Yargıya ''cemaat'' kıskacı; o hakimler atılabilir !

Hâkimler ve Savcılar Yüksek Kurulu (HSYK) Başmüfettişi Yunus Nadi Kolukısa, yasadışı dinlemelere ilişkin yürüttüğü soruşturma kapsamında, Türkiye’de dinleme kararı vermekle yetkili olan 11 mahkemenin aldığı tüm kararları geriye dönük olarak topladı. Kolukısa, kararlarda gerçek isimlerin yazılmadığını saptadı ve telefon numaralarının kimlere ait olduğunu Telekomünikasyon İletişim Başkanlığı (TİB) kayıtlarından karşılaştırdı.

Üçer aylık periyotlarla tekrarlanan ve 2 yıl süren dinleme skandalının, 2008 yılı başından 2009 yılı sonuna kadar devam ettiği, bazı ünlüler için 6 kez mahkeme kararı çıkartılarak yasadışı dinlemelerin sürdürüldüğü belirlendi. Mahkemelerin işlemlerinde yapılan incelemelerde de ‘terör ve organize suç örgütü üyeliği’ gerekçesiyle sahte isimlerle dinleme kararları alındığı belirlendi. Bunun üzerine telefon numaraları ve IMEI numaralarının kimlere ait olduğu TİB kayıtlarından karşılaştırıldı. Böylece iş dünyasının önemli isimlerinin, gazeteci, bürokrat ve siyasetçilerin ‘terör örgütü üyeliği’, ‘terör örgütü kurma’, ‘organize suç’ gibi suçlamalarla usulsüz olarak dinlendiğini tespit edildi.

Başmüfettiş Kolukısa’nın ortaya çıkardığı bilgilere göre, telefonu dinlenen ünlüler arasında Koç Holding Yönetim Kurulu Başkanı Mustafa Koç’un eşi Caroline Nicole Koç, Hürriyet Yönetim Kurulu Başkanı Vuslat Doğan Sabancı, iş adamları Hüsamettin Kavi, Mustafa Süzer, Mehmet Emin Karamehmet, Erol Altaca, Doğan Holding yöneticileri, TÜSİAD Başkan Danışmanı Memduh Karakullukçu gibi isimler vardı. İşadamı Karamehmet ‘terör örgütü’ suçlamasıyla 10 Ekim 2008’den 9 Haziran 2009’a kadar ‘Mehmet Kara’ adıyla yasaya aykırı biçimde teknik takibe alınmıştı. Caroline Nicole Koç’un telefonunun dinlenmesi kararı da üçer aylık zaman dilimlerinde tekrarlanmış ve 10 Temmuz 2008’den 30 Mart 2009’a kadar süren kararlarda ‘Canan…’ ve ‘Canan Koç’ gibi uydurma isimler kullanılmıştı. Koç için öne sürülen suçlamaysa ‘terör örgütü üyeliği’ydi.

Kolukısa’nın raporu ışığında yasadışı dinleme taleplerini kabul ettiği belirlenen 100’ü aşkın hâkim hakkında HSYK harekete geçti. Bu hâkimler hakkında meslekten ihraç dahil disiplin cezalarına ilişkin talepler HSYK 2. Dairesi’nce önümüzdeki günlerde görüşülerek, karara bağlanacak. HSYK, hâkimler hakkındaki incelemeyi Anayasa’da güvence altına alınan ‘haberleşme hürriyeti’, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesi’ndeki (AİHS) ‘özel hayatın korunması’ ve Türk Ceza Kanunu’ndaki (TCK) haberleşmenin gizliliğini ihlal suçu kapsamında yürütüyor.

Hâkimler hakkında ayrıca ceza davası da açılabilecek. Hâkim ve savcılarla ilgili disiplin soruşturması gibi soruşturma ve kovuşturma (yargılama) iznini HSYK veriyor. HSYK 3. Dairesi’nin inceleme kararının ardından soruşturma açılıyor. HSYK 2. Dairesi yürütülen soruşturma sonrası yargılama izni veriyor. HSYK’nın kovuşturma izni verdiği hâkim, kıdemli yani birinci sınıf bir hâkim ve savcıysa yargılama TIR’ları durduran savcılarda olduğu gibi Yargıtay’ın ilgili dairesinde yapılıyor. Diğer hâkim ve savcılarsa savcılıklarca düzenlenen iddianamalerle ilgili mahkemelerde yargılanıyor.