Teröristbaşı Gülen kendini ele verdi

Teröristbaşı Gülen kendini ele verdi

Gülen'in 15 Temmuz sonrası uluslararası basına verdiği mülakatlarda söylediği yalanlar gün yüzüne çıkartıldı

Basın Yayın Enformasyon Genel Müdürlüğü tarafından yapılan bir araştırmaya göre Fetullahçı Terör Örgütü elebaşı Fetullah Gülen’in 15 Temmuz Darbe girişiminin hemen ardından uluslar arası basın kuruluşlarına verdiği mülakatlarda söylediği yalanlar ve çelişkili beyanları gün yüzüne çıkartıldı.

Darbeye karşı direnen yüzlerce kişinin şehit olmasına binlercesinin ise yaralanmasına neden olan FETÖ’nün, ele başı Gülen’in yıllardır söylediği yalanlar üzerine inşa edilen bir örgüt olduğu bir kez daha ortaya çıktı.

FETÖ Elebaşı Gülen’in Tükenmeyen Yalanları

•    FETÖ elebaşı Gülen, darbe girişiminin ardından 16-17 Temmuz 2016 tarihlerinde The Guardian, Financial Times, Wall Street Journal ve The New York Times gibi önde gelen yayın kuruluşlarına verdiği mülakatlarda darbe girişiminin baş sorumlusu olduğu gerçeğini örtbas etmek için geçmişten bu yana darbelerden mağdur olduğunu ileri sürdü. Fakat Gülen’ 12 Eylül Darbesi hakkında daha önce örgüte bağlı bir yayın olan “Sızıntı” Dergisi’nde yayınlanan “Son Karakol” başlıklı yazısında darbeci askerlere yönelik “Hızır gibi imdadımıza yetiştiler” ifadelerini kullanmıştı. 

•    31 Ocak 2005 tarihinde Milliyet Gazetesine verdiği mülakatta ise elebaşı Gülen, 12 Eylül Darbesini yöneten Kenan Evren’i cennetlik ilan etmişti. Gülen 28 Şubat Postmodern Darbe sürecinde 16 Nisan 1997 tarihinde Kanal D’de katıldığı bir programda, darbecilerin Refah-Yol hükümetinden daha demokrat olduğunu ileri sürerek geçmişten bu yana darbe sevdasını ortaya koymuştu. Seçilmiş hükümete yönelik o dönem “beceremediniz, artık bırakın” açıklamaları hala hafızalarda olan FETÖ elebaşı, uluslararası basına darbelerden mağdur olduğu imajını vermeye çalışmaktan geri durmadı. 

•    FETÖ elebaşı Gülen, 16 Temmuz 2016 tarihinde The Guardian, Financial Times ve The New York Times gazetelerine verdiği mülakatlarda darbe girişimi ile ilgisi olmadığını ortaya atmış, 17 Temmuz 2016’da Wall Street Journal ve Vesti TV’ye verdiği mülakatlarda ise darbe girişiminin hükümetin bir senaryosu olduğunu ileri sürmüştü. Ardı ardına üç gün boyunca uluslararası yayın kuruluşlarına mülakatlar veren Gülen, darbe girişimine yönelik bir gün önce senaryo olduğu açıklaması yapmış olmasına rağmen, 18 Temmuz 2016 tarihinde BBC’ye verdiği mülakatta bu kez darbe girişiminin muhalefet partilerine yakın subaylar tarafından gerçekleştirilmiş olabileceği yalanını söyledi. 

•    FETÖ elebaşı Gülen’in 17-25 Aralık ve Çözüm Süreci hakkında da benzer yalanlar söylediği, verdiği son mülakatlarla daha da belirgin hale geldi. Daha önce 17-25 Aralık süreci kapsamında örgütün yaptığı usulsüz dinlemelerle ilgilerinin olmadığını belirten Gülen, 17 Temmuz 2016’da Wall Street Journal’e verdiği mülakatta ise yakın zamana dek Cumhurbaşkanı Sayın R. T. Erdoğan’ın yakın çevresinden bilgi alabildiğini “Cumhurbaşkanı’nın yakınında bulunanların intikal ettirdiği bilgilere göre” ifadesiyle açığa vurmuş ve kendisini yalanlamış oldu. Aynı mülakatta FETÖ elebaşı Gülen, 17-25 Aralık’ın topraklarında ikamet ettiği ABD ile Almanya gizli servislerince yapılmış olabileceğini de ileri sürerek kendisini aklamaya çalıştı.

•    15 Temmuz Darbe Girişimi’nden bu yana her fırsatta Pensilvanya’daki malikanesinin kapılarını uluslararası basına açan FETÖ elebaşı, 17-18 Temmuz 2016 tarihlerinde CNN ve Wall Street Journal’e verdiği mülakatlarda Çözüm Süreci’ne ilişkin “ihanet süreci” olduğu açıklamasını yaptı. Fakat Gülen, daha önce 27 Ocak 2014 tarihli BBC mülakatında ise Çözüm Süreci kapsamında yapılan müzakerelere karşı olmadığını ve desteklediğini belirtmişti. Benzer bir biçimde Irak’ta yayın yapan NRT kanalına 4 Ağustos 2016 tarihinde verdiği mülakatta ise FETÖ elebaşı, daha önce Çözüm Süreci’ne benzer biçimde on maddelik bir öneriyi hükümete ilettiğini fakat reddedildiğini ileri sürerek, NRT kanalının izleyici kitlesinin çoğunluğunu oluşturan Kürtlere yönelik kışkırtıcı ifadelerde bulunmaktan geri durmadı.  

•    FETÖ elebaşı Gülen dikkaç çekici bir biçimde daha önce vaazlarındaki din adamı imajından da sıyrılmış görünüyordu. Hemen hemen bütün vaazlarında cübbe ve takke giyen Gülen, uluslar arası yayın kuruluşlarına verdiği mülakatlarda bunların yerine ceket giymeyi tercih etmiş ve içinde yaşadığı malikanenin en gösterişsiz (!) odalarında çekim yapılmasına izin vererek, kendisinin ve FETÖ’nün darbe girişimiyle ilgisi olmayacak denli basit ve mütevazı bir yapıda olduğu imajını vermeye çalıştığı görüldü.

FETÖ elebaşı Gülen, her ne kadar uluslar arası basına verdiği mülakatlarda darbe mağduru, barışçıl, diyalogcu, mütevazı bir din adamıymışçasına imaj oluşturmaya çalışsa da, şimdiye kadar söylediği yalanların açığa çıkmasına engel olamadı. 

Türkiye’nin son yıllarda tecrübe ettiği kritik süreçlere müdahil olmaktan geri durmayan FETÖ, şimdiye dek 28 Şubat Postmodern Darbesi, Ergenekon, Balyoz, Tahşiye gibi siyasi ve adli süreçlerde devlet kurumlarına sızan mensupları eliyle binlerce kişinin hapse mahkûm olmasına neden oldu. 15 Temmuz Darbe Girişimi ise örgütün kirli ve kanlı yüzünü bütün dünyaya gösteren en belirgin süreç olarak ortaya çıktı. 

Gülen’in Tutarsız Açıklamaları

1-    16 Temmuz 2016   “Darbe girişiminin benimle alakası yok, darbelere karşıyım.” Guardian, Financial Times, New York Times

17 Temmuz 2016   “Darbe iddiası senaryodur. Askeriyeyi tasfiye etmek için kendileri harekete geçirmiş olabilir.”   Wall Street Journal, Vesti TV

18 Temmuz 2016    “Muhalefet partisinin sempatizanları olabilirler. Ulusalcılar, milliyetçiler olabilir” BBC World, Spiegel Online    

18 Temmuz 2016   “Bize yakın, milli duyguları olan saf insanlar bu girişime kanmış olabilirler” BBC World, Spiegel Online

2-    16 Temmuz 2016   “Darbelere karşıyım. Demokrasiye, seçime inanıyorum.” Guardian, Financial Times, New York Times

30 Eylül 1980    “Ümidimizin tükendiği yerde, Hızır gibi imdadımıza yetişen Mehmetçiğe bir kere daha selam duruyoruz.”    Sızıntı Dergisi

31 Ocak 2005     “12 Eylül Darbesini gerçekleştiren Kenan Evren cennete gidebilir.”  Milliyet

16 Nisan 1997     “28 Şubat darbesini gerçekleştiren askerler daha demokrattır… Refah-Yol hükümeti beceremediniz, bırakın” Kanal D

3-    16 Temmuz 2016   “ABD bu oyuna gelmez, modern hukukun gereğini yapar” 

18 Temmuz 2016   “Sınır dışı edilmekten korkmuyorum, ABD öyle karar verirse öyle de olur. Uluslararası bir komisyon kurulsun ve araştırsın.” Spiegel Online

4-    27 Ocak 2014     “Çözüm süreci müzakerelerine karşı değilim” BBC 

17-18 Temmuz 2016    “Çözüm süreci bir ihanettir, örgüt 2-3 yıl şehirlere silah yığdı. Bunlar göz yumdular. Şimdi de Doğuyu harabeye çevirdiler… Türkiye’yi bölmeyi planladılar.” The Wall Street Journal, CNN 

4 Ağustos 2016    “Kürt meselesine ilişkin elimizde halen yazılı olarak bulnan on maddelik bir reçeteyi Cumhurbaşkanına sunduk fakat reddedildi. Doğu kan gölüne çevrildi.”  NRT

5-    17-25 Aralık 2013  “Usulsüz dinlemelerin bizimle bir ilgisi yoktur”

17 Temmuz 2016 “Yakınında bulunanların intikal ettirdiğine göre sıklıkla cinnet geçiriyor.” (Cumhurbaşkanının yakınında bulunanların intikal ettirdiği bilgilere ulaşabildiği görülmektedir.) Wall Street Journal

17 Temmuz 2016 “17-25 Aralık sürecinden Alman ve ABD gizli servisleri sorumlu olabilir” Wall Street Journal

Güneş