışındaki ittifak ortaklarına 20 seçilecek sıra, 10’u sınırda toplam 30 milletvekili verilmesi görüşü ağırlık kazandı.

CHP’nin vermeyi planladığı 30 vekillik kontenjanın ittifakın 4 ortağı arasında nasıl paylaşılacağıZ ? konusuna gelirsek, buna Kemal Bey komisyon raporlarını gördükten sonra karar verecek.

Kemal Bey, kontenjan krizini çözmek ve diğer ittifak modelleri için ortaklarıyla ikili görüşmeler yapacak. Sonra masayı ortak toplantıya çağıracak.

Gelelim, İYİ Partinin desteklediği “Güç Birliği’’ formülüne.

Bu proje de, o ilde birinci olan parti lokomotif olacak. Yani, o ilde ittifakta birinci parti öncü parti olacak. Seçimlere o partinin logosu ile o ilde seçime girilecek.

Güç Birliği, yapılması planlanan iller arasında Bolu, Kütahya, Düzce, Kilis, Ardahan, Bingöl, Karabük, Bitlis, Yozgat, Çankırı, Nevşehir, Gümüşhane Bayburt, Kırşehir, Kars, Iğdır, Rize, Aksaray, Karaman bulunuyor.

İttifakın Cumhurbaşkanı Adayı Kemal Kılıçdaroğlu da “ liste ittifakını’’ destekliyor.

Kemal Bey, “Hangi partinin kaç milletvekili kazandığı değil ittifak bloğunun kaç milletvekili çıkardığı önemli. Biz parlamenter rejime biran önce geçmek istiyorsak Anayasayı değiştirecek 400 milletvekiline ihtiyacımız var” görüşünü savunuyor.

Burada, Kemal Beyin, bu görüşlerine ben de katılıyorum.

Seçim sistemimiz D’Hondt sistemi. Bu sistemde artık oylar çok önemli.

İttifak ortakları bu illerde seçime tek liste ile girmeyi başarırlarsa fazladan 10-15 milletvekili çıkartabilecek.

DEVA Partisi Genel Başkanı Ali Babacan bu modele destek veren lider arasında. Babacan, bu modele “WIN WIN’’ yani “Kazan-Kazan’’ iş birliği modeli adını vermiş.

Ve “Bölge bazlı işbirliği zor değil. Bizim listelerimizden başka partiden adaylar girebilir. Küçük illerde isimler de çok önemli. Ortak bir milletvekili adayı belirlerseniz çok geniş kesimlere hitap edebilir. Beraber çalışırsak daha çok milletvekili çıkarırız’’ diyerek modelin sağlayacağı katkıya dikkat çekiyor.

Ama, 6 parti tek listede bir araya gelebilirler mi?

Bu konuda endişelerim var.

Endişemi soracak olursanız.

Kimin lokomotif olacağı tartışmanın ana odağı olur.

Lokomotifin, hangi parti olacağına, araştırma şirketlerinin il bazında yaptığı 2 yıllık anketler belirleyecek.

Tüm bu ittifak modelleri masada.

Hangi model öne çıkacak, kim WIN WIN diyecek?

Buna liderler karar verecek.

Millet İttifakının Cumhurbaşkanı adayı Kemal Kılıçdaroğlu’nun, İttifakın ilk günlerinde söylediği bir sözü hatırlatayım;

“Uzun ve zorlu bir yola çıkıyoruz. Önümüzdeki yol çok uzun olacak.”

Görülen o ki, yol çok uzun ve fay hatları ile dolu.

Amerikalı İş İnsanı Henry Ford’un sözünü hatırlatarak yazıyı bitirelim;

“Bir araya gelmek başlangıçtır, bir arada durabilmek ilerlemedir, birlikte çalışmak başarıdır’’.