Chp ve Deniz Baykal ın Davos yorumu

Güncelleme:

“HAMAS-FKÖ-İSRAİL” SORUNU VE TÜRKİYE

CHP GENEL BAŞKANI DENİZ BAYKAL"IN 3 ŞUBAT TARİHLİ TBMM PARTİ GRUBU KONUŞMASINDAN BİR BÖLÜM (04/02/2009 – chp 901)

 

MAALESEF DAVOS"DA, BAŞBAKAN TAYYİP ERDOĞAN"A, DOLAYISIYLA TÜRKİYE CUMHURİYETİ"NE KARŞI SAYGISIZLIK YAPILMIŞTIR

Geçen haftaya damgasını vuran olay hiç şüphe yok Davos"ta yaşanan tartışma ve o tartışma etrafında ortaya çıkan bazı gelişmelerdir. Maalesef DAVOS"da Türkiye Cumhuriyeti Başbakanına kabul edilmesi mümkün olmayan bir üslupla doğrudan hedef alarak, parmakla hedef göstererek yüksek sesle ithamlar yöneltilmiştir. Bu ithamlara Türkiye Başbakanının cevap verme hakkına saygı gösterilmemiştir. Cevap verme fırsatı tanınmak istenmemiştir. O konudaki ısrar karşısında itilerek kakılarak susturulmak istenmiştir.

Türkiye Cumhuriyetinin bir temsilcisine, Başbakanına, yöneltilecek haksızlık karşısında hiç kuşku yok ki Türkiye"de herkes, hepimiz, tavır takınırız, bunları şiddetle reddederiz, bunu yapanları açıkça kınarız. Bu konuda hiçbir tereddüt yoktur.

Maalesef Davos"da Başbakana haksızlık yapılmıştır. Yüksek sesle itham edilmiş, adeta kendisini azarlarcasına, ders verircesine bir üslupla konuşulmuş; cevap verme hakkı itilip kakılarak önlenmek istenmiştir.

Bu saygısız davranış kabul edilemez. Hepimiz, iktidar muhalefet ayrımı gözetmeden böyle bir tablo karşısında Türkiye"nin bu muameleye maruz bırakılmasına karşı tepkimizi ortaya koyarız, koyuyoruz, bunda hiç kimsenin tereddüdü olmamalıdır.

Bakın bana gelen mailler içersinden seçtim bu maili, içeriğini beğendiğim için. Tabii ki diğer basın mensuplarına da iletilmiştir , bana özel değildir…

Bu açıklamaları virgülüne, noktasına kadar doğru buluyorum, altına da kendi imzamı koyuyorum. Devamını da okumanızı öneriyorum…

İlk bu açıklamaları duyduğumda, Baykal" ın samimi olmadığını ve bu konuda, yaptığı bana göre " çarşaf şov" gibi, çarşaflılara takılan Chp rozetleri gibi algıladım. İnanamadım bu kadar objektif ve tarafsız olacağına, öyle ya, sabah akşam, kalkıp iktidarı eleştirecek, yolsuzluk dosyaları araştıracak. Sonra da, böyle spekülasyona son derece açık bir konu olan, Başbakan" ın Davos" ta ki tavrına arka çıkacaksın. …

Fakat bu gelen mailin tamamını okuduktan sonra, Filistin sorunu" ndan , Hamas" ın nasıl bir terör örgütü olduğuna, Ortadoğu" da ki barış ve huzur ortamının, Türkiye için ne kadar vazgeçilmez olduğuna, Başbakan" ın tavrının, Baykal" ın , samimiyetiyle artıları ve eksileriyle yorumlanmasına kadar,  çok doğru düzgün ve gerçekçi buldum bundan da büyük bir sevinç ve güven duydum.

Muhalefet partisinin, güçlü, doğru kararlar alabilen, demokratik ve çözüme odaklı bir siyaset izlemesi bizler için o kadar güven veren bir durum ki.

Bir vatandaşın, devletten beklentisi nedir ki? Tayip bey ya da, Deniz bey" in Başbakan olmasından ziyade, ülkenin geneline ne kadar faydalı olmuş, ekonomi ve işsizliği ne kadar çözebilmiş, hızlı ve doğru işleyen bir adalet mekanizması ve ülkenin içte ve dışta sağlanan güvenliği, devletin tüm birimlerinin, birbiriyle koordinasyon ve uyum içinde çalışmasını sağlayabilmiş mi ?  Vatandaşın, devletinden beklentileri bunlardır.

Dolayısıyla bu güven ortamını, vatandaşa verebilen parti başkanı, Başbakanlık koltuğuna oturur.

Bu gün dünyadaki her ülkenin olduğu gibi Türkiye" nin de sorunları vardır, hepimizin bildiği gibi, çok da doğal, yaşayan bir organizmayız, yaşam devam ediyor, ettikçe de sorunlarımız da devam ediyor. Önemli olan, sorunlara odaklanmadan, çözüme yönelik politikalar geliştirmek ve vatandaşların isteklerini daha çok dinlemekten geçiyor belki de…Değişime ayak uydurabilmekten.....

Baykal" ın ve Chp" nin, Davos" taki gündemi değerlendirme biçimini çok yerinde ve doğru buldum. Bu tavrıyla, kavgacı, eleştirel bir yol izlemektense, olumlu eleştirisini de, olumsuz eleştirisini de hoş bir uslupla yapmış ve ülkenin bekleyen sorunlarını da, bu spekülasyonlara feda etmemek gerektiğinin altını çizmiş. Yani çözüme odaklı bir siyaset izlemiş. Ne demişler değişmeyen tek şey, değişimin kendisidir….CHP de değişime ayak uydurmuş, güzel olmuş, hoş olmuş….