''PKK'yla ilgili KHK çıkarılmıyor''
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlYurt Partisi lideri Saadettin Tantan, gündeme dair açıklamalarda bulundu. Hükümete uyarılarda bulunan Tantan, "Türkiye kuruluş ayarlarına dönmeli" dedi.
Eski İçişleri Bakanı ve Yurt Partisi Genel Başkanı Sadettin Tantan, iç ve dış politikaya ilişkin yaptığı değerlendirmelerde çarpıcı tespitlerde bulundu. Dış politikada izlenen tutuma bakıldığında iktidar sahiplerinde, devlet ve millet çıkarları üzerine kurulmuş bir yaklaşım yerine kişisel değerlendirmelerin öne çıktığını belirten Tantan, "Uluslararası ilişkilerde, iktidar sahiplerinin kişisel çıkarlar etkileyici rol oynamıştır" dedi.
Yeniçağ gazetesinde yer alan habere göre; Orta Doğu'da baskın rol üstlenen küresel güçlerin çıkarlarıyla Türk Devleti'nin menfaatlerinin çatıştığının yıllardır bilenen bir gerçek olduğunu kaydeden Tantan, şunları söyledi:
"Bu konudaki değerlendirmeler, raporlar ve yaklaşımlar devletin arşivinde olmasına rağmen, bunlar gözardı edilerek yine kişisel değerlendirmeler ön planda tutulmuştur. Devlet aklı, bölgede uzun yıllardır dış güçler tarafından beslenen, eğitilen, silahlandırılan ve kışkırtılan başta PKK/PYD/YPG olmak üzere daha sonra da yine emperyal güçler tarafından üretilen IŞID'in Türkiye'ye karşı kurgulanmış yıkım projesi olduğunu belgelerle sabit kılmıştır. Bütün bunların bilinmesine rağmen, ortaya çıkan gelişmeleri yeni anlamışlar gibi sözde çözüm geliştirmeye çalışmaları, dış politikada uğradığımız yıkımın baş sebebidir. Bunun en çarpıcı örneklerinin başında Doğu Akdeniz'deki hakimiyet alanını neredeyse elimizden kaçırmış olmamızdır.”
"BALYOZ VE ERGENEKON'LA ORDUYA DARBE VURULDU"
Ege’de işgal altındaki Türk adalarına da değinen Tantan açıklamasını şöyle sürdürdü:
“KKTC'nin haklarının yeterince savunulamamasında, Ege'de Yunanistan'ın adaları işgal etmesi karşısında düşülen çaresizlik geldiğimiz vahim durumu ortaya koymaktadır. İktidarın, ABD ve Rusya arasında yaşadığı gelgitler ile Avrupa Birliği'ne karşı takınılan agresif tutum kazanç yerine kayıp getirmiştir. Tabii pasif ya da etkisiz politikaların temelinde yatan ana gerçek, iktidarın bugünlerde üzerine çullandığı FETÖ terör örgütüyle birlikte ortaklık yaparken, Türk Silahlı Kuvvetleri'ne uyguladığı operasyonlardır. Ergenekon, Balyoz, Askeri Casusluk davalarıyla Türk Ordusu zaafa uğratılırken, aynı zamanda Silahlı Kuvvetler'in içine de nifak sokuldu ve bölgedeki caydırıcılık etkisine darbe vuruldu.
Sonuç olarak stratejik derinlikle başlayan yaklaşımlar, tutarsız hamlelerle çukura gömülmüştür... Bu sarmaldan Türkiye çıkabilir. Bunun yolu, Türkiye'nin kuruluş felsefesindeki esaslarına geri dönmektir. Kurumsal devlet, hukuk ve adalet zemininde yeniden inşa edilmeli ve halka geri dönülmelidir."
Sadettin Tantan, iç politikadaki durumun daha da vahim olduğunu, bölgemizde yaşanan enerji ve ekonomik savaşlarda suratli, etkili kararlar alabilmenin şartının Türkiye'nin içeride birlik içinde olmasını gerektirdiğini ifade etti.
"PKK'YLA İLGİLİ KHK ÇIKARILMIYOR"
"Zaafa uğratılan hukuk devleti yeniden inşa edilmeli, vatandaşın adalete olan güveni tesis edilmeli" diyen Tantan, şöyle devam etti:
"Kayırmacılık, particilik son bulmalı. Devlet kademelerinde işe alımlarda biata değil, liyakata ve niteliğe bakılmalı. İktidarın, 15 Temmuz hain kalkışma girişiminin ardından aldığı olağanüstü hal kararıyla birlikte uygulamaya soktuğu kanun hükmündeki kararnameler giderek amacından sapmıştır. Kamu düzenini yeniden tesis etmek, silahlı ve silahsız terör örgütü tehdini ortadan kaldırmak amacına hizmet etmesi etmesi gereken KHK'lar, hayatın her alanına müdahale etmenin aracı olarak kullanılmaya başlandı.
Buna rağmen, yıllardır Türkiye'ye ağır bedeller ödeten bölücü terör örgütü PKK'nın mal varlığına el konulması yönünde bir KHK'nın çıkarılmadığı da dikkatlerden kaçmıyor. Son KHK ile milli savunma sanayimizin gelişmesine katkı sağlayan kurumların tek bir şirket adı altında toplanıp Cumhurbaşkanlığı'na bağlanması, siyasallaşma riskini de gündeme getiriyor. Buralarda görevli nitelikli çalışanların yerine, ideolojik kadrolaşma yapılırsa, ülke savunmasında büyük gedik açılmış olur. Ayrıca, yabancı etkisine de açık hale getirilmesi riski de taşıyor."
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol