Asayiş olayları ve cezaların caydırıcı etkisi

Güncelleme:

Son günlerde ortaya çıkan basit sayılabilecek tartışmalar bile sopalı, bıçaklı, silahlı kavgalara dönüşmekte, yaralanmalara ve ölümlere neden olmaktadır. Kamuoyuna yansıyan bu tür asayiş olayları, toplumda tedirginlik ve kaygı yaratmaktadır.
İnfaz yasası uygulamaları gereğince cezaları ertelenmiş ya da birden fazla kez suça karışmış olmalarına rağmen toplumda serbestçe dolaşan kişilerin var olması, bu kaygıları daha da artırmaktadır.
Asayiş olaylarının ekonomik, sosyal ve eğitim boyutu elbette yok sayılamaz. Ayrıca, suça karışmış kişilerin yeniden topluma kazandırılması ve suçları önleyici tedbirlerin alınması önemli bulunmaktadır. Bu kapsamda, adalet ve emniyet birimlerinin çalışmaları daha önem kazanmaktadır.
04 Eylül 2024 tarihinde Ankara’da gerçekleşen 28. Tüketici Konseyi’nde Tüketiciler Derneği’ni (TÜDER) temsilen yaptığım konuşmada, toplumu ilgilendiren bir tüketici sorunu olarak, son günlerde ortaya çıkan asayiş olaylarına dikkat çekerek, toplum düzeni ve güvenliğini sağlamak amacıyla, ceza infaz yasasına ilişkin düzenlemelerin gözden geçirilmesi gerektiğini ifade etmiştim.
3 aylık bir çalışma ve seyahat programı kapsamında Amerika’ya giden 19 yaşındaki bir gencimiz, dönüşte ülkemizi mukayese ederken, “Ülkemizde kanunlar Avrupa gibi, ancak, uygulaması Hindistan gibi” ifadesini kullanarak, ülkemizdeki uygulama eksikliğine, kuralsızlığa dikkat çekmişti.
Toplum düzeni ve huzuru ile kişilerin can ve mal güvenliğini sağlamak amacıyla, Ceza İnfaz Yasası uygulaması başta olmak üzere, uygulamaya ilişkin düzenlemelerin acilen gözden geçirilmesinde yarar bulunmaktadır. Cezaların caydırıcı etkisi mutlaka sağlanmalıdır.
Ayrıca, kamu ve yerel yönetim hizmetlerinin yerine getirilmesinde, kanun önünde eşit yurttaş anlayışını mutlaka gerçekleştirmeliyiz. Huzurlu ve güvenli güzel günler diliyorum.
Saygılarımla.
Levent KÜÇÜK
Genel Başkan
Tüketiciler Derneği (TÜDER)

Diğer Yazıları