Ses kayıtları kanıt oldu, nüftülükte cinsel istismarda karar çıktı

Halk TV yazarı İsmail Saymaz, müftülükte şoför olarak çalışan H.B.A.’nın davasında çıkan kararı köşesine  taşıdı.

Saymaz yazısında, yıllar sonra savcılıkta yaşadıklarını anlatan K.T.’ye, Çorum’da dağda, ormanda, köy yollarında, metruk evlerde ve hatta müftülük binasında istismar eden ismin 31 yıl hapis cezasına çarptırıldığını ifade etti.

 Saymaz şunları yazdı:

Çocuktu.

İlkokul çağında bir erkek çocuğu...

Annesinin üvey damadı, oyun oynamak için gittiği evde K.T.'ye musallat oldu. Sonra dağda, ormanda, köy yollarında, metruk evlerde ve hatta müftülük binasında istismara uğradı, K.T.

 Yıllar sonra savcılıkta, yaşadıklarını anlatırken, "Bilmediğim, bilincinde olmadığım, yaşamak için yaşımın uygun olmadığı cinselliği bana alıştırdı. Beni 10 yaşından itibaren istismar etti. Kendisini baba gibi görüyordum" dedi.

Bu yüzden cinsel tercihlerinin değiştiğini söyledi.

Çorum'un Kargı ilçesini sarsan, Türkiye'yi öfkelendiren cinsel istismarın davası dün karara bağlandı. Müftülükte şoför olarak çalışan H.B.A., 31 yıl ceza aldı.

10 yaşından beri...

 Bugün 26 yaşında olan K.T. ilkokulda okurken annesi ikinci evliliğini yapıp Kargı'nın Y. köyüne taşındı. Yatılı bölge okuluna verilen K.T., izin gününde köye geliyordu. Üvey babasının damadı olan H.B.A.'nın evinde çocuklarıyla oynuyordu.

O tarihte 46 yaşında olan H.B.A., K.T.'yi evde istismara başladı. İstismar dağda, ormanda, köy yollarında, boş evlerde ve kaymakamlık binasındaki müftülüğün arşiv odasında sürdü.

K.T., istismarın lise ve üniversite yıllarında da devam ettiğini, intihara kalkıştığını ve annesinin evliliği bozulmasın diye şikayetçi olamadığını ileri sürdü. Mecbur bırakıldığı ilişkiden ötürü cinsel eğiliminin değiştiğini savundu.

Ses kayıtları kanıt oldu

Genç adam, H.B.A. ile aralarındaki konuşmanın kaydını savcılığa kanıt olarak sundu. “Zafiyet göstermiş olabilirim” diyen H.B.A., 7 Mayıs 2020 günü tutuklandı. H.B.A.'ya zincirleme şekilde çocuğun cinsel istismarı ve hürriyetinden yoksun kılma suçlarından dava açıldı. İddianamede şöyle yazıyor:

“Ses kayıtları dinlendiğinde, mağdur ile şüpheli arasında cinsel ilişki bulunduğunun açık olduğu, münasebetin ne zaman başladığı konusundaki şüpheyi mağdurun konuşma esnasında geçmişte yaşadıkları deneyimden bahsederek ve şüphelinin de itiraz etmeyerek ortadan kaldırdığı…”

K.T.'nin müftülükte istismara uğradığı arşiv odasını tarif ettiği anlatılarak, “Hükümet konağı içerisindeki müftülük arşivinin bulunduğu katı ve ortamı ayrıntılı şekilde anlattığı, odanın herkes tarafından bilinebilecek bir yer olmadığı” belirtildi.

Ayrıca K.T., müftü vekili olarak görev yapan F.K.'nin, H.B.A. ile aralarındaki ilişkiyi öğrenmesi üzerine kendisiyle yakınlaştığını ileri sürdü. K.T., bu kişiyle 2014-2015 yıllarında müftülükte cinsel ilişki yaşadığını iddia etti. Ancak K.T. rızasının olduğunu ifade ettiği için F.K.'ye dava açılmadı.

'İNSAN İÇİNE ÇIKACAK YÜZÜMÜZ KALMADI'

Skandal üzerine kaymakamlıkça idari soruşturma açıldı. Müftü Mahmut Uluşahan'ın mütalaası alındı.

Uluşahan, mütalaasında şunları yazdı:

“Bizler dini temsil ve tebliğ eden kurum ve gönüllüleriz. Sarığımız cübbemiz beyazdır, leke kabul etmez. Köy imamlarımız Vefa Sosyal Destek Grubu'nda milletin hizmetini görmek için çarşıya gelip alışveriş yapmaktadırlar. Ne var ki bu olaydan dolayı başımız yere eğilmiştir. İnsanların içine çıkıp yüzlerine bakacak halimiz kalmamıştır.

Çarşıda bir imamımıza 10-15 metre mesafeden yüksek sesle ‘Hoca müftülükte neler oluyor' diye alayvari şekilde bağırmışlar. Yine bir görevlimize, ‘Hoca siz Vefa Destek'te çok çalışıyorsunuz ama arkadaşlarınız sizi rezil etti, çalışmalarınız boşa gitti' demiş.

İlçenin merkez camisinde bir cenaze namazında imam arkadaşımız ‘Safları düzeltelim muhterem cemaat' dediğinde arkalardan bir ses ‘Safları düzeltin, arkanızı sağlama alın, imamların ne yapacağı belli olmaz, bunlara güvenilmez' demiş.

Yeni yeni tanımaya ve diyalog kurmaya başladığım ilçede güzel hayallerim vardı. Vaazlarım da beğeniliyordu. Ama artık başımız yere eğildi, kürsüye çıkacak halimiz kalmadı. Sağdan soldan sataşmalara karşı hep imamlarımıza sabır tavsiye ettim.

Dinin, Diyanet'in, müftülüğün ve imamlarımızın itibarını korumak için bu lekenin bir an önce temizlenmesini temenni ediyorum. Kurumumuzun bu lekeyi hak etmediğinden ve kesinlikle kabul etmeyeceğinden şüphem yoktur.

Temsil ve tebliğ görevimize devam edip faydalı olabilmemiz ve bu dedikodudan kurtulabilmemiz için F.K. ve H.B.A.'nın ilçe dışına tayin edilmelerinin uygun olacağı kanaatindeyim.”

İdari soruşturma sonunda H.B.A. ve F.K. açığa alındı.

F.K. başka ile tayin edildi.

31 YIL HAPİS

Çorum 1. Ağır Ceza Mahkemesinde görülen yargılama dün karara bağlandı. Müftülük şoförü H.B.A.'ya zincirleme şekilde nitelikli cinsel istismardan 21, kişiyi hürriyetinden yoksun kılmaktan 10 yıl olmak üzere toplamda 31 yıl hapis cezası verildi. K.T.'nin avukatı Burçin Solmaz, müvekkilininin 10 yaşından bu yana istismara uğradığını savunarak, cezanın artırılması için itiraz edeceklerini kaydediyor. 

İsmail Saymaz'ın HalkTV'deki yazısının tamamı için...