Amerika Bildiğimiz Amerika
Mısır, Libya, Suriye' de çıkan ayaklanmalar, domino etksiyle yaşanmaya devam ediyor. Amerika' nın Ortadoğu planları yavaş yavaş yerine oturuyor.
Bu olaylar için Amerika' nın bahanesi her zaman hazır;'' Dünya barışını ve Ortadoğu' da ki güvenliği sağlıyoruz.'' Dünyanın en güçlü devleti, yine dünyanın kurtarıcısı ve kahramanı olarak iş başında...
İngiltere, Fransa, Almanya gibi emperyalist ve sömürgeci müttefiklerini de yanına alarak, daha önce nükleer tehdit unsuru taşıdığı gerekçesiyle, yerle bir ettiği Irak' ın benzer projesini, şimdi de Libya ve Suriye' de de yeni sınırlar çizmek üzere kullanıyor.
Devirdiği liderlerin, onlarca milyar doları bulan kişisel servetleri de, karışıklık yarattığı ülkelerin yer altı zenginlikleri kadar cezbedici bir faktör oluyor.
Böl, parçala ve yönet stratejisi...
Bu durumda, Türkiye operasyona Nato üyesi olarak katılmakla şu an için son derece akıllı bir politika izliyor. Belki de kötünün iyisi demek daha doğru. En azından, Fransa gibi ilk saldıran ülke konumunda olmamak bile yüreklere su serpiyor.
Her ne kadar, Libya' nın Müslüman ülke olduğu gerçeği ve Kuzey Kıbrıs Türk Cumhuriyeti' ni resmen tanıyan ülke olduğunu çıkartır ve duygusal davranış yerine akılcı bir taktik izlersek, harekata müttefik ülkelerle birlikte katılmanın doğru bir yaklaşım olduğunu algılayabiliriz.
En azından kısa vadede böylesi daha doğru gözüküyor. İlerleyen zamanlarda ne olur, şu anda net olarak bir tahmin yapmak için erken.
Türkiye için an itibariyle tehlikeli bir durum yok, vicdani kısmını bir kenara koyduğumuzda.
Kaddafi ve Libya hukumetini ise zor günler bekliyor, olan da masum halka oluyor. Allah yardımcıları olsun....Amerika için, ok yaydan çıkmış durumda...Halkları, kendi içinde birbirlerine kırdırıyor. En temelde her zaman ekonomik nedenler yatıyor. Aynen hasta bir insan vücudu gibi, zayıflayan ülkenin üzerine gidiyor. Sağlıklı ayakta kalabilmenin yolu da güçlü ekonomiden geçiyor, dün , bu gün ve yarın da...