Taksi plaka fiyatları fena çakıldı

Taksi plaka fiyatları fena çakıldı

Gözde yatırım kapılarından biri olan taksi plakaları cazibesini yitiriyor.

İstanbul'da özellikle son zamanlarda ortaya çıkan Uber, moto taksi ve K1 belgeli taksi gibi taşımacılık yöntemleri, taksi plakasının fiyatının düşmesine neden oluyor.

Sabit kira getirisi olması dolayısıyla hem güvenli hem de değer sağlayan bir yatırım aracı olarak tercih edilen taksi plakasının fiyatı, 2005'te 350 lira iken 2015'te yaklaşık 5 kat artarak, 1 milyon 650 bine yükseldi.

İstanbul'da şehirleşmenin artması ve ekonomideki güvenle yatırımcısının yüzünü güldüren taksi plakası, son zamanlarda ortaya çıkan yeni taksicilik yöntemleri ve uygulamalarıyla cazibesini yitirdi.

Ayrıca, İstanbul Büyükşehir Belediyesi Ulaşım Koordinasyon Merkezi'nin (UKOME) 12 Mart 2015'te aldığı karar üzerine, taksi plakasına sahip olmak isteyenlerde "şoförlük mesleğini geçim kaynağı olarak seçmesi ve sürekli icra etmesi" şartının aranmasıyla sektör, doktor, futbolcu, sanatçı, kuyumcu, tekstilci ve gurbetçiler gibi plakayı yatırım aracı olarak tercih edenleri de kaybediyor.

Taksi plakasındaki durgunluktan yakınan galericiler, piyasalarda yeniden bir canlanma olacağı umuduyla şimdilerde ÖTV indirimi bekliyor.

"T" plakası 31 yıldan beri gelir kapısı

Taksi plakası alım satımı yapan Gürsoy Atlı, eskiden taksiciliğin babadan oğla geçtiğini, taksi diye bir kavramın olmadığını söyledi.

Önceleri dolmuşçuluk kavramının bulunduğunu anlatan Atlı, "Rahmetli Turgut Özal 1985'te taksimetre ve 'taksi' yazılı levha uygulamasını getirdi. O günden sonra taksiler bir kimlik kazandı. 1989'da iki defa ihale yaptı ve taksicilere bugün kullanılan 'T' plakalarını verdi. Bugün esnaf olarak taksiciliğin ekmeğini yiyorsak, bunun mimarı rahmetli Turgut Özal'dır" diye konuştu.

Atlı, AK Parti iktidara geldiğinde ticari taksi plakasının piyasa değerinin 200 bin lira seviyelerinde olduğunu aktararak, AK Parti hükümetinin ekonomik alanda izlediği politika ve yaptığı yatırımlarla, bu rakamın 1 milyon 650 binlere kadar çıktığını dile getirdi.

Bu dönemde yapılan yatırımların İstanbul'u daha da büyüttüğünü belirten Atlı, şunları aktardı:

"Plazalar, iş merkezleri ve ticaret alanları… Bu büyüyen ekonomi İstanbul'da 2002'de 10 milyon olan nüfusu, bugün giren çıkan turist ve yabancı yatırımcı sayısı ile 20 milyona ulaştırdı. İstanbul'daki bu ticari büyüme ve nüfus artışı ticari taksi kullanımını artırdı. Ticari taksi kullanımındaki bu artış, yatırımcıya İstanbul'da ticari taksiyi cazip kıldı ve yıllık ortalama yüzde 15-18 arasında kazanç sağladı. İstanbul'da ticari taksi plakasının değerini Oto Center'daki esnaf belirliyor. Bunu bir iki esnafın belirleme şansı yok. Bu arz talep meselesi. Oto Center'ı bir borsa gibi düşünün, talep oldukça ticari taksi plaka değeri yükseliyor, talep azaldıkça yerinde sayabiliyor. Oto Center, ticari taksinin borsasıdır. Yaklaşık 20 senedir bu piyasa böyle belirleniyor. Oto Center'dan önce bu piyasa Laleli'deydi. Lakabıyla anarsak 'Kör Durmuş' dediğimiz bir amca vardı, taksi plaka değerini o günün şartlarına göre o belirlerdi."

"Yeni ulaşım araçları, taksi sektörünü tehdit ediyor"

Son zamanlarda taksi piyasasında aşırı durgunluk yaşandığını anlatan Atlı, "Taksi plakası piyasası eskisi gibi değil. Cazibesini yitiriyor. Plaka, 1 yıl öncesindeki değerinin altında alıcı buluyor. 1 milyon 650 bin lirayı aşan taksi plakası, bugünlerde 1 milyon 550 bin liraya satılıyor. Bunun çeşitli nedenleri var. En önemli nedeni; UKOME'nin 12 Mart 2015'te çıkardığı 'taksi plakası almak isteyen kişilerin şoförlük mesleğini geçim kaynağı seçmesi ve sürekli bu işi icra etmesi, başka bir işle uğraşmadığına dair de vergi dairesinden belge getirmesi' kararı oldu. Çünkü eskiden taksi plakasını yatırım amacıyla meslek dışından kişiler de alabiliyordu" şeklinde konuştu.

Gürsoy Atlı, ayrıca, bazı yeni ulaşım alternatiflerinin çıkmasının da sektörü olumsuz etkilediğini belirterek, her geçen gün piyasaya yeni ulaşım araçlarının çıktığını kaydetti.

Taksi plakası alım satımı yapan Atlı, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Uber, moto taksi ve K1 belgeli taksi gibi taşımacılık yöntemlerinin, taksi plakasının cazibesinin düşmesinde etkisi var. Uber ve benzeri internet siteleri, uygulamaya koydukları programla, site aracılığıyla topladığı yolcuları, siteye abone olan araç sahipleri tarafından korsan olarak taşıttırıyor. 'K1' belgeli bazı kamyonet sahipleri de belgedeki 'taksicilik, hafif yük ve eşya taşınır' ibaresini kullanarak, korsan taşımacılık yapıyor. Son olarak bir de moto taksi çıktı. Bütün bunlar, taksi sektörünün geleceğini tehdit ediyor. Çünkü, taksicinin geliri azaldı. Gelir azalınca da plaka değeri aşağı yönde hareket eder. Bütün bunlara rağmen sektörde yeni hareketlilikler de yaşanabilir. Hükümet seçimden önce 'Taksicilerden ÖTV ve KDV alınmayacak' sözünü verdi. Ayrıca, taksimetreye zam bekleniyor. Bu iki konuda gelişme olursa, piyasalarda bir hareketliliğin olacağını düşünüyorum."