O araştırma şirketi açıkladı: Erken seçim geliyor !

7 Haziran 2015 seçim sonuçlarını tam isabetle tutturan A&G Araştırmanın sahibi Adil Gür internethaber.com'a bomba değerlendirmeler yaptı. Sandıktan 'erken seçim' çıktığını belirten Adil Gür, 'kurulacak koalisyonun uzun ömürlü olmayacağını' söyledi. Adil Gür'e göre erken seçim kesin ve bakın ne zaman olur?

İşte Adil Gür'ün internethaber sitesinden Nesrin Yılmaz'a yaptığı bomba açıklamalar;

SANDIKTAN KOALİSYON ÇIKMADI

Seçim akşamı tüm haber siteleri, gazate ve televizyonlar "sandıktan koalisyon çıktı"diye başlık attılar. Halbu ki sandıktan bir koalisyon çıkmadı. Çünkü Türkiye'de seçimlerden önce de hep konuştuğumuz gibi siyasi kutuplaşma öyle arttı ki; koalisyonçok kolay bir iş değil. Partilerin yönetim kadroları itibariyle anlaşmaları kolay ama tabanları itibariyle bu durumun anlatılması çok zor.

SEÇMEN "AĞZIYLA KUŞ TUTSA OY VERMEM" DİYOR 

Yani, meydanlarda, ekranlar, liderler, parti yöneticileri birbirlerine o kadar çok sert sözler söylediler ki... Elbette ki siyasette söylenmiş sözler seçim heyecanı içerisinde değerlendirilebilir ama partilerin tabanları arasında öyle bir kutuplaşma oldu ki, biz yaptığımız araştırmalarda, yayınladığımız verilerde, "ağzıyla kuş tutsa asla oy vermeyeceğiniz parti var mı" sorusuna çok net cevaplar aldık.

KOALİSYON İHTİMALİNİ ÇOK ZOR GÖRÜYORUM

Şimdi de seçmenin ağzıyla kuş tusa oy vermem dediği partilerle, partilerin el altındankoalisyon görüşmeleri yürttükleri söyleniyor. Bana göre uzlaşma arayışları olacaktır ama ben biz uzlaşma arayışını çok zor görüyorum. Mevcut siyasi partiler arasında, bir uzlaşmayı, bir koalisyon ihtimalini çok zor görüyorum.

BİRBİRLERİNE İNANILMAZ SÖZLER SÖYLEDİLER

Bunun temel nedenlerine teker teker bakacak olursak; AK Parti yıllardır meydanlarda, ekranlarda "CHP zihniyeti, CHP zihniyeti" diye başlayan cümleler kurdu. CHP de AK Parti'yi inanılmaz sözlerle eleştirdi. Şimdi iki partinin seçmeni arasında öyle bir kutuplaşma var ki, partilerin bir araya gelmelerini tabanlarına anlatması çok zor.

Bir de uygulamadaki bazı zorluklar var. Buna bir tek örnek yeter; örneğin Suriye meselesi, iki parti koalisyon kurduğu taktirde dış politidaki sorunlar ne olacak, bu bile başlı başına bir sorun.

MHP 10-15 YIL ÖNCEKİ MHP DEĞİL 

Diğer taraftan AK Parti ile MHP birbirine çok yakıştırılıyor ama MHP bundan 10-15 yıl önceki MHP değil. Yani 10-15 yıl önce MHP tabanı AK Parti'ye benzeyen, ağırlıklı olarak milliyetçi muhafazakar seçmenlerden oluşan bir tabandı ama MHP bugün iki farklı tabana sahip. Orta Anadolu ve Karadeniz'de AK Parti tabanına benzeyen milliyetçi-muhafazakar seçmenler var, Ege'de, AKdeniz'de, Trakya'da ise neredeyse CHP tabanı ile birebir benzeyen bir taban sahip ve AK Parti'ye inanılmaz mesafeli.

MHP KAYGILI

Birincisi bunun bir zorluğu var. İkincisi, MHP ile bir araya gelindiğinde Başbakan'ın daha dün dile getirdiği çözüm süreci konusu var. Üçüncücü, özellikle MHP'nin şöyle bir kaygı taşıdığını düşünüyorum; seçimde başarılı çıkmış, Türkiye'nin önünde bir takım siyasal, sosyal problemler olmakla birlikte Türkiye'nin dışında yaşanacak gelişmeler nedeniyle ekonomik de bazı problemli bir döneme gireceğimiz görülüyor.

Örneğin sonbaharda FED'in faiz artıracağı söyleniyor. FED fazi arttırdığı taktirde para piyasalarında ciddi gelişmeler yaşanacağı söyleniyor. Dolayısıyla koalisyona girecek bir MHP 13 yıllık AK Parti iktidarının faturasının kendisine kesileceğinden de korkuyor olabilir. Bu veriye dayalı bir söylem değil tamamen kendi kanaatim.

MİLLİYETÇİ İKİ PARTİNİN BİR ARAYA GELMESİ ÇOK ZOR 

Diğer tarafta çok dillendirilen CHP-MHP-HDP koalisyonu var. Bir tarafta Kürt milliyetçisi, diğer tarafta Türk milliyetçisi bir partinin bir araya gelmesi veya birisinin dışarıdan desteklemesi halinde partilerin bunu kendi tabanına anlatması çok zor. Unutmayalım ki, 1999 yılında MHP ANASOL-D hükümetinin içinde yer aldıama onun faturasını 2002'de barajın altında kalarak ödedi.

Türkiye'de HDP-CHP-MHP koalisyonu ya da AK Parti-CHP koalisyonu yapılsa bu ülkede kutuplaşma azalır, siyaset normalleşir buna hiç itirazım yok. Bu söylediklerim kamuoyundaki algılar nedeniyle. Yoksa ben yapılacak bir koalisyonun türkiye'yi rahatlatacağını, normalleştireceğini düşünüyorum. Ama benim açıklamaya çalıştığım, benim görüşlerimden daha çok parti tabanları ne der, kamuoyundaki genel algı itibariyle olurla olmazı anlatmaya çalışıyorum.

UFUKTA ERKEN SEÇİM VAR 

Seçim akşamı sandıkta ilk sonuçlar açıklandığında da aynı şeyi söyledim; "sandıktankoalisyon çıktı yazdınız ama sandıktan koalisyon çıkmadı, ufukta erken seçim var" dedim. Ben ufukta bir erken seçim görüyorum. Şimdi tüm bunları bir araya getirdiğimizde bir müddet denemelerin yapılacağını, bir koalisyon yapılabileceğini düşünüyorum ama koalisyon yapılsa bile bunun uzun ömürlü olacağı kanaatinde değilim.

EN GEÇ EKİM AYI İÇERİSİNDE ERKEN SEÇİM 

Bir koalisyon yapılamazsa, dışardan destekli bir azınlık hükümeti kurulamazsa Türkiye'nin en geç ekim ayı içerisinde sandık başına gideceğini düşünüyorum. Koalisyon yapılsa bile, hangisi olursa olsun, ben 6 ay-1 yıl içeriisnde yeniden bir seçim yapılavcağını düşünüyorum. Bu durumun partilerin kendilerinden kaynaklanmadığını, Türkiye'nin temel meseleleri konusunda siyasi partiler arasındaki uçurumlara varan fikir ayrılıklarından kaynaklanıyor. Yani yürütülmesi çok zor.

ELİNİ TAŞIN ALTINA KOYMAYAN, OYUNBOZAN OLAN CEZALANDIRILIR

Seçmen elbette ki erken seçim istemez. Seçmen Meclis'te bir uzlaşma ister, birkoalisyon ister. O nedenle erken seçime giderken oyunbozan olan kaybeder. O nedenledir ki önümüzdeki 15-20 ya da br ay içerisinde türlü modeller denenecektir. Siyasi partiler bunun için gayret gösterecektir ve gayrat göstermelilerdir de. Gayret göstermeyen, "kesinlikle oynamıyorum, ben hiçbir şekilde yokum, elimi taşın altına koymam" diyen sandıkta cezalandırılır. Elini taşın altına koyan seçimde elbette karlı çıkacaktır. Ama yan çizen, oyunbozan olan kaybeder.  

BUGÜNDEN SEÇİM SONUCU VERMEK ZOR OLUR

Bugünden bakarak en erken eylül ya da ekim ayında yapılacak bir seçimde "sandıktan ne çıkar"'ı söylemek çok zor. Çünkü bu süre zarfında siyasi partilerde ne tür gelişmeler yaşanacak, yönetimlerinde, liderlerinde değişiklik olacak mı olmayacak mı, ekonomik gelişmeler nasıl olacak. Bunları görmeden şu 3 puan arttırır, bu 5 puan düşürür demek çok zor.