Demirtaş Avrupa'yı göçle korkutuyor

Demirtaş Avrupa'yı göçle korkutuyor

HDP Eş Genel Başkanı Demirtaş Avrupa'ya seslendi: Türkiye'den on milyonlarca insan Avrupa'ya göçecek

HDP Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş,AB ve Almanya'yı sığınmacı krizinde ilkesiz bir politika izlemekle eleştirerek, "Savaş politikaları sorgulanmadan, eleştirilmeden, göçmen meselesi, mülteci meselesi asla tartışılamaz, sağlıklı tartışılamaz." dedi.

Demirtaş şöyle devam etti:

"Şu ilkesiz yaklaşım ve anlaşmalar, bir müddet sonra Türkiye'de yeni kaosların, belki de yeni çatışmaların tetiklenmesine yol açacaktır, bizim kaygımız bu, korkumuz bu. Eğer biz ülkemizde çatışmayı, savaşı durduramaz, demokrasi ve hukuku egemen kılamazsak Avrupa şu anda belki Suriye'den,Afganistan'dan ya da Kuzey Afrika'dan gelen göçmenlerle baş etmeye çalışırken, bir bakacaksınız ki Türkiye'den on milyonlarca insan, Türkiye Cumhuriyeti yurttaşıAvrupa'ya göç etmek isteyecek belki, Türkiye'deki istikrarsızlıktan kaynaklı olarak.Bunun tek sorumlusu değil belki ama sorumlularından biri de Avrupalı hükümetler olacak, zamanında barış için müdahil olmamakla, zamanında etkili bir müdahale ve eleştiri geliştirememekle buna yol açmış olacaktır."

Demirtaş, Almanya temasları çerçevesinde başkent Berlin'deki özel üniversitelerden Hertie School of Governance'ta, Türkiye'de demokrasi ve AB ile mülteci anlaşması konulu bir konuşma yaptı.

"GÜNÜ KURTARMAYI AMAÇLAYAN ÖNGÖRÜSÜZ POLİTİKALAR"

Avrupa Birliği ülkelerinin sığınmacı akını karşısında, günü kurtarmayı amaçlayan, öngörüsüz politikalar izlediğini iddia eden Demirtaş, bu ülkelerin Suriye'de savaşı sonlandırmaya dönük somut projeleri olmadığını kaydetti.

"ALMAN HÜKÜMETİNİ DE ELEŞTİRİYORUZ, AB'NİN BU KONUDAKİ İLKESİZ YAKLAŞIMINI DA"

İnsanları göçe zorlayan uluslararası emperyal politikaların, enerji politikalarının sorgulanması gerektiğini savunan Demirtaş, "Savaş politikaları sorgulanmadan, eleştirilmeden, göçmen meselesi, mülteci meselesi asla tartışılamaz, sağlıklı tartışılamaz. Bu konuda kendi hükümetimizi de eleştiriyoruz, Alman hükümetini de eleştiriyoruz, AB'nin bu konudaki ilkesiz yaklaşımını da eleştiriyoruz." dedi.

"TÜRKİYE İLE İŞBİRLİĞİ YAPILMALI, FAKAT ÖNEMLİ OLAN BU İLİŞKİNİN HANGİ İLKELER ÜZERİNE KURULDUĞU"

AB ülkelerinin, mülteci krizinde ekonomik ve siyasi çıkarlarını gözeten bir politika izlediklerini, insan onurunu korumanın öncelik olmadığını kaydeden Demirtaş, "Evet Türk hükümetiyle, AKP hükümetiyle veya Sayın Erdoğan ile elbette ki görüşmeler yapılmalı,Türkiye ile işbirliği yapılmalı. Bu konuda hiç tereddüt yok. Türkiye gibi önemli bir ülkenin, bir geçiş ülkesinin, AB aday ülkesinin, müzakerelerin yürütüldüğü bir ülkenin, bu görüşmeler ve işbirliğinin dışında tutulması doğru olmaz zaten. Fakat önemli olan bu ilişkinin hangi ilkeler üzerine kurulduğudur. Burada da sıkıntı görüyoruz." ifadelerini kullandı.

AB ülkeleri ve Almanya'nın mülteci krizinde çözüm için Türkiye ile işbirliği yaparken, demokrasi ve insan hakları sorunlarını, Güneydoğu'daki operasyonları görmezden geldiklerini savunan Demirtaş, bu politikanın ilkeli ve mantıklı olmadığını, bu yaklaşımı çelişkili ve tutarsız bulduklarını kaydetti.

"EĞER ÜLKEMİZDE SAVAŞI DURDURAMAZSAK BİR BAKACAKSINIZ Kİ TÜRKİYE'DEN ON MİLYONLARCA İNSAN AVRUPA'YA GÖÇ ETMEK İSTEYECEK"

Bu politikanın olumsuz sonuçları olacağı, AB'nin Türkiye kaynaklı yeni mülteci akınıyla karşı karşıya kalabileceği iddiasında bulunan Demirtaş şöyle devam etti:

"Şu ilkesiz yaklaşım ve anlaşmalar, bir müddet sonra Türkiye'de yeni kaosların, belki de yeni çatışmaların tetiklenmesine yol açacaktır, bizim kaygımız bu, korkumuz bu. Eğer biz ülkemizde çatışmayı, savaşı durduramaz, demokrasi ve hukuku egemen kılamazsakAvrupa şu anda belki Suriye'den, Afganistan'dan ya da Kuzey Afrika'dan gelen göçmenlerle baş etmeye çalışırken, bir bakacaksınız ki Türkiye'den on milyonlarca insan,Türkiye Cumhuriyeti yurttaşı Avrupa'ya göç etmek isteyecek belki, Türkiye'deki istikrarsızlıktan kaynaklı olarak. Bunun tek sorumlusu değil belki ama sorumlularından biri de Avrupalı hükümetler olacak, zamanında barış için müdahil olmamakla, zamanında etkili bir müdahale ve eleştiri geliştirememekle buna yol açmış olacaktır."

Almanya ile Türkiye arasında köklü, stratejik ilişkiler bulunduğunu, kendilerinin de bu ilişkilerin geliştirilmesinden yana olduklarını ifade eden Demirtaş,"Biz Alman hükümetinden somut olarak da Türkiye'deki çatışmalı sürece, insan hakları ihlallerine dair, çok net bir tutum alması gerektiği konusunda öneride bulunuyoruz" dedi.

"BARIŞ KONUSUNDA DAHA CESUR OLUNMALI"

Türkiye'deki son gelişmeler ve Güneydoğu'daki operasyonlar konusunda AB'nin ve Alman hükümetinin yaklaşımını eleştiren Demirtaş, şöyle devam etti:

"AB'nin lokomotif ülkesi Almanya'nın bu konuda tek bir cümle henüz kurmamış olması, herhalde eleştirilmesi gereken bir durumdur. Tarafların bir an önce silahlı yöntemlerden vazgeçip yeniden müzakere görüşme, diyalog masasına, barış sürecine dönmesini teşvik etmek herhalde içişlerine müdahale değildir. Bu konuda cesur davranmak, tarafları barışa zorlamak, herhalde şiddete, teröre destek değildir. Barış konusunda daha cesur olmasını biz bekliyoruz. Almanya'nın da, AB'nin de kurumsal olarak bu konuda daha teşvik edici, barış isteyenleri cesaretlendirici bir tutum almasını bekliyoruz."

"VİZELER KALKARSA KÜRTLER AB'YE AKIN EDER" DEMİŞTİ

Halkların Demokratik Partisi (HDP) Eş Genel Başkanı Selahattin Demirtaş, Alman Haber Ajansı'na haftalar önce verdiği verdiği demeçte de, partisinin vize serbestisinden yana olduğunu, ancak AB'nin Türkiye'ye vize yükümlülüğünü kaldırması durumunda KürtlerinAB ülkelerine akın edeceğini belirtmişti.

DW Türkçe'de yer alan habere göre, 'Türkiye'deki savaşın genişlemesi durumunda yeni göç akınının yaşanabileceği' uyarısında bulunan Demirtaş, sadece Kürtlerin değil, Türklerin de Avrupa'ya kaçabileceğini belirterek, 'bu nedenle Ankara'nın PKK ile müzakerelere yeniden başlaması için baskı yapmanın AB'nin kendi çıkarına olduğunu' söylemişti.