94 yıldır sönmeyen ateş
Bugün 19 Mayıs 2013.
Mustafa Kemal Atatürk’ün 94 yıl önce yaktığı ateş bugün hala yanıyor.
Bu ateş özgürlük ve bağımsızlık ateşi!
Sırtını çok uluslu şirketlere ve sermayeye dayayanlar, arkasındaki okyanus ötesi güçten destek alanlar, Uluslar arası örgütlerin ve Emperyalist ülkelerin varlığından beslenenler; özgürlüğün kıymetini ve özgürlük ateşinin ne anlama geldiğini bilemezler!
Vatan geçmişten günümüze tarihin ördüğü kader birlikteliğidir. Bu birliktelik Anadolu coğrafyasında kan ve gözyaşları ile sağlanmıştır. Çok ana ağlamış, çok şehit verilmiş ama bu toprak parçası binlerce şehit ve gazi sayesinde vatan olarak tescillenmiştir. Bu ateşi yakan, bu toprak parçasını vatan yapan en önemli kişi kuşkusuz Mustafa Kemal Atatürk’tür. İnsanlar Mustafa Kemal ile anladı: Vatan’ın sadece toprak parçası olmadığını.
Mustafa Kemal Samsun’a çıkarken ve çıktıktan sonra benzer çabalar ortaya dökülmüştü. Harp Divanında yargılandı ve idam fermanı hazırlandı. Gazeteci ve dönemin sadrazam yalakası, hain Ali Kemal öncülüğünde değersizleştirme çabası tüm hızıyla devam etti ve Mustafa Kemal Ordudaki tüm görevlerinden azledildi ve telgraflarla bu durum tüm yurda nakledildi. Buradaki amaç sadece Mustafa Kemal’in faaliyetlerinin engellenmesi değildi elbette.
İdam fermanını imzalayan Vahdettin Mustafa Kemal’in faaliyetlerinin aslında ne olduğunu sezmişti!
Bugün de bu ülkede binlerce Ali Kemal var! Yazıyorlar, çiziyorlar… Tiyatro oyunu gibi yazıp çizip oynuyorlar hatta! Türkiye’de uzun zamandır Mustafa Kemal’i ve yaptıklarını bu ülke insanının yüreğinde değersizleştirme projesinde önemli yol alındı!
Günümüzde Harp Divanı yok belki ama Cumhuriyetçilerin ve ulusalcı-vatanseverlerin yargılandığı mahkemelerde “tuhaf” kararların alındığını görüyor ve okuyoruz. Suçu sabit görülmeyen insanların yıllarca “suçunu öğrenemeden” suç tebliğinin yapılacağı günü bekliyorlar!
İşte tüm bu benzer günler 94 yıl önce de yaşanmıştı. Bugün bir Atatürk yok ama Atatürk’ün yaktığı ateş tüm çaba ve ısrarlara rağmen hala dindirilemedi. Atatürk canının hiçe sayıp esaret içerisindeki bir coğrafyayı özgür vatan haline getirmek için yola çıktığında inanan bir avuç insan vardı ama Atatürk savaştan savaşa koşan, yorulmuş, bitik düşmüş fakir insanlardan bir inanmışlar ordusu yaratabildi.
Neticede yaktığı ateş ile özgürlük yürüyüşünü başlattı… Bu özgürlük yürüyüşünü ve yürüyüşün sonunda kurulan devleti gençlere armağan etti. Gençler bu armağana, bu devlete Atatürk ve yaptıklarına sahip çıkmalı, özgürlük ve bağımsızlılığın anlamını iyi Kavrayıp Türkiye ve dünyada yaşanan gündemi iyi takip edebilmeli ve iyi analiz edebilmelidir.
Bağımsızlık; karakterli insanların tercih edebileceği bir sistem ve bir durumdur. Sırtını başkasına dayayan hiç kimse, arkasında bir başka güç olmadan bir yere gelemeyen hiç kimse özgürlüğün ve bağımsızlığın kıymetini bilmez anlamını kavrayamaz!
İyi takip ve iyi analiz ile Ali Kemallerin varlığını çok net fark edecek ve yaratılan suni gündem çöplüğünden tarihin aydınlatıcı yansımasını fark edecek!
Bayramınız kutlu olsun.
İçinizdeki özgürlük ateşi hiç dinmesin!