Düşük yoğunluklu öğretmen motivasyonun sorumluları
Bugünlerde üzerinde durulması gereken konuların başında, öğretmen motivasyonu
gelmektedir.
Öğretmenlerin düşük yoğunluklu, motivasyona sahip olması, öğretme-öğrenme
sürecini, olumsuz etkilemesi kaçınılmazdır.Buna bağlı olarak da öğrenci başarısızlığının
temel nedenlerinden biride düşük öğretmen motivasyonudur.Motivasyon konusu üzerinde,
ülkemizin eğitim sistemine, yön verenlerin yeterince durdukları söylenemez.
MEB’ lığının eğitim uygulamaları, düzenlemeleri değil öğretmen motivasyonunu
arttırmak,düşük oranda bir seyir izlediği bilinen gerçektir.
Öğretmenlerin bugüne kadar ve son işi bırakma eylemleri böyle bir yaklaşımın temel
kanıtlarından biridir.
Daha geçen haftalar,öğretmenler Ankara’daki Necla Kızılbağ Lisesinde Milli Eğitim
Bakanı Ömer Dinçer’i protesto etti.
Öğretmenler, video konferans aracılığıyla Dinçer’in yaptığı hizmet içi eğitim konuşmasını
dinlemediler.Salon dışına çıktılar.
Düşük yoğunluklu motivasyona sahip oldukları görülen öğretmenlerin,motivasyonlarının
arttırılması hükümetin tutumuna bağlıdır.Ancak,Dinçer’in bakanlığında öğretmenlerimizin
motivasyonlarını arttırılması için küçük de olsa bir çaba göstermedikleri görülmektedir..
Öğretmenlerin motivasyonunu arttırmak öğretmenlerin temel ve psikolojik
gereksinmelerinin karşılanmasına bağlıdır.Oysa, öğretmenler güven, istikrar, korunma, düzen,
korku ve karmaşadan kurtulma gereksinmesi duyumsamaktadır.Öğretmenler, düşük maaşla
güvenliğinin tehdit altında olduğunu düşünmeleri kaçınılmazdır.
Saygı duyulma gereksinmesinin karşılanması, her birey için olduğu gibi, eğitim emekçileri
öğretmenler için de geçerlidir.Ancak;AKP hükümetinin ALO 147 hattı, mesleğinin uzmanı
olarak kabul edilmesi gereken öğretmenleri,öğrencilerince şikayet etme hakkının tanınması,
öğretmenlik mesleğine saygı gösterilmemesinin bir göstergesidir.Yine, MEB ’nın OECD
ülkeleri arasında, öğretmen maaşlarının ikinci sırada olduğu yönünde açıklama yapması
öğretmenlerin gerçek gereksinmelerini göz önünde bulundurmamak demektir.Diğer taraftan,
Başbakan Recep Tayyip Erdoğan’ın gerçeği yansıtmayan bir biçimde öğretmenler haftada
15 saat çalışıp 2ay tatil yapıyor gibi açıklamaları öğretmenlerin saygı gereksinmesinin
karşılanması şöyle dursun, onları küçük düşürücüdür.
Öğretmenlere potansiyellerini gerçekleştirme olanağı tanımak, öğretmenlerin en
temel gereksinmelerindedir.Ancak,düşük ücret, hükümetçe öğretmenlik mesleğinin
itibarsızlaştırılması, yoğun ders yükü, toplum gerçekleriyle uyuşmayan hükümet politikaları,
Bakan Dinçer’in öğretmenlik mesleğini algılayış ve yorumlama biçimi, öğretmenlerin
potansiyellerini gerçekleştirmelerini büyük ölçüde engellemektedir.