Chavez ve Latin Amerika
Latin Amerika, darbeler ile devrimler arasına sıkışmış bir Kıta.
Amerikan yanlısı darbeler, “sosyalist” devrimlerle çarpışıyor.
Baskı rejimiyle özgürlük düzeni arasındaki unsurlar; büyük edebiyat ve özgürlükçü ilahiyattır.
Venezuela’da Chavez, seçimlerle geldi; Castro’dan İran’a “hayranlık” uyandırarak gitti!
Peru, Arjantin, Brezilya ve diğerleri IMF’yi doğal kaynaklarına sahip çıkarak dizginlediler.
Yeni-kolonyal girdabın arka bahçelerindeki uyuşturucu olduğunu anladılar. Uyandılar!
Şimdi örneğin Meksika için “küreselleşme” “çetelerin” temizlenmesinde dayanışmayla sınırlı.
Siyah-beyaz günlerdeki Peronist / Korportist direnç olsa olsa Londra’da müzikal olmuştu.
Artık, Bolivar ile Neruda ruhları birleşiyor, Latin Amerika, kendisini yeniden keşfediyor.
“Dışarıdan yönlendirilme”, “içeriden yönetilmekle” yer değiştiriyor. Fakat içe kapanmıyor…
Hükümetler, sürdürülebilir gelişim işbirliği CELAC ile, gençler, Porto Alegro ile meşgul.
Latin dansı, yeni ve insancıl bir sosyal Dünyaya da çağrı oluşturuyor…
Küba’nın sağlık mucizesi, Brezilya’nın havaalanları bir çok modellemeyi etkileyecek gibi.
Dönelim Chavez’e… Bu kadar “sevilmesine”… Bakalım neler yapmış Chavez’li Venezuela?:
* Son on yılda sosyal hizmetlere ayrılan bütçe yüzde 60.6 oranında artırıldı.
* 1996 yılında yüzde 40’a ulaşan aşırı yoksulluk oranı yüzde 7.3’e düşürüldü.
* İşsizlik düşürüldü, sosyal güvenceye sahip olanların sayısı üç kat arttı.
* Eğitim parasız hale getirildi, okuma-yazma sorunu tamamen ortadan kalktı.
* 1980’lerde gıda ürünlerinin yüzde 90’ı ithal edilirken bu oran yüzde 30’a düşürüldü.
* Son bir buçuk yılda yoksullar ve orta gelirliler için 250 bin ucuz konut üretildi.
* Çocuk ölümlerinin oranı binde 25’ten binde 13’e düşürüldü.
* Nüfusun yüzde 96’sının temiz suya ulaşımı sağlandı.
* 1998 yılında 10 bin kişiye düşen doktor sayısı 18’den 58’e yükseldi. İlaç ucuzladı.
* Son 6 yılda 19 bin 840 evsiz sokakta yaşamaktan kurtarıldı.
Chavez, eğitimi, sağlığı ve iş yaratan bir ekonomiyi önceledi…
Tarihe geçti…
Chavez’in yaptıkları, bazı boyutlarıyla, size Cumhuriyet’imizin ilk yıllarını anımsattı mı
bilmem…
Ancak, özellikle sosyal alandaki uygulamaları, monetarist kriz çevrimlerini sıkça
deneyimleyen ABD ve Avrupa’da dahi yansımasını bulacak niteliktedir.