Meclis kürsüsünden olay sözler: ''Sülale devri bitti, hepiniz yargılanacaksınız''

Türkiye Büyük Millet Meclisi'de (TBMM) 2022 yılı bütçe görüşmelerinde bütçenin tümü üzerinde son konuşmalar gerçekleştirilirken yürütme adına Cumhurbaşkanı Yardımcısı Fuat Oktay, söz aldı.

TBMM'DE PROTESTO GERGİNLİĞİ 

Türkiye İşçi Partisi Milletvekilleri (TİP), Oktay konuşurken kendi partileri adına söz taleplerinin karşılanmaması gerekçesiyle protesto gerçekleştirdi. 

 TİP Milletvekili Ahmet Şık, TBMM'den canlı yayın açtı. O esnada Yalan ve Palavra şarkılarının çalındığı duyuldu.

Öte yandan TİP Milletvekili Sera Kadıgil, Oktay'a yönelik, "Sinirlenmeye devam edin Sayın Oktay. Bize söz hakkı veren yok. Telefonla arıyoruz açmıyor, cevap vermiyor." ifadelerini kullandı.

Fuat Oktay'ın "Başka bir şey yapamazlar. Daha önce yaptıklarını tekrar ediyorlar. Oynamaya devam edin." edin ifadelerini kullanması dikkat çekti. 

TBMM Başkanı Mustafa Şentop, Meclis'in düzeninin bozulduğu gerekçesiyle Sera Kadıgül'e ceza verilmesini talep etti. Kadıgil'ün savunmasının yapılması talep edildi. 

 TİP Genel Başkanı Erkan Baş Kadıgül'ün savunulması gerekçesiyle çıktığı kürsüde, söz haklarının verilmediğini belirterek "Söz hakkı istiyorduk ve aldık" ifadelerini kullandı.

Mustafa Şentop, Erkan Baş'ın konuşmasının kınama cezası nedeniyle gereken savunma çerçevesi dışında oldjuğunu belirterek Baş'ı uyardı. Şentop, Baş'ın sözünün kesilebileceğini söyledi. 

TBMM sıralarında iktidar vekillerinin Erkan Baş'ın konuşmasını sık sık kesmesi üzerine Baş, "Savunma hakkımı kullanmak istiyorum. Savunma hakkı kutsaldır. Ortada suç yok. " ifadeleriyle tepkisini dile getirdi.

TBMM Başkanı Mustafa Şentop'un verdiği, "Yok öyle şey. Lütfen, çalışma düzenini siz bozdunuz. Onu izah edin. Niye bozdunuz? Süt liman Meclis yok." yanıtı dikkat çekti. 

 Erkan Baş, Şentop'a "Bize karşı işlem yapacaksanız herkese karşı işlem yapmanız lazım." sözleriyle tepki gösterdi. 

Erkan Baş'ın konuşması sırasında sıralardan müdahalelerin devam ettiği görüldü. 

Erkan Baş'ın TBMM'deki konuşması şöyle oldu:

Günlerdir Türkiye İşçi Partisi adına söz talep ediyoruz. Sağolsun muhalefet partileri dayanışma gösterdiler, milletvekillerimiz konuştu. Ancak TİP adına söz talebimiz karşılanmadı. Muhalefet partilerine tekrar teşekkür ediyoruz ama biz kendi hakkımızı istedik. İstiyoruz ve gördüğünüz gibi aldık. Bu söz talebini aldık.

Burada size bizim söz hakkımızı engelleyemeyeceğinizi bir kez daha göstermiş olduk. Dolayısıyla kendimizi değil halkı savunacağız. Bütçe sürecinde halkın sesinin bu kürsüde ifade edilmesi gerekiyordu. 

Benim bildiğim parlamento konuşulan yerdir. İnsanların susturulduğu yer değildir parlamento. Biz bu söz hakkını alabilmek için grup başkanlarıyla, grup başkanvekilleriyle, Meclis Başkanı ile görüştük. Biz konuşabilme mücadelesi veriyoruz. Her yerde halkın sesini susturuyorsunuz. Bari Meclis'te susturmayın diye uğraşıyoruz. Söylemek istediklerimiz var. Onları demokratik bir biçimde ifade etmenin yol ve yöntemlerini bulmamız gerekiyor. O yüzden diyoruz ki, hiç kimse kızmasın küsmesin: Halkın, haklının sesi hiçbir yerde engellemez. O mutlaka bir biçimde sözünü söyleyecek yer bulunur.

Bu 5 dakikalık süre içerisinde söylemeye çalıştığımız şey bu bütçe tartışmasında pek çok insanın söylediğinden farklı değil: Madem meseleyi bireysel tartışmaya getirmek istiyorsunuz. 

Siz de biliyorsunuz biz de biliyoruz. Bu bütçede halkın zenginlikleri, halkın serveti Saray'a doğru hortumlanıyor. Bunu söylemek için bu kürsüye çıktık.

"HEPİNİZ YARGILANACAKSINIZ"

Siz söylemeye korkuyor olabilirsiniz ama biz söyleyeceğiz. Normal şartlarda burada konuşabilsek, derdimizi anlatabilsek pek çok şey görülür.

Ama işin özeti şu: Yediniz, demirdiniz, şiştiniz, cukkaladınız, sonra da batırdınız. Doğal olarak yargılanacaksınız değerli arkadaşlar. 

Vatandaşı bu dondurucu soğukta, ekmek kuyruklarında titretirken kasalarında balya balya para biriktirenler yargılanacak.

Anneler çocuklarına yedirmek için mama alamazken sizin birbirinize dağıttığınız ihaleler nedeniyle adliyeler lebaleb dolacak. 

Bizim söylediğimiz şey şu: Tıpkı sizin reisinizin söylediği gibi "Men dakka dukka" Son sözüm şu: Konuşturmayın, bağırın çağırın ama herkes bilsin! Lale devri nasıl bittiyse sülale devri de bitecek. Hepiniz yargılanacaksınız!

SERA KADIGİL'E KINAMA 

TBMM'de TİP İstanbul Milletvekili Sera Kadıgil'e kınama cezası verilmesi oy çokluğu ile kabul edildi 

MEN DAKKA DUKKA NE DEMEK?

Men Dakka Dukka, birinin kapısını çalanın kapısı çalınır anlamına gelir. Bu atasözünde geçen ''kapı çalmak'' kelimesi, bir insanın hayatı boyunca yaptıkları anlamına gelir. Eğer bir kişi, diğer insanlara karşı yardımsever bir tutum sergilerse, o da insanlardan yardım görür. Eğer biri, diğer insanlara kötülük yaparsa, bunun bedelini er ya da geç mutlaka öder.

Dilimizde Men Dakka Dukka ile eş ve yakın anlamlı olarak kullanılabilecek birçok söz vardır. Bunların başında günümüzde de sıklıkla kullanılan ''Ne Ekersen Onu Biçersin'' atasözü geliyor.