Başbakan Yardımcısı'ndan Moody's'e tepki

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, Moody's'in Türk Bankalarına yorumuna ilişkin, “2017 içerisinde Türk bankacılık sistemi içerisinde takibe dönüşüm oranı 4'e ulaşmayacaktır. Varlık kalitesi de bozulmayacaktır" değerlendirmesinde bulundu.

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, gündeme ilişkin değerlendirmede bulundu.

Başbakan Yardımcısı Nurettin Canikli, katıldığı bir televizyon programında Moody's'in Türk Bankalarına yorumuna ilişkin bir değerlendirmede bulundu. Canikli, “Moody's'in özellikle birkaç alanda Türk bankalarının geleceği ile birtakım değerlendirmeleri, yorumu var. Bunlardan bir tanesi önümüzdeki 2017 yılı içerisinde Türk bankacılık sektöründe takibe dönüşüm oranlarının yüzde 4'e ulaşacağını ve varlık kalitesinin bozulacağını söylüyor" ifadelerini kullandı.

VARLIK KALİTESİ BOZULMAYACAK

“2017 içerisinde Türk bankacılık sistemi içerisinde takibe dönüşüm oranı 4'e ulaşmayacaktır" diyen Canikli, konuşmasını şu şekilde sürdürdü: “Varlık kalitesi de bozulmayacaktır. Nedeni ise şu; özellikle reel sektörün içinde bulunduğumuz konjonktür nedeni ile ödemelerinde bir sıkıntı yaşaması için, nakit dengesinde herhangi bir bozulma meydan gelmemesi için 250 milyar liralık çok ciddi bir kredialanı oluşturduğumuzu söylemiştik. Moody's diyor ki şimdi; reel sektör ödeme sıkıntısına girecek.

250 MİLYAR LİRALIK TEDBİR ALDIK

Bankalara olan borçlarını ödeyemeyecekler. Bankaların varlık kalitesi de bozulacak özetle bunu söylüyor. Takibe dönüşüm oranları yükselecek. Bunu söylemek istiyor. Biz bugünleri görerek, bu gelişmeleri tahmin ederek 250 milyar liralık bu tedbiri aldık.

"Reel sektörün bankalara olan borcunun ödenmesinde hiçbir sıkıntının yaşanmayacağını belirten Canikli, “250 milyar liralık kredi alanını bu günleri ön görerek oluşturduk. Son derece sağlam bir ödeme imkanıdır. Moody's bu konuda aldığımız kararları çok iyi biliyor. Son derece kaynakları sağlam. Buna rağmen böyle bir yorum yapması gerçeği yansıtmayan,içi boş bir yorumda bulunması, kehanette bulunması algı oluşturmaya yönelik etik olmayan bir operasyondur" değerlendirmesinde bulundu.