BTP lideri Hüseyin Baş: ''Erdoğan, Soylu ve Bahçeli'nin düşünceleri aynı değil''

BTP lideri Hüseyin Baş: ''Erdoğan, Soylu ve Bahçeli'nin düşünceleri aynı değil''
Güncelleme:

Bağımsız Türkiye Partisi (BTP) Genel Başkanı Hüseyin Baş, Yurttaş TV yayınında gazeteciler Burcu Uğur ve Atakan Sönmez'in sorularını yanıtladı ve İBB'deki terör teftişi için "Bence burada Cumhurbaşkanı ile İçişleri Bakanı ve Devlet Bahçeli'nin düşünceleri aynı değil" dedi.

İstanbul Büyükşehir Belediyesi'ne yönelik olarak İçişleri Bakanlığı tarafından başlatılan teftiş hakkındaki soruya yanıt veren Baş, konuyu "Cumhur İttifakı içinde bir sorun" olarak gördüğünü söyledi.

Soruşturma hakkında Ekrem İmamoğlu'nun yaptığı "Adli Sicil Kaydı'nı ben vermiyorum" savunmasının haklı olduğunu ve ortada bir "cambaza bak oyunu" sergilendiğini belirten BTP lideri, sözlerini şöyle sürdürdü:

Bence burada Sayın Cumhurbaşkanı ile İçişleri Bakanı ve Sayın Devlet Bahçeli'nin düşünceleri aynı değil.

Cumhurbaşkanı bence belediyeye bir operasyon istemiyor. Bana sorarsanız bu, İçişleri Bakanı'nın Cumhurbaşkanını ittiği olumsuz bir yer. Bence orada bir problem var. Benim anladığım bu İBB cephesindeki bir sorun değil, Cumhur İttifakı cephesindeki bir sorun olarak görüyorum. Cumhurbaşkanı'nın isteyeceği bir şey değil bu Suriyelileri geri göndermenin yolu Esad'la görüşmek

Türkiye'de yaşayan Suriyeliler ülkelerine geri gönderilmesi yönündeki tartışmalar hakkında, "Ben de o insanların ülkelerine dönmesinin daha doğru olduğunu düşünüyorum" diyen BTP Genel Başkanı Hüseyin Baş, "Ancak bu sadece ‘Göndereceğim' demekle olmaz. Bunu yapmanın tek yolu oturup Beşar Esad'la konuşmak. Başka türlü bu sorunu çözemeyiz. Bir inat uğruna Türkiye uzun süredir büyük sorunlar yaşıyor. Doğu Akdeniz'i güvenliği için de bunu yapmalıyız" dedi.

"Herhalde vahiy bekliyorlar"

Geçtiğimiz günlerde Diyanet İşleri Başkanlığı'na "Döviz Endeksli Kur Korumalı TL Vadeli Mevduat sistemi çerçevesinde hesaba yatırılan paradan elde edilen gelir helal midir? Bu konuda nas var mıdır?" diyerek yazılı olarak soran Hüseyin Baş, Diyanet'in bu soruya henüz yanıt vermediğini sorunun cevabı için yapılan ikinci başvuruya ise "Üzerinde çalışıyoruz" yanıtı verildiğini belirterek "Herhalde vahiy bekliyorlar" dedi.

Faiz sorusuna dolaylı yanıt

Bunun üzerine Diyanet'e e-devlet üzerinden başka bir kişi kanalıyla aynı soruyu sordurduklarını belirten Baş, gelen yanıtı şu şekilde paylaştı:

Kurulumuzun faizle ilgili kararları ve duruşu bellidir. Faizli mevduat hesaplarına yatırım yapmak ve vadeli döviz satışında bulunmak kurulumuzca caiz görülmemektedir. Ancak, içerisinde faiz unsuru bulunmayan herhangi bir uygulamaya devletin kendiliğinden belli oranlarda mali katkı alınabilir. Verilen yanıttan döviz yükselmez de faiz alınırsa bunun haram, tersi olursa ise alınan paranın helal olduğu gibi bir sonuç çıkardığını söyleyen Baş, "Bu durumda Diyanet'e soruyorum. Kumar helal midir? Çünkü kur garantili vadeli mevduat üzerinden insanlar kumara sevk ediliyor" diye konuştu.

"Merkez Bankası'nı kahve makinesine çevirdiler"

Kur korumalı TL mevduat hesabı ürününün açıklanmasının ardından dövizde yaşanan ani gerileme hakkında daha önce dile getirdiği "Piyasaya 40 milyar dolarlık bir müdahale yapıldı" iddiasını, Hazine ve Maliye Bakanı Nurettin Nebati'nin çıktığı her platformda yalanlamaya çalıştığını belirterek, "Ben bu iddiamın arkasındayım. Bu bir kulis bilgisi değil bir matematik hesabına dayanıyor. Bunun aksini iddia etmek Türkiye ekonomisine hakarettir, eğer bu iş 1-2 milyar dolarla oluyorsa. 800 milyar dolar gayrı safi milli hâsılası, 450 milyar dolar dış borcu olan bir ülkeden bahsediyorsunuz. Sonra çıkıp 'köpük vardı aldık' diyorlar. Merkez Bankası'nı da kahve marinasına çevirdiler. Bu iş 1-2 milyar dolara oluyorsa, 1-2 milyar dolar daha kullanıp 9-10 liraya kadar düşürselerdi" diye konuştu.

Baş, Bakan Nebati'nin 20 Aralık gecesi için söylediği "Çarpılan küçük yatırımcı oldu" sözleri için de, "Çarpılanı zaten biliyoruz. Çarpan kim oldu? Bize bunu da açıklasınlar" dedi.