Dr. Bakır
Ekonomiyle ilgili haberlerin zaman zaman hepimizi endişelendirdiği malum. Petrol fiyatları, global problemler, döviz kurları vb. gibi haberler yaşantımızın bir parçası…
Enflasyon geri mi geliyor? Global kriz mi var? gibi soruları sormadan gün geçmiyor.
Bu analizimde iktisadi konuları takip edenler için, gözlerden uzak kalan bir göstergeden söz edeceğim.
Bir kilo kahveden ucuz, bir kilo kıymadan ehven ama yatırım aracı olarak altını bile sollayan bir metal: Bakır!
Son yıllarda bakırın dünya borsalarında tırmanışı inanılmazdı, fakat bakıyoruz son aylarda bakıra bir şeyler oluyor.
Metallerin kaprisli divası altındır. Bakır ise tam tersine sanki metallerin ‘mavi yakalı’ üyesidir. Her gün temizliğe, çamaşıra, atölyeye giden sade vatandaş gibidir bakır.
Büyüyen ve gelişen ekonomilerde bakır fiyatları uygun adım ilerler. Bakır demir ve alüminyumdan sonra dünyada en çok kullanılan madendir. Ve fiyatı ons başına sadece 22 senttir.ÖZELLİĞİ ÇOKBakır bol ve ucuz bir metaldir, birçok faydalı özelliği vardır. Paslanmaya dayanıklıdır, ısıya ve akıma iletkendir.
Sanayinin damarları bakırdandır. Su, elektrik ve klima tesisatlarında bakır vazgeçilmez metaldir.
İnşaat sektöründeki patlama bakırı uçurur.
Kovid öncesi ABD’deki inşaat sektörü ve Çin’de başlayan ekonomik patlama, bakır fiyatlarını kanatlandırmıştır.
Bakır üretiminin yaklaşık yüzde 20’si elektrik ve elektronik ürünlerde kullanılır.
Çinli ve Hintli tüketiciler (yani dünyanın 3’te 1’i) elektronik araçlara taleplerini arttırdıkça bakırın da yüksekten uçmaması için hiçbir neden yoktu.
Ayrıca her otomobilde 22 kilo bakır olduğunu düşünürsek, Çinli ve Hintlilerin otomobil talebinin bakıra yaratacağı ek talebi de varın siz düşünün.
Bakırda spekülasyon sınırlıdır ve bakır fiyatları ekonominin ‘reel’ kısmından gelen taleple tırmanır. Bakırın bol, ucuz ve ağır bir metal olması ‘istif = hoarding’ olasılığını ortadan kaldırır.
Altın, gümüş ve platin gibi spekülatörlerin yarattığı suni manipülasyonlara uygun bir yatırım aracı değildir bakır.
Bu nedenledir ki bakır istif edilip depolanmadığı gibi ihtiyaç oldukça alınıp kullanılıyor.
Ancak ani dalgalanmalara yol açan “arz-talep dar boğazları” gündeme geldiğinde ise işin rengi değişiyor ve bakır üreticileri (üretimin doğası icabı) ellerinde büyük miktarda bulunan bakırı hemen piyasaya boşaltıyor. Bu sayede fiyatlarda meydana gelen dalgalanmalar da çabucak duruluyor.
Kısacası ‘galiptir bu yolda mağlup’ misali, dünya sanayi kullanımında üçüncülükte kalıp, bronz madalya alan bakır, ‘reel’ ekonominin gerçek göstergesi olarak birinciliği almakta. Global ekonominin geleceği açısından bakırın değeri küresel ekonominin göstergesi durumunda.
Eee o halde ABD’de FED’in başlattığı faiz artırımı dünyayı resesyona mı götürüyor?
Doktor Bakır’ın son fiyat davranışları talep daralmasını ve bunun da ekonomik küçülme olduğunun telgrafını çekmekte.
Bazı ünlü ekonomistler de bu sadece bir daralma değil, aynı zamanda bir enflasyon, yani ‘stagflation’ olarak tanımlama yapıyor.
Sonuç ne olursa olsun bir gerçek ortada: Ucuz para günleri sona erdi. Ucuz parayla yaratılan ve her zaman fizibil olmayan mega projelerin de sonu geldi.
Hisse senedi, emlak piyasaları, metal piyasaları yüzde 30’a varan saç traşına hazır olmalı.