Trump'ın skandal mektubu ne oldu ?

Trump'ın skandal mektubu ne oldu ?
Güncelleme:

ABD Başkanı Trump tarafından Cumhurbaşkanı Erdoğan'a gönderilen skandal ifadelerin yer aldığı mektup AK Parti sözcüsü Ömer Çelik'e soruldu. İşte Çelik'in yanıtı...

AK Parti MYK toplantısı sonrası açıklamalarda bulunan AK Parti Sözcüsü Ömer Çelik, ABD Başkanı Donald Trump'ın Cumhurbaşkanı Recep Tayyip Erdoğan'a yönelik kaleme aldığı mektupla ilgili olarak açıklama yaptı.

Mektubun Trump'a iade edildiğini belirten Çelik, konunun kapandığını söyledi.

EYT'lilerle ilgili soruya da yanıt veren Çelik, "Cumhurbaşkanı'mız son sözü söylemiştir" dedi.

Çelik'in açıklamalarından öne çıkanlar şöyle:

"KKTC bayrağına karşı yapılan hadsiz ve hudutsuz saldırıyı şiddetle kınıyoruz. Birkaç provokatörün işi değil sistematik bir faaliyettir.

Camiler, kiliseler, havralar ortak korumada olmalı. Kur'an'ı Kerim'in yakılmasını kınıyoruz.

'Yıldız Kenter'e rahmet diliyoruz'

Kendisine rahmet diliyoruz. Milletimizin ve sanat camiamızın başı sağolsun.

Otizmli çocukların dışlanmasıyla karşı karşıya kalmıştık. Bütün bunlar her yönüyle soruşturuldu. Neticesinde bütün tedbirler tekrar alındı.

İhmali görülen okul müdürü ve yardımcısı görevden alındı. Bazı velilerin bilinçsizliğinden kaynaklanan sonuçlar varsa bu giderilecektir. Bütün çocuklar bir evrendir. Hiçbiri birbirinden ayrılamaz.

Bir kere daha bu sosyal ortamların ele alınması gerçekleştirilmiştir ve oradaki sorumlular görevden alınmıştır.

'Mektup iade edilmiştir, konu kapandı'

Trump'a Türkiye'nin tezlerini anlatmıştır. ABD tarafına her zaman söylediğimiz şey. İkili ilişkilerimiz çok daha büyük bir potansiyele sahiptir.

Trump'ın mektubu iade edilmiştir, konu kapandı. Birileri bazı kelimeler üzerinden polemik yapmaya devam ediyor.

Maalesef AB Dışişler konseyi adım attı. Adımlarımızı kendilerince cezalandırmak istiyorlar. Koskoca AB Rum kesiminin marjinal isteklerine peşine takılmışlardı.

Burada bir kez daha Türkiye'nin haklarını gasp etmeye çalışan istikrar değil gerginlik söz konusudur.

AB, Rum kesimi ile mahalle dayanışması içinde.

Türkiye'nin ne kendi ne de KKTC'nin haklarını tek taraflı bir biçimde gasp edilmesine izin vermeyecektir.

AB tarafsız olma vasfını yitirdi. Koskoca AB, Rumların marjinal tezlerinin peşine takıldı.

'İsrail Gazze'ye bombalar yağdırdı'

İsrail yine Gazze şehrine bombalar yağdırdı. İsrail bununla da kalmadı. Gazze'nin bombalanmasını protesto eden Filistinliler'e ateş açtılar. İsrail'in saldırılarını kınıyoruz.

İsrail uluslara arası hukuku tanımamaktadır. Uluslararası toplumu masum Filistinliler'i korumaya davet ediyoruz.

İsrail'in toplam yerleşim sayısı geçen seneye göre yarı yarıya artmıştır. Bu durum İsrail'in şiddetin dozunu 2 katıya çıkardığını göstermektedir.

Irak'ta 1 aydır protesto gösterileri düzenleniyor. Maalesef bu gösterilerde çok sayıda kardeşimiz hayatını kaybetmiştir. Türkiye, kardeş Irak'ın barış içinde yaşamasına önem vermektedir. Dost ve kardeş olarak gördüğümüz Irak'ta hükümetin halkın isteklerini görmesi için bir kez daha bu durumun altını çiziyor. Burada şiddet kullananların cezalandırılacağına yönelik açıklamaları destekliyoruz.

Irak'ı bir bölücü devlet haline getiren yaklaşımlardan uzak durulması gerekiyor.

Bu başörtülü hanımlara karşı sistematik bir şekilde gelmesini yakından takip ediyoruz. Kim olursa olsun bütün provokatörlere karşı ortam tutum sergilemeliyiz. Geçmişte bu ülkede başörtü takıyor diye okullardan uzaklaştırılan insanlar var. Hemen hafifletici bir sonuç arayan kesimler vardır. Bunu Avrupa Birliği'nde görmekteyiz.

Kim hangi kıyafeti giyerse giysin başına bu tarz bir saldırı gelirse güvenlik görevlilerine bildirmeleri gerekmektedir. Kılıçdaroğlu'nun açıklaması müspettir.

Terör örgütü konusundaki hassasiyetimizi herkesle paylaşıyoruz. Geçmişte Afganistan'da ve başka yerlerde yapılan hataları görüyoruz. Ferhad Abdi Şahin'in Bağdadi'den bir farkı yoktur.

EYT'ye nokta koyuldu mu?

Belli bir kesimi rahatlatmak için aşırı bir uygulamaya gidildiğinde toplumun tümüne zarar verildiği Türkiye'nin geçmişinde çok yaşanmış bir şey. EYT'lilerle karşı karşıyayız gibi bir yaklaşım sergileniyor. Böyle bir şey söz konusu değil, söylediklerini dinliyoruz. Bahsedilen politikaları uygulamanın bir maliyeti vardır. Altından kalkılabilecek gibi değildir, Cumhurbaşkanı'mız son sözü söylemiştir. Bazılarının yaptığı gibi bile bile gerçek saptırılmamıştır, vatandaşlarımızın duygularıyla oynama gibi bir yaklaşıma girilmemiştir. Dürüst şekilde Türkiye'nin gerçekleri dillendirilmiştir.

Şehir hastaneleri zarar etti mi?

Devrim gerçekleştirdiğimiz alanların başında sağlık gelmektedir. Vatandaşımızın birinci sınıf sağlık hizmeti alması için devrimlere imza atılmıştır. Vatandaşlarımızın oradan oraya gezmeksizin bütün hizmetlerden faydalanabilmesi Cumhurbaşkanı'mızın önemsediği bir şeydir. Vatandaşımızın sağlığı söz konusu olduğunda gereken yatırımlar yapılmaktadır, o söz bu yüzden söylenmiştir. Bahsedilen rakamlar bende yok, ihtiyaç duyulduğu takdirde Sağlık Bakanı'mız tarafından açıklanır. Sağlık hizmetindeki politikamız kararlı bir şekilde sürecektir.