Muharrem İnce, ''seçim ikinci tura kalırsa...'' sorusuna bu yanıtı verdi

Muharrem İnce, ''seçim ikinci tura kalırsa...'' sorusuna bu yanıtı verdi
Güncelleme:

Memleket Partisi lideri ve Cumhurbaşkanı adayı Muharrem İnce, Candaş Tolga Işık'ın programında "seçim 2'nci tura kalırsa Kemal Bey'i destekleyecek misiniz" sorusuna verdiği yanıtla gündem oldu.

Cumhurbaşkanı Adayı Muharrem İnce, TV100'de yayınlanan Az Önce Konuştum programında gazeteci Candaş Tolga Işık'ın sorularını yanıtladı. Muharrem İnce, Kılıçdaroğlu'nun ziyareti, Millet İttifakı'nın teklifi, geçen seçimde Demirtaş'ı ziyaret etmesi, milletvekili adayının dans videosu gibi gündemde olan pek çok soruya cevap verdi.

İnce'nin açıklamalarından öne çıkanları şu şekilde:

"3 yıldır geziyorum. 4 Eylül 2020'de Memleket Hareketi diye bir hareket başlattım. Önümüzdeki seçimlerde 'Cumhurbaşkanı adayı' olmak istiyorum demiştim. Sonra parti kurdum. Önce 'Yüzde 1 oy alırsınız' dediler şimdi '7-8 alırsınız, oy bölersiniz' diyorlar. Sayın Kılıçdaroğlu, partilere gitti, 13 kere toplantı yaptılar. Bizimle kimse bir iletişime geçmedi. Peki ne oldu? Ben imza toplamaya başladım, 'AK Partililer yardım etti' dediler, iftarının sonu bitmiyor."

Candaş Tolga Işık, İnce'nin Kılıçdaroğlu'na ziyareti sırasında "Hoş geldiniz, güle güle" demesini sordu. Işık "Ama olmadı be Muharrem Bey, siz onun nazik bir üslup olduğunu düşünüyor musunuz.?" dedi.

Art niyeti olmadığını ifade eden İnce ise "Ben imzayı topladım ayın 29'unda kuralar çekilmeden önce. Sayın Kılıçdaroğlu geldi deprem, sandık güvenliği ve trolleri konuştuk başka bir şey konuşmadık. '2. tura siz mi ben mi kalırım bilemem biz birbirimize lazımız' dedim. Hoş geldiniz, güle güle de bir sorun yok. Hiç bir art niyetim yoktu. Engin Altay beni aramıştı, 'Kemal Bey'in kırgınlığı varsa kendisini arayayım' dedim. 'Yok' dedi." ifadelerini kullandı.

İnce "Bana 'menfaat ittifakı' doğrultusunda teklifler geldi. Benim önerilerim ilke ittifakıdır. Onların önerisi diğerleriyle yaptığı gibi ittifaktı. Ben diyorum ki menfaat ittifakının içinde olmam. Benim beklentim niye yok, ilkeler ittifakına varız, menfaat ittifakına değil. 'Beni cumhurbaşkanı adayı yapın, siz yardımcılar olun' benim ittifakım böyle olmaz. Böyle bir beklentim yok. 4'ünü toplasan 1 puan var ne oyları var. Bırakın gelin üçümüz oturalım, 'Atatürk, terörle mücadele, sığınmacıları gönderelim' diyelim çıkalım basının karşısına' dedim. Bu bir tekliftir halkın önünde yapılmıştır. Bu kadar bakanlık, milletvekilliği dağıtmaya gerek yok. Hala 7’li ittifak hala Anıtkabir’e gidemedi" ifadelerini kullandı.

İnce, Işık'ın "Sizde mi 7’li diyorsunuz şimdi?" sorusuna ise "Utanmaya, saklanmaya gerek yok. HDP aday çıkarmadı ve destekliyor." yanıtını verdi. Işık'ın "TİP de destekliyor. Niye 8'li demiyorsunuz?" sözlerinin ardından ise İnce "8'li diyelim, kaçlıysa." dedi.

"BARIŞ ELİ UZATIYORUM"

"Seçime bir hafta kala benimle en fazla AK Parti uğraşacak. Ben aday olmazsam Erdoğan'ın kazanma şansı fazla. Ben AK Parti'den oy alıyorum. Kılıçdaroğlu ve Erdoğan'a oy vermeyen bir kitle var. Ben bunların oyunu alıyorum. Memleket Partisi'ni barajın altında düşürmek için 1 hafta kala saldırıları görecekseniz. Bu bir taktiktir. Ben kafası karışıklardan, morali bozulanlardan, çocuğuna harçlık veremeyenlerden, iktidardan bıkanlardan, muhalefete kızanlardan oy alıyorum, özgürlük isteyenlerden oy alıyorum. Millet İttifakı'na şunu öneriyorum. Bu iktidardan kurtulmalıyız. Bu seçimin ikinci tura kalacağı belli, gelin birbirimizi incitmeyelim. İncitmezsek oyları diğer tarafı aktarmak kolay olur. Kamplaştırırsak, kutuplaştırırsak zor olur. Ben ısrarla barış eli uzatıyorum.

Hala yapmamız gereken bir iş daha var. Sandık güvenliği. Biz Memleket Partisi olarak sandıklardan görevli bulunduramıyoruz. Bizim ilk seçimimiz olduğu için böyle bir şansımız yok. CHP, İYİ Parti hangi sandıkta eksik varsa bize bildirsinler, bizim arkadaşlarımızı CHP ve İYİ Parti kimliği taşımak şartıyla sandıkta görevlendirelim. Buna hazırız, eksik nerede varsa katkı sağlayalım. Yine yarışalım ama sandık güvenliği için birbirimize destek olalım.

Her sabah bakıyorum. Cumhurbaşkanlığı hesabımda biriken para 2 milyon TL'ye yakın. İsteyen mali müşaviri yanına alır, Memleket Partisi'nin hesabının burada. Para benim el yazımla çekilebiliyor. Her şey kurallara uygun. Hepsi el yazımla imzalı. Ne kadar lazım 150 bin lira, hatta bir banka personeline el yazımla imzalıyorum, banka personeli arıyor beni partinin muhasebecisi gittiğinde.

KILIÇDAROĞLU 2. TURA KALIRSA DESTEKLEYECEK Mİ?

Muharrem İnce, Işık'ın "Kemal Kılıçdaroğlu 2. tura kalırsa destekler misiniz?" sorusuna ise "Benim için ittifak tabi ki bitti. 2. tura ben kalacağım. Ama kalamazsam o zaman konuşurum. Kemal Bey'e kimse sormadı herkes bana sordu. Ona da sorun sonra ben söylerim" yanıtını verdi.

Sinan Oğan'ı da, Erdoğan'ı da, Kılıçdaroğlu'nu süreç içerisinde ziyaret edeceğim. Zamanında Demirtaş'ı da aday olduğu için ziyaret ettim. Demirtaş ve Kavala'nın adil yargılandıklarını düşünmüyorum. Ama ben siyaset insanıyım, tutuklansın yada serbest bırakılsın demek bana yakışmaz. Ama adil yargılanmadıklarını düşünüyorum.

MİLLETVEKİLİ ADAYININ DANS VİDEOSU

Zonguldak milletvekili adayı olan gencin dans videosuna kızdınız mı?" sorusuna ise Muharrem İnce "Şenlikli bir çocuk kızmadım. Biraz medyatik olacak. Zonguldak'ta Memleket Partisi 5-0 yaparsa ben de meclis başkanımız da biraz uğraşacak ama Zonguldak'ta 5 yapamayız herhalde" sözleriyle yanıt verdi.

İnce, Candaş Tolga Işık'ın "Sizin parti sözcünüzün eşinin hükümete çok yakın bir şirkette çalıştığı söylendi. Bu şirketten partinize maddi bir bağış oldu mu?" sorusuna da yanıt verdi. İnce "1 lira bile böyle bir şey yok. İpek Hanım aylık 1500 lira partiye aidat ödüyor. Arkadaşlarımız partiye aidat ödüyor. Biz 2,5 senedir partiyi böyle yönetiyor ve masraflarımızı böyle karşılıyoruz. İpek Hanım'ın eşi ücretli bir çalışan. Orada 24 bin çalışan var." dedi.

"ERDOĞAN GİTMELİ, YETER ARTIK"

"Erdoğan 21 yıldır Türkiye’yi yönetiyor. Erdoğan artık Türkiye’de vaatte bulunamaz. 21 yılda bunları gerçekleştiremeyen bir insan neyi gerçekleştirecek? Erdoğan gitmeli, yeter artık. Yorgun ve memleketi bir uçurumun başına getirdi. Merkez Bankası’nın rezervlerini sıfırladı. Bizi borca batırdı. Eğitimi çökertti. Tarımı çökertti, Sokakları mültecilerle doldurdu. Yargıyı teslim aldı. Meclisin itibarını düşürdü."