CHP Sözcüsü Öztrak: Maklubeyi birlikte avuçladılar
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlCumhuriyet Halk Partisi Sözcüsü Faik Öztrak, BDDK'nın açıkladığı 46 milyar liralık kredi ve FETÖ hakkında çarpıcı açıklamalarda bulundu. Öztrak "Maklubeyi birlikte avuçladılar" dedi.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, BDDK’nin açıkladığı 46 miyar liralık batık kredinin buzdağının görünen kısmı olduğunu belirterek, “Bu batan 46 milyar lira kimin cebinden çıkacaktır? Zararı hazine mi üstlenecektir?” dedi. AKP içindeki FETÖ tartışması konusunda da Öztrak, “Hepsi, hep birlikte maklubeyi avuçladılar. FETÖ’nün siyasi ayağı ortaya çıkmadıkça kamuoyu neyin ne olduğunu anlamakta zorlanacaktır. Bizim talebimiz FETÖ’nün siyasi ayağının bir an önce ortaya çıkmasıdır” diye konuştu.
CHP Sözcüsü Faik Öztrak, parti genel merkezinde yaptığı açıklamada özetle şunları dile getirdi:
Bankacılık sistemi makyajlanmış: Kötü yönetiminin ekonomide yol açtığı tahribat her geçen gün artıyor. İki gün önce BDDK inşaat ve enerji sektörlerinde 46 milyar liralık kredinin battığını açıkladı. BDDK, bankalara bunun zarar olarak yazılması talimatını verdi. BDDK kurulduğundan beri ilk kez böyle bir açıklama yapıyor. Mevzuat ve geri dönmeyen kredilerin tanımı belli; bunun için BDDK’nin herhangi bir açıklama yapmasına gerek yok. Ya bankalar gereğini yapmamışlardır ya da BDDK, “Seçimler öncesi durun” demiştir. Bu yapılan son derece tehlikeli bir iştir. Son bir yıldır BDDK’nin izniyle bankacılık sisteminin bilançolarının makyajlandığını göstermektedir. Bankacılık sistemine güveni bu yalanlar bitirir. Bunun maliyeti ülkemize ağır olur.
"46 MİLYAR BUZDAĞININ GÖRÜNEN KISMI"
Uzunca bir süredir iktidar kendi çıkardığı ekonomik krizin sorumluluğunu dış güçlere, içerideki muhaliflerin üzerine yıkmaya çalışmaktadır. O da yetmeyince bağımsız kurullara müdahale etmektedir. Bu da yetmeyince damadın arkadaşı devreye girmektedir; TÜİK eliyle ekonomik verileri makyajlamaktadır. O da olmayınca kamu bankaları aracılığıyla piyasalara müdahale etmektedir. Artık kimse ne piyasalarda oluşan fiyatlara ne de TÜİK verilerine güvenmektedir. 46 milyarlık batık kredinin buz dağının sadece görünen kısmı olduğu, gerçek batığın çok daha yüksek olduğu söylenmektedir.
46 milyar lira kimin cebinden çıkacak? Milletimiz adına soruyoruz, batan kredileri hangi bankalar kimlere verdi? BDDK’nin söylediği 49 milyar liralık sermaye artışını yapan bankalarla, 46 milyar liralık krediyi batıran bankalar örtüşüyor mü? Bu batık krediler içerisinde devletin sahibi olduğu bankaların payı ne kadardır? Bu batan 46 milyar lira kimin cebinden çıkacaktır? Zararı Hazine mi üstlenecektir? Yoksa bir uluslararası kuruluş bu rezaleti yakaladı da “Kamuoyuna açıklayıp gereğini yapın” diye BDDK’ye baskı mı yapmıştır?
"İŞ BULAMAYACAKSINIZ, BARİ KALPLERİNİ KIRMAYIN"
Hak, hukuk, adalet diyoruz. Yapısal adımlar diyoruz. Herkesi kucaklayan büyüme, parasal sürdürülebilirlik diyoruz. Yandaşlar CHP’nin çözüm önerisi yok diyor. Derdin dermanı CHP’de. Ama bu metal yorgunlarında önlem alacak takat artık yok. Bunlar hesapsız ve kitapsız dışarıdan dolarla aldıkları borçları betona gömdüler. Şimdi borcu geri ödeyecek dövizi bulamıyorlar. Sonunda Borçlanma Genel Müdürlüğü kurdular. Bu gidişle onu da alacaklılara devredip Duyun-u Umumiye yaparlar. 17 yılda ülkemizin geçmişini yediler, geleceğine ipotek koydular.
Yandaşa tank alma garantisi mi verdiniz? Milli savunma sanayimizin en kritik fabrikalarından birisini Katar ordusuna peşkeş çekmeyin, özelleştirmeyin dedik. İktidar özelleştirmiyoruz ama kiraladık diye laflar söyledi. Önümüzde kapı gibi Türk Telekom örneği var. Kârı elin oğluna verip zararı Türk bankalarının sırtına nasıl yıktığını Telekom sürecinde gördük. AK Parti sözcüsüne dolambaçlı yollarla yapılan özelleştirmenin ayrıntılarını dün kamuoyuna açıkladığı için teşekkür ediyoruz. Fabrika Kadar ordusuna gitmiş. Teknoloji gelecekmiş... Bizim mühendislerimizin geliştirdiği teknolojiyi, prototipi Katar ordusuna peşkeş çektiniz. O Katar ki Doğu Akdeniz’de ülkemiz aleyhindeki petrol arama faaliyetlerine katkı sağlıyor. Yerlilik ve millilik laflarını ağızlarından düşürmeyenlere koskoca Almanya’nın stratejik öneme sahip tesislerini sattırmamak için nasıl yatırım fonu kurduğunu hatırlatıyorum. Bir de fabrika kamu özel işbirliği kapsamında gitti diye açıkladı. O zaman bir zahmet açıklayacak: Yandaşınızın şirketine yılda kaç tank alma garantisi verdiniz? Garantiyi Türk lirasıyla mı yoksa dolarla mı verdiniz?
Bari gençlerin kalplerini kırmayın: İşsizlik bin bir emekle okuttuğumuz gençleri ezip geçiyor. Saray’dakiler çıktıkları kibir kulelerinden gençlerimizin bu halini görmüyorlar. AKP Genel Başkanı “Efendim işsizlik var. Olabilir. Her üniversite mezununun iş sahibi olması diye bir şey yok” deyiveriyor. Bunu duyan, mezun olan yeni bir genç nasıl güven duyacak? 1 milyonun üstünde üniversite mezunu işsiz var. Ne işte ne de eğitimde olan anasının, babasının eline bakan 5 milyon 200 bin gencimiz var. Anlaşıldı bunlara iş bulamayacaksınız, bari kalplerini kırmayın, onları suçlamayın. Her yere yüksek lise seviyesinde kasaba üniversitelerini siz açtınız. Şimdi eğitimde kaliteden şikayet etme hakkınız yok.
İYİ PARTİ İLE İTTİFAK
Son seçimlerde Millet İttifakı son derece değerli bir işlev görmüştür. Millet İttifakı bu milletin makus talihini değiştirmiştir. Dolayısıyla son derece değerledir. Bu tür değerlendirmelerle Millet İttifakı’nı değersizleştirmeye çalışmaya hiçbirimizin hakkı yoktur.
ADALET BAKANI GÜL'ÜN AÇIKLAMALARI
Ben bu mesajın kime olduğunu bilemem. Kendi partilerinin içinde gelişen birtakım sorular. Hepsi hep birlikte maklubeyi avuçladılar. FETÖ’nün siyasi ayağı ortaya çıkmadıkça kamuoyu neyin ne olduğunu anlamakta zorlanacaktır. Bizim talebimiz FETÖ’nün siyasi ayağının bir an önce ortaya çıkmasıdır.
"ERKEN SEÇİM TALEBİMİZ YOK"
Bizim erken seçim talebimiz yok. İktidar ben bu işi götüremiyorum. Ben bunu yapamıyorum, aldığım yetkiyi sahibine iade edeceğim derse bizim de buna söyleyecek lafımız olmaz. Biz de erken seçime hazırız, hazır olmak durumundayız. Öyle anlaşılıyor ki yemeği yiyip hesabı ödemeden, masayı devirip, sıvışmak isteme yaklaşımı hâkim. Vatandaşın reform talep ettiğini ifade ettiler. Bakalım vatandaşın mı yandaşın mı dertlerine çözüm getirecekler.
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol