Şair'e ayakta şiir okuması yasaklandı !

Şair'e ayakta şiir okuması yasaklandı !

Fıkra değil gerçek ! Şair Şükrü Erbaş'ın başına gelen "absürt" olay, bu kadarına da pes dedirtti..

İzmir'in Kiraz ilçesinde şiir dinletileri yetkililer tarafından iptal edildi. En sonunda 25 kilometre uzaktaki Ödemiş'e alınan dinletide Erbaş'ın ayakta şiir okuması yasaklandı.

Zaman'dan Özdemir Özkan'ın haberine göre şair Şükrü Erbaş, dün İzmir'de trajikomik bir olay yaşadı. Şairin, ‘absürt' ve ‘fantastik' olarak nitelediği olay şöyle başladı: Eğitim-Sen, İzmir'in Kiraz ilçesi Sağlık Meslek Lisesi Konferans Salonu'nda bir Şiir dinletisi düzenlemek istedi. İlçe Kaymakamı Mustafa Akgül, şairin özgeçmişini, konuşma metnini ve şiir örneklerini istedi. Bu tür isteklerin olduğu bir programa bugüne kadar katılmadığını söyleyen şair, ‘Çocuklar ilk işe soyunmuşlar, üzülmesinler diye göndereceğim' diyerek isteği kabul etti. Trajikomik olaylar da bundan sonra yaşandı.

Özgeçmişi sakıncalı bulan İlçe Emniyet Müdürlüğü, lisedeki programa izin vermedi. Eğitim-Sen, ardından düğün salonu kiraladı. Birkaç gün kala düğün salonu sahibi de gerekçe göstermeden dinletiyi iptal etti. Eğitim-Sen, bu kez ilçenin tek oteli olan Koru Otel ile anlaştı. Fakat, Emniyet Müdürlüğü otele ilginç bir yasak getirdi. Erbaş şiirlerini ancak ‘oturarak' okuyabilecekti, ayakta okuması durumunda müdahale edilecek, hakkında soruşturma başlatılacaktı. Bunun üzerine otel yönetimi ‘salon dolu' diyerek etkinliği iptal edince dinleti ancak Kiraz'a 20-25 kilometre uzaklıktaki Ödemiş'te gerçekleştirildi. Polis gece boyunca Erbaş'ın yemek yediği ve şiir okuduğu yerde bekledi, ayağa kalkarak şiir okuması durumunda müdahale edileceğini söyledi.

Telefonla görüştüğümüz Şükrü Erbaş, “1990'lı yıllarda Diyarbakır'dan Dersim'e, Van'dan Nusaybin'e söyleşiye gittim, polis kordonu altında şiir okudum ama beni kimse engellemedi. Okudum, konuştum, imzaysa imzamı yaptım. Çıktım döndüm geldim, tutanağını tuttular. Bu yaşadığım 2016 yılının hediyesidir. 20 sene sonra saçma sapan bir durum.” dedi. Yaşadıklarına anlam veremeyen Erbaş, “Bunca ölümün, yıkımın, şiddetin; insanı gövdesinden önce haysiyetinden vuran bu açık faşizmin, ülkeyi kanlı bir zindana çevirdiği şu günlerde bu da bir şey mi derseniz, hem haklısınız derim, hem de haksız...” sözleriyle tepkisini dile getirdi. Erbaş, başından geçenleri şöyle anlattı: “Olayın gerçek olduğuna ben de inanmıyorum, kimse de inanmıyor ama ne yazık ki gerçek! Kaymakamın salon vermemesi bir şey ama emniyet müdürünün ‘Ayağa kalkarsanız müdahale ederiz.' sözünün içinden hâlâ çıkamadım.” Erbaş, “Peki ayakta okumanız neden sakıncalı?” diye sorduğumuzda ise “Emniyet müdürünün fantazisi, saçmalığı, hâlâ anlayamadım. Ben şöyle yorumluyorum: Ayağa kalkınca miting mi yapmış oluyorum? Eylem mi yapıyorum, ne oluyor anlamadım. Millet gülüyor artık. Akış dışı absürt bir şey.” cevabını verdi.

İLK KEZ BÖYLE BİR SAÇMALIK BAŞIMA GELDİ

Etkinliğe hiçbir şey okumadan müdahale olduğunu da belirten Erbaş, “45 yıldır yazıyorum, 30 yıldır davet ediyorlar, sağa sola gidip konuşuyorum, şiir okuyorum. Bugüne kadar ilk kez böyle saçmalık başıma geldi.” dedi. Ülkedeki tehlikeli gidişe dikkat çeken şair, kaygılarını şöyle dile getirdi: “Bölgenin, hepimizin evini başına yıkan kanlı gidişi insanda bunları konuşacak hal bırakmıyor ama eğer bu gidiş bir biçimde durdurulmazsa, biz, ülkenin ‘batısında' ve ‘ortasında' yaşayan liberal-komünist-sosyal demokrat-milliyetçi vb. düşüncelere sahip insanları, bir yıla kalmayacak, kapılarımızın önünde bile bir araya gelemeyeceğiz. Bu bir kehanet değil, kötülük örgütlenmesinin saygısız, çirkin, küstah, cahil fotoğrafıdır.”

SUÇ DUYURUSUNDA BULUNACAĞIZ

Eğitim-Sen 1 No'lu Şube Başkanı Bahri Akkan, olayın korku imparatorluğunun ulaştığı durumu ortaya koyduğunu belirtti. Yaşananları Türkiye'nin çekilmeye çalışıldığı şiddet ve saldırı sarmalının bir halkası olarak değerlendirdiklerini ifade eden Akkan, “Kiraz ilçesinde ticari işletmelerde bile sohbet edip yemek yemenin engellendiği ortamda üye arkadaşlarımız sohbetlerini Ödemiş'te, kendi binamızda gerçekleştirmek zorunda kalmışlardır. Bu olayı şiddetle kınıyor, İzmir Valiliği'ni, suçu bulunan kişileri görevden almaya çağırıyoruz. Şube olarak ilçe kaymakamı ve ilçe müdürüyle ilgili suç duyusunda bulunacağız.” diye konuştu.