''Elinizi vicdanınıza koyun ve görevinizi yapın''

CHP Genel Başkan Yardımcısı Ahmet Akın depreme karşı dayanıksız yapılar ile imar mevzuatına aykırı yapıların ve bunların bulunduğu alanların dönüşüm projelerini yapmakla görevli Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Sayıştay uyarılarını dikkate almayarak ve Danıştay kararlarını uygulamayarak bunlara kayıtsız kaldığını savundu.

Depremin, Türkiye’nin bir gerçeği olduğunu belirten Akın, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı verilerine göre 6,7 milyon riskli konut olduğuna, bunların 1,5 milyonunun acil dönüşmesi gerektiğine işaret etti.

Bakanlığın, kentsel dönüşüm çalışmalarında kullanılmak üzere oluşturulan ve 2019’da 4,4 milyar lira büyüklüğe ulaşan Dönüşüm Projeleri Özel Hesabı'nın amacına uygun kullanılıp kullanılmadığını bile kontrol edemediğini öne süren Akın, "Son birkaç yıldır denetim raporlarında bunu söylüyor.

Bu hesabın amacı, afet riski altındaki alanlar ile bu alanlar dışındaki riskli yapıların bulunduğu arsa ve arazilerde, fen ve sanat standartlarına uygun, sağlıklı ve güvenli yaşam çevrelerini teşkil etmek üzere Bakanlık tarafından yürütülen faaliyetlere mali kaynak sağlamaktır. İşte Bakanlık bu hesabı yönetemiyor. Kontrol edemiyor." ifadelerini kullandı.

Çevre ve Şehircilik Bakanlığının Danıştay kararını da uygulamadığını vurgulayan Akın, Danıştayın 2019’da verdiği bir kararla Yapı Denetimi Hakkında Kanun'a tabi yapılarda, kuruluşun ilgili denetçi mimar ve mühendislerince bundan sonra sadece projelerin değil, aynı zamanda zemin ve temel etütlerinin de denetlenerek raporlara uygunluk görüşü verilmesi gerektiğine hükmettiğini hatırlatan Akın, Bakanlığın bugüne kadar bu konuda bir düzenleme yapmadığını anımsattı.

Ahmet Akın, şu değerlendirmelerde bulundu:

"Danıştay kararı açık. Denetçi mimar ve mühendislerince bundan sonra sadece projelerin değil, aynı zamanda zemin ve temel etütlerinin de denetlenerek raporlara uygunluk görüşü vermeleri gerekiyor. Bakanlık bunu yönetmeliğe uyarlamıyor. Geldiğimiz noktada bu hukuk tanımazlık acı kayıplara yol açabiliyor. Bu yıl dünya üzerinde gerçekleşen depremlerde en çok can kaybının Türkiye'de olması canımızı daha çok acıtıyor. O nedenle, elinizi vicdanınıza koyun ve görevinizi yapın."