Devletin namus borcu

Güncelleme:

AYNA

24 Ocak 1993 yılında, soğuk bir Ankara sabahında katledildi demokrasi ve özgürlükler peşinde koşan Atatürkçü, usta ve cesur bir gazeteci. Uğur Mumcu’nun öldürülmesinin 18.yılı bu yıl! Dile kolay, 18 yıl.

Ergenekon, Sarıkız, Eldiven, Balyoz, Ayışı derken 2003 yılından beridir bir darbe paranoyasıdır gidiyor. Yapılmamış darbelerin hesabının sorulması derdinde Anti Kemalist cephe.

Katil belli değil ama katledilen belli.

“Uğur Mumcu’nun katili kim olabilir” sorusunun cevabı bir türlü verilemedi...

Eli kanlı olan kim?

Hizbullah, İslami Terör Örgütü ve benzer aşırı şeriatçı terör örgütleri mi?

Uluslararası silah tüccarları mı?

PKK mı? Mossad mı? Kontrgerilla mı?

İleri demokrasi diyerek, hak ve özgürlükler diyerek, ülke bölünme aşamasına getirilip, Atatürk Cumhuriyetine karşı sessiz bir darbe gerçekleştirilirken gazeteciler uyuyor, halk uyuyor, muhalefet uyuyor. Tüm dünya uykuda ama insanlık onuru uyuyamıyor.

Uğur Mumcu'nun eşi Güldal Mumcu'yu ziyaretleri sırasında dönemin Başbakanı Süleyman Demirel, Başbakan Yardımcısı Erdal İnönü "cinayeti çözmenin, devletin namus borcu olduğu"nu belirterek adeta namus sözü verdiler. Katiller ve arkalarındaki güçler 2011 itibarıyla hâlâ net bir şekilde açığa çıkarılamadı.

O günden bu güne tam dokuz başbakan, 16 içişleri bakanı geldi, geçti. 1993 yılında verilen namus borcu 2011 yılına kadar ödenmedi.

 

Ayrıca bakınız:

17 yıllık namus borcu

Vurulduk Ey Halkım Unutma Bizi

Diğer Yazıları
Bahçeli'nin tarihi çağrısı
Keşke ülkede muhalefet olsa
Bize yarınlar lazım
Atatürk'ün koltuğu işgal edilmesin
Bu yazıyı yirmi yıl sonra hatırlayacaksınız