Zafer Çağlayan, AK Parti'ye geri mi döndü ?

Zafer Çağlayan, AK Parti'ye geri mi döndü ?
Güncelleme:

Yeniçağ yazarı Batuhan Çolak, eski Ekonomi Bakanı Çağlayan'ın AK Parti'ye döndüğünü iddia etti. Çolak, Çağlayan'ın "Büyük kongre delegesi" olarak Cumhurbaşkanı Erdoğan'ın onayıyla asil delege listesine girdiğini öne sürdü.

Yeniçağ yazarı Batuhan Çolak, eski Ekonomi Bakanı Zafer Çağlayan'ın AK Parti resmen geri döndüğünü yazdı. Çolak, "Büyük kongre delegesi' olarak Erdoğan'ın onayıyla AKP'ye döndü" dedi.

Çolak'ın "Zafer Çağlayan geri döndü!" başlığıyla (13 Mart 2018) yayımlanan yazısı şöyle:

17-25 Aralık süreci... Savcısından, emniyet müdürüne, polisinden valisine kadar kimler işin içindeyse ya tutuklandılar ya da açığa alındılar.

Bu sırada evlerden çıkan paraların FETÖ tarafından yerleştirildiği iddia edildi.

Ancak evlerdeki paraların faiziyle birlikte sahiplerine iade edilmesi bu iddiaların gerçek dışı olduğunu kanıtladı.

Bu şartlarda ortaya iki veri çıkıyordu. Birincisi, evlerde çıkan paralar ev sahiplerine aitti. İkinci gerçek ise savcıların FETÖ bağlantılı olduklarıydı.

O günlerde telefon kayıtları, konuşmalar ortalığa saçıldı.

4 Bakan görevden alındı.

AKP'ye yakın medya organları ve gazeteciler olayı "FETÖ kumpası" olarak nitelendirip "seçilmiş iktidara sivil darbe girişimi" olarak değerlendirdiler. İktidarın FETÖ söylemleri her geçen gün daha da keskinleşti.
"17-25 Aralık yolsuzluk ve rüşvet operasyonu" yerine "17-25 Aralık darbe girişimi" telaffuz ediliyordu. Rüşvet ve yolsuzluk ihtimallerini değerlendirmek, ortaya çıkan belgelerin gerçek olup olmadığını araştırmak tehlikeli bir hâl almıştı.

17-25 Aralık'tan sonra ilk seçimler 30 Mart 2014'teydi.

Muhalefet partileri CHP ve MHP temel propagandalarını "Yolsuzluk ve rüşvet" iddiaları üzerine kurmuştu. Mitinglerde seçmene telefon kayıtları dinletiliyordu.

Bu süreçte Gülen medyasında AKP haberlerinin yerini CHP-MHP haberleri almaya başladı.

Seçim sonuçları geldiğinde; AKP yüzde 45.6, CHP yüzde 27.8, MHP yüzde 15.2 oy aldı. AKP sandıktan kesin bir zaferle çıkıyordu. Bu sonuçlar 17-25 Aralık'ın seçmen nezdinde fazla bir karşılığı olmadığını ortaya koymuştu.

Egemen Bağış, seçim sonuçlarından sonra Erdoğan'ın balkon konuşmasına çıktı. Hemen Ahmet Davutoğlu'nun yanı başındaydı. Davutoğlu, duruma sinirlenmiş tepkisini beden diliyle gösteriyor ve Egemen Bağış'a sırtını dönüyordu.

Hükümete yakın medyada bazı haberler de aynen şu ifadeler kullanıldı; "Davutoğlu Hoca, Ayet sallayan adama sırtını döndü." Kimileri ise Bağış'ın sahneye davet edilmemesine rağmen zorla çıktığını söylüyordu.

Egemen Bağış bir şekilde kareye girmişti. Ama görevden alınan diğer bakanlar ortada yoktu.

Ancak gel zaman git zaman arada çok şey değişti.

Ama bir konu unutulmadı; Çağlayan'ın 700 milyarlık (bugünkü kurla 464 bin Euro/2 milyon 171 bin TL) kol saati!

Neresinden tutsanız elinizde kalıyordu.

ABD'de başlayan Zarrab ve Halkbank davasında da Çağlayan'ın adı sıkça geçti. Zarrab, Çağlayan'a 40-50 milyon Euro kadar rüşvet verdiğini söyledi. AKP'den herhangi bir açıklama gelmedi.

Erdoğan'dan Çağlayan'a davet!

Geçtiğimiz hafta sonu ulusal basının gözünden çok önemli bir olay kaçtı.

Zafer Çağlayan, "Büyük kongre delegesi" olarak AKP'ye resmen geri döndü, hem de Erdoğan'ın onayıyla!

AKP Mersin 6. Olağan kongresinde seçimlere tek aday olarak giren Cesim Ercik il başkanı seçildi. Büyük kongre için 19 kişilik asil delege listesinin ilk sırasında İl Başkanı Ercik, ikinci sırasında Zafer Çağlayan, üçüncü sırasında ise Kürşad Tüzmen var!

Çağlayan'ın yanı sıra eski bakanlardan Tüzmen de yeniden AKP'deydi. Protokolde de en ön sıraya oturtuldular. Hemen yanlarında İçişleri Bakanı Süleyman Soylu ve kabinenin önemli isimleri oturuyordu.
Erdoğan'ın Bozkurt yaptığı yer de AKP kongresinin yapıldığı spor salonunun önüydü. Yani biz bozkurta bakıp, tartışırken içeride böylesine önemli bir gelişme yaşanıyordu.

Peki AKP'liler bu konuda ne düşünüyor? Üzerinde bu kadar tartışmaların olduğu bir isim teşkilatta nasıl karşılanacak?

Bu konuyla ilgili olarak da yerel bir haber sitesinde yazarlık yapan AKP'li Emine Hocaoğlu şunları söylüyor (yazıdaki imla ve noktalamaya dokunulmamıştır) :

"...Sevinçli haber geldi; Bakanımız M. Zafer Çağlayan, Sn Cumhurbaşkanımızın daveti üzere uçağı ile (zat-ı alileriyle birlikte) Mersinimize Kongremize geliyor Değerli 'Dava Arkadaşlarım' Dünya ve ABD'nin maşası fetö ve Siyonist işbirlikçilerinin kurdukları bütün kumpaslara rağmen her zaman" Reisin yanında dimdik ayakta duruşu ile gurur duyduğumuz Sevenlerinin gönlünde hiç bir zaman eskimeyen, Ekonomi bakanımız Sn.ZAFER ÇAĞLAYAN'I 2. memleketi Mersin'de sevenleri ve seçmenleri hasretle ve özlemle ,Cumhurbaşkanı'mız ve genel başkanımız Sn.RECEP TAYYİP ERDOĞAN'nın katılacağı Mersin Ak Parti 6.Olağan İl Kongresinde REİSİN eşliğinde Sn ÇAĞLAYAN'nı da büyük bir arzu ve heyacan ile beklemekteler inşallah tek temmennimiz REİSİN bu sevdalılarının yüreğine bir serpmesidir... Herne olursa olsun dava bizim yol bizimdir inancı ile çıkmış olduğumuz bu yola REİSE ve onun dava arkadaşı, Sn.Bakanımız ZAFER ÇAĞLAYAN'A olan sevdamızdan asla vazgeçmedik. Hiç bir engel bizim bu inâncımıza mani olamaz, asla inandığımız yoldan geri dönmeyeceğiz. Selam Ve Dua ile Allah yar ve yardımcımız olsun..."

Hocaoğlu'nun söylemlerini AKP nezdinde teyit etmek için parti teşkilatlarında konuyu araştırdım. Tepkinin aksine bu yönde bir beklenti olduğu bilgisine ulaştım

Bakalım ilerleyen günlerde görevden alınan diğer bakanlar için de farklı gelişmeler yaşanacak mı?

Erdoğan Bayraktar, Muammer Güler ve Egemen Bağış...