''İstanbul saldırısında oklar PKK'yı gösteriyor''

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş, CNN Türk yayınında Beşiktaş'ta meydana gelen bombalı saldırıya ilişkin açıklamalarda bulundu. Beşiktaş'ta detaylı çalışılmış, planlanmış bir saldırının gerçekleştiğini söyleyen Kurtulmuş, "Doğrudan doğruya hedef polis teşkilatımızdır. Beleştepe denilen yükseltinin olduğu yerde bombalı araç patlıyor. Yüzlerce kilo bomba kullanılmış. En az 300-400 kiloluk patlayıcı kullanıldığı uzmanlar tarafında tahmin ediliyor. Büyük bir çukur açılmış ve araba yok ortada, paramparça olmuş. Maçka Parkı'nda da polis diğer şahsa dur dediği anda 4 polis ve sivil vatandaşımız şehit oluyor. Çok haince, alçakça bir saldırı" dedi.

Kurtulmuş, saldırıyı hangi terör örgütünün gerçekleştirdiği konusunda ise, "Oklar PKK'yı gösteriyor. Netleştiği takdirde bunlar kamuoyu ile paylaşılacak. Belli ki üzerinde planlanmış bir senaryo ama bu netleşince açıklaması yapılacak" ifadelerini kullandı.

Başbakan Yardımcısı Numan Kurtulmuş'un açıklamalarının satır başları şöyle:

"Hemen olaydan sonra patlayan araçtan hareket edilerek bütün bağlantılar ortaya çıkarılmaya çalışılıyor. 10 kişi gözaltında, sorguları sürüyor. Her sorguda yeni bilgiler ortaya çıkıyor. Net bir şey ortaya çıkmadan bir şey söylemek mümkün değil. Ancak araçtan yola çıktığımızda oklar PKK’yı gösteriyor. Belli ki üzerinde çalışılmış bir saldırı. Çok net olan bir şey var. Terör örgütlerinin arkasında bazı ülkeler destek olmaktan vazgeçsinler bir gün dayanamaz. Örneğin DEAŞ. DEAŞ PKK bu aklı nereden buluyorlar."

'DÜNYANIN HİÇBİR BAŞKENTİ GÜVENCE ALTINDA DEĞİL'

"Her terör örgütünün arkasında sahipleri var. Bu saldırıda da bir maşa kullanılmıştır. Büyük ihtimalle PKK. Bir kez daha haykırıyoruz. Teröre karşı ortak bir mücadele ise bütün ülkeler kullandıkları bu maşalardan vazgeçsinler. Şu anda dünyanın hiçbir başkenti güvence altında değildir. Herkes samimiyetle davransın. Herkes bir sınava tabi tutuluyor. Ya insanlık cephesinde ya da insanlık karşıtı cephe alırlar."

YABANCI İSTİHBARAT ÖRGÜTLERİYLE İŞBİRLİĞİ VAR MI?

"Bütün ülkelerden gelen istihbaratı değerlendiriyoruz. Bize gelen istihbaratları da onlara iletiyoruz. Ama burada herkesin samimi olması lazım. Hiç kimsenin sahadaki bu örgütlere destek olmaması lazım. Herkes kendi tutumunun yeniden gözden geçirmesi lazım. Terörle mücadele konusunda ciddi bir iki yüzlülük var. Bizim beklentimiz samimi bir işbirliği yapılması ve bu örgütlere verilen desteklerin sonlandırılmasıdır."

ESAD REJİMİ İLE BİR TEMAS OLABİLİR Mİ?

"Suriye’de devam eden iç savaşta en az 600 bin insan öldü. Kimyasal silahların kullanılıp savaş suçu işlenen bir Suriye’den bahsediyoruz. Halep’te son haftalarda binlerce insanın öldüğü bir Suriye. Bütün bunları yapan da rejim. Bu rejim böyle devam etsin desek Suriye halkının verdiği mücadeleye saygısızlıktır. Biz kabul etsek, dünya kabul etsek bu insanlar kabul etmez. Bizim kabul etmemizden daha ziyade Suriye halkının bunu kabul etmesi lazım. Evet rejim yanlısı olabilir ama eli kanlı olmayanlar da dahil bütün unsurların bir araya gelmesi lazım. Sahada insanları zorla onursuz bir barışa zorlayabilirsiniz ama bu gerçek bir barış olmaz. Bütün ülkeler Suriye halkının kararına saygı duymalıdır. Suriye’de halkın zorlandığı ne? Bir ceberrut rejim var. Silahlarla ayakta tutuluyor. Suriye savaşının ilk 3 yılı belki iç savaştı ama ondan sonra rejimin elinden de belkide savaşın yönetimi çıktı. Vekalet savaşları devreye girdi. Bir an önce ateşkesin sağlanması ve insani yardımlar götürülerek barış sürecinin sağlanması lazım."