Bülent Arınç'tan sert açıklama

Başbakan Yardımcısı Bülent Arınç, Çözüm Süreci'nin iktidarın borcu olduğunu, bunu gerçekleştirene kadar masadan kalkmayacaklarını ifade etti.

Arınç, partisinin Van İl Başkanlığınca düzenlenen dayanışma yemeğinde, kentteki sivil toplum kuruluşu temsilcileri ve kanaat önderleriyle bir araya geldi. Arınç, yaptığı konuşmada, Ak Parti'nin kentte her zaman güçlü olduğunu ve seçimlerden sonra dördüncü dönem iktidara geleceğini söyledi.

Arınç, 13 yıldır iktidardaki AK Parti'yi devirmeye çalışanların ülkede koalisyon istediğini, uzun zamandır yaşanan olumlu gelişmelerin tersine dönmesinin amaçlandığını vurgulayarak, şunları söyledi:

"2023 hedeflerine ulaşılmasın, millet fakirleşsin istiyorlar. 'AK Parti gitsin de kim gelsin?' diyoruz, 'Kim gelirse gelsin, yeter ki AK Parti gitsin' diyorlar. Bu düşmanlıktır, 78 milyon insana ihanettir. Yanı başımızdaki ülkeler gibi buranın da karışmasını istemektir. Kardeş kavgasına dönülmesini arzu etmektir. Türkiye ne bulduysa 2002 yılından bu yana devam eden siyasi istikrardan buldu. Biz yıkılmış Türkiye'yi yeni baştan ayağı kaldırdık. Hazineyi doldurduk, katrilyonluk yatırımlar yaptık. Depremde yaşadıklarımızı biliyoruz. Hükümetimiz bütün gücüyle 10 katrilyonluk yatırımla yaraları sardı, kardeşlerimizin imdadına yetişti."

Ülkeyi kendilerinden başka daha iyi yönetecek bir partinin bulunması halinde gitmeye hazır olduklarını, elini vicdanına koyarak herhangi bir partinin AK Parti'den daha iyi hizmet edeceğini söyleyenleri alkışlayacaklarını vurgulayan Arınç, diğer partilerin tek başına iktidar umudunun bulunmadığını bu nedenle ülkeye hizmet etmesinin de mümkün olmayacağını dile getirdi.

Arınç, daha önce bağımsız adaylarla Meclise girerek grup kuran HDP'nin, seçimlere girme cesaretinde bulunduğunu söyleyerek, "Benden açık çek, millet size inanır, güvenir, milletin kalbine girerseniz aşarsınız, milleti tehdit ederseniz, baskı, şantaj yaparsanız, çadırlara çağırırsanız millet size oy vermez, barajı rüyanızda görürsünüz. Millete baskı yerine şefkat göstereceksin" dedi.

78 milyonluk güçlü bir devletin çocukları olduklarını ancak geçmişte darbelerin, faili meçhullerin yaşandığını, bu gelişmelerin ardından milletin AK Parti'yi tek başına iktidara getirdiğini aktaran Arınç, OHAL'in sona erdirilmesiyle ülkenin çok farklı bir konuma yükseltildiğini vurguladı.

Arınç, 2008 yılında haklarında kapatma davası açıldığını ve bir oy farkıyla kapatılmadıklarının altını çizen Arınç, şöyle konuştu:

"Biz onların ağzını kapattık, dillerini bağladık, ellerine kelepçe vurduk ve özgürlüklerin yolunu açtık. Darbe yapanları yargılayan biziz. Darbeci ve cuntacılara mahkeme yolunu gösteren biziz. Kenan Evren'i mahkeme önüne çıkaran biziz hamdolsun. Bunları ülkemiz insanlarımız için yaptık. Çocuklarımız okula gittiklerinde, 'Türküm, doğruyum, çalışkanım' diye birşeyler söylemek zorunda kalıyordu. Biz bu mecburiyeti ortadan kaldırdık. Bu seçimde tekrar Allah'ın izniyle, rabbimin inayetiyle iktidar olacağız çünkü çalışıyoruz. Verdiğimiz sözleri namus borcu biliyoruz. Milletimizin bize destek olacağından şüphemiz yok. Millete hizmet etmeye devam edeceğiz ve Allah'ın izniyle artık gözyaşlarının, kardeş kavgasının dinmesi ve silahların susması için çözüm sürecini tamamlayacağız."

Çözüm Süreci'nin teminatının partisi olduğunu, sonuna kadar süreci yürüteceklerini ifade eden Arınç, "AK Parti, olarak çözüm sürecini sonlandıracağız. Gençlerin dağa çıkmasını ve orada ölmelerini, anaların ağlamasını, askerlerimizin, polislerimizin, hakim ve savcılarımızın, öğretmenlerimizin, karnında çocuğuyla kadınlarımızın, küçük yavruların kör teröre kursan olmasını istemiyoruz. Çözüm süreci bizim borcumuzdur bu borcumuzu tutacağız sonuna kadar masadan kalkmayacağız" diye konuştu.

Arınç, seçime büyük bir kararlılıkla girdiklerini, hiçbir partiyle kavgalı olmadıklarını, herkesin milletin önünde hesap vereceğini kaydeden Arınç, şu değerlendirmede bulundu:

Eğer 'Silahlı terör, bitti, Türkiye'de eylem yapmayacağız' diyorlarsa bunun her çeşidinde olmalıyız. Kobani olaylarını bahane ederek, insanların ölümüne yok açan, sokaklarda terör estiren, evleri işyerlerini yakan insanları gördüğüm için söylüyorum. Siz Çözüm Süreci'nde samimi değilsiniz. Bu seçimde de baskıyla, insanları korkutarak, Van'dan göç etmeye zorlayarak, sandık emniyetinin kalmayacağını ilan ederek milletin nereye oy vereceğine engel olmaya çalışan ve kendilerine oy devşirmeye çalışanlar var. Gözlerimiz onların üzerindedir. Buna izin vermeyeceğiz. Halkımızdan da kararlılık bekliyorum. Bu medeniyeti yolundan döndürmek isteyenlere, ülkeyi kavga, kaos ortamına sokmak isteyenlere bu seçimde bir ders vermek lazım. Hepimiz kararlı olacağız. Hiçbir şey yapamazlar. Bütün önlemleri aldık ama her şeye rağmen çılgınlık yapmak isteyenler varsa kafalarına balyozun ineceğini bilsinler."