Akşener'den Erdoğan'a yaylım ateşi: ''Utanmasa bir de bizi deneyin diyecek''
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlİYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, Cumhurbaşkanı Erdoğan'ı açıkladığı ''vizyon'' belgesini eleştirerek, ''Utanmasa 'Bu seçimde bir de bizi deneyin' diyecek'' ifadelerini kullandı.
İYİ Parti Genel Başkanı Meral Akşener, partisinin grup toplantısında açıklamalarda bulundu. Konuşmasında geçtiğimiz günlerde Cumhurbaşkanı Erdoğan tarafından banttan indirilen Türkiye'nin yerli otomobili Togg'la ilgili de değerlendirmelerde bulunan Akşener, yerli otomobil için Cumhurbaşkanı Erdoğan'a teşekkür etti. Akşener daha sonrasında ise Togg'un banttan indiği törene atıfta bulunarak eleştirilerini sıraladı.
Akşener'in açıklamalarından öne çıkanlar şu şekilde:
"Bugün öğretmenlerimiz, sendikaların aldığı karar doğrultusunda iş bırakma eylemi yapıyor. Keşke böyle bir eyleme gerek olmasaydı. AK Parti, öğretmenlerimizin taleplerini dikkate alsaydı. Maalesef memurdan emekliye, çiftçiden esnafa, asgari ücretliye kadar dertli vatandaşlarımızı görmezden gelen iktidar, cefakar öğretmenlerimizi de yok saydı. Uzman öğretmenlik, baş öğretmenlik gibi sınava dayalı düzeni doğru bulmuyoruz. İYİ Parti iktidarında 5 ve 15 yıl kıdemini esas alarak öğretmen maaşlarında düzenleme yapacağız. Eğitim çalışanlarımıza her yılın başında ikramiye vereceğiz. Kıdemi ne olursa olsun her öğretmenin maaşında asgari ücretin net yüzde 50'si oranında iyileştirme yapacağız. Tayin, terfi, yer değiştirme gibi problemleri çözeceğiz. Öğretmenlerin problemlerini yakından biliyoruz. Her adımı atacağız. Öğretmenlere değer vermeden eğitim davasında başarılı olmak mümkün değildir.
"İYİ Parti her alandaki proje ve kadrolarıyla iktidara hazır. 2011 yılından bu yana girdikleri her seçimde 2023 vizyonundan bahsettiler. Açın arşive bakın. Dediler ki; '2023 yılında, milli gelirimiz, 2 trilyon dolar olacak.' Şimdi ne diyorlar? '2023’te milli gelirimiz, 867 milyar dolar olacak.' Aradaki fark, iki buçuk kat.
"ERDOĞAN'A GÖRE ÜLKEMİZDE HİÇBİR DERT YOK"
"Nihayet hesap günü geldi çattı. Artık aynı hayali satamayacağı için yeni bir masal uyduruyor. Bay Kriz'in Türkiye'ye verecek hiçbir şeyi kalmadı. Milletimiz bu gerçeği görüyor. Vatandaşlarımız geçim sıkıntısına çare arıyor. Evladına iş, insanca bir yaşam, adalet ve özgürlük istiyor. Bunların hiçbirini veremeyen Bay Kriz'in masallarına da inanmıyor."
"Erdoğan'a göre ülkemizde hiçbir dert yok. Sanırsın millet parayı koyacak yer yok, ekonomiyi batırmamış, milletimiz son 4 yılda zenginleşmiş! Sanırsın konuttan otomobile, telefondan gıdaya tüm ürünleri daha ucuza satın alır olmuşuz! Tarihimizde çok çeşitli kutlamalar yaptık ama enflasyonun yüzde 80'i aşmasını, doların 18'i geçmesini ilk defa kutluyoruz. Gerçekten ibretlik! Hâlâ ah bir seçilsem neler neler yapacağım diyor. 4,5 yıl önce de 'Bu kardeşinize verin yetkiyi, görün etkiyi' demişti. Verdik yetkiyi, gördük etkiyi... Yetkiyi verin; dolarla, enflasyonla nasıl mücadele edilir görün demişti. Onu da gördük! Bundan 3 hafta Türkiye'yi yolsuzluktan biz kurtarırız demişti. Şaka gibi! Ben de 'gelin, yolsuzlukların üzerine birlikte gidelim' demiştim. Biz yasa tekliflerimizi getireceğiz demiştim. Ama millete yolsuzluğu çözeceğim deyip tekliflerimize hayır oyu veren utanmazdır, yüzsüzdür, yalancıdır diye eklemiştim. Sonuç ne oldu? Yolsuzlukları araştırma teklifimize hayır oyu verdiler."
"UTANMASA 'BİR DE BİZİ DENEYİN BU SEÇİMDE' DİYECEK"
"Geçen haftaki vizyonsuzluk belgesi bize gösteriyor ki gidişatı gören Sayın Erdoğan, şimdiden muhalefet partisi liderliğini içselleştirmiş. Utanmasa 'bir de bizi deneyin bu seçimde' diyecek. Buradan kendisine seslenmek istiyorum. Sen hiç merak etme Sayın Erdoğan, şunun şurasında 7 ay kaldı. Vizyonu da liyakati de projeyi de ziyadesiyle göreceksin. Az daha sabret."
"Enflasyon hedefini bile tutturamayan bir iktidar şimdi de çıkmış bize yüzyıl hedefinden bahsediyor. Güler misin, ağlar mısın?"
"Nitekim, bu gerçeklikten kopuş halinin yansımalarına, neredeyse her hafta, Bay Kriz ve ekibinin yaptığı, açıklamalarda da şahit oluyoruz. Mesela; Doçent Doktor Nebati Bakan, haftalık kara mizah şovu kapsamında geçtiğimiz hafta yine sahneye çıktı ve her zamanki gibi, ufuk açan bir açıklama yaptı. Dedi ki, 'Biz enflasyonu, dünyadaki gibi algılamıyoruz. İnsan temelli bir yaklaşımımız var.' Yaaa… Biz zaten, bu marslı arkadaşların, genel olarak ekonomiyi, dünyadaki gibi algılamadıklarını biliyoruz. Orası yeni değil. Ama beni asıl endişelendiren kısım, 'insan temelli' olarak tarif ettikleri yaklaşımları…"
ENFLASYON TEPKİSİ
"Neymiş, meseleye, 'İnsan temelli' yaklaşıyorlarmış… Bugün Türkiye’de, enflasyon canavarı, insanımızı; yediği yemekten, giydiği kıyafetten ediyor. Cebindeki parayı eritip, geleceğini karartıyor. Bu 'insan temelli' yaklaşımın sonucunda, her geçen gün, bir öncekini aratıyor. İşte size, Bay Kriz ve arkadaşlarının, 'insan temelli' yaklaşımlarının etkisinde, insanlarımızın içine düşürüldüğü hazin tablo…"
"Yani; Nebati Bakan’ın, ekonomiyle olan epistemolojik kopuşunun, bir benzeri de, insana dair bakışında cereyan ediyor. Belli ki, bu arkadaşlar ekonomiyle bağlarını kopardıkları gibi, insanla olan bağlarını da, tamamen kopartmışlar. Ne diyelim, Allah acil şifalar versin…"
ERDOĞAN'A: 'SARAY'A KAPANIP DÜNYADAN KOPTUN'
"Buradan Sayın Erdoğan’a seslenmek istiyorum; Saray'a kapanıp, dünyadan koptun. Artık bir paralel evrende, bir hayal aleminde yaşıyorsun. Olguyu, algıya kurban etmek için çevirdiğiniz, tüm fırıldaklar, meydana saçıldı. Milletimiz de artık bu beceriksizlikten bıktı! Bu basiretsizliğinizden, bu samimiyetsizlikten usandı! Verdiği her sözü unutan, bu ciddiyetsizlikten yıldı!"
"Ama şükürler olsun ki, milletimiz, bu vasatlığa mecbur değil! Çünkü biz varız. Çünkü İYİ Parti var. Bizim Türkiye’yi hakkıyla yönetmek için gücümüz var! İşinin ehli, liyakatli ve vizyon sahibi kadrolarımız var! Devletimizin ve milletimizin değerleriyle örülü, ülkemize yakışan bir siyaset anlayışımız var! Ve de en önemlisi; Vatanını ve milletini çok seven, cesur yüreklerimiz var!"
"Bu yüzden; sizin açtığınız yaraları, biz saracağız! Sizin yıktıklarınızı, biz yapacağız! Sizin çaldıklarınızı, biz yerine koyacağız! Sizin oluşturduğunuz krizleri, biz çözeceğiz! 'Yeter söz milletindir!' diyecek ve iktidara geleceğiz! Emin olun, çok az kaldı!"
"TOGG TANITIMINI PR ÇALIŞMASINA ÇEVİRDİLER"
"Bildiğiniz üzere, geçtiğimiz hafta, TOGG’un, Gemlik Tesisi’nin açılış ve üretilen ilk aracın da, banttan iniş töreni vardı. Ülkemize katma değer sağlayan, milletimizin de faydasına olan, her şeyde olduğu gibi, bu yatırımı da, geç kalmış olmakla birlikte, son derece kıymetli buluyoruz. TOGG’un, seri üretime geçmesinde; emeği geçen işçilerimizi, mühendislerimizi ve şirketlerimizi tebrik ediyor, bu girişimin oluşmasına, vesile olan, gereken her türlü kamu desteğini sağlayan, Sayın Erdoğan ve arkadaşlarını da kutluyorum."
"Keşke Sayın Erdoğan da, milletin Cumhurbaşkanı olma olgunluğunu ve özgüvenini gösterebilseydi. Keşke, her zamanki nobran tavrından, bir kez olsun sıyrılabilseydi. Keşke, kutuplaştırdığı insanlarımızı, milletin otomobili üzerinden, bir kez olsun birleştirmeyi tercih etseydi… Maalesef yine olmadı. Ve bu son derece kıymetli girişimin tanıtımını da, bir AK Parti PR çalışmasına çevirerek, her zaman olduğu gibi, yine, güzel bir şeyi, engellenemez nefretiyle, kirletmeyi başardı. Bay Kriz ve iktidarının, en önemli özelliklerinden biri de, nedir biliyor musunuz? Kendilerinden öncekileri, yok saymalarıdır. Hatta daha da ileri gidip, sürekli kötülemeleridir."
"TOGG ÜZERİNDEN YÜRÜTTÜĞÜNÜZ GEÇMİŞİ KÖTÜLEME VE YALANLARINIZA KARŞIYIZ"
"Bakın, 20 yıllık iktidarları boyunca, her fırsatta, 70 milyar dolarlık, özelleştirme yapmakla övündüler. Ama özelleştirdikleri kurumları, kimin yaptığından, hiç bahsetmediler. Hatta, kedilerinden önce, hiçbir şeyin yapılmadığı yalanını söylediler. Hep geçmişi kötüleyerek, bugünü onaylatmaya çalıştılar. Cumhuriyet eserlerini, hep görmezden geldiler. Hep unutturmak istediler. İşte bu nobranlıktan, işte bu utanmazlıktandır ki; 'Bizden önce memlekette, buzdolabı bile yoktu' bile dediler."
"Buradan, Sayın Erdoğan’a sesleniyorum; geçmişi kötüleyerek, kendini ibra etmeye çalışmaktan, artık vazgeç. Bizim duruşumuz, sana örnek olsun. Biz, ülkemiz için taş üstüne taş koyulduğunda, bundan memnun oluruz. Mesela; 1990’lı yıllarda başlayan İHA/SİHA çalışmalarının, bugün geldiği noktadan memnunuz. Nitekim iktidara geldiğimizde, bu çalışmaların, daha da hızlı gelişebilmesi için, her türlü desteği vereceğiz. Bu anlamda, TOGG projesinden de elbette memnunuz. Fakat, TOGG üzerinden yürüttüğünüz geçmişi kötüleme ve yalanlarınıza karşıyız."
"OTOMOTİV ÜRETİMİ SON 5 YILDA YÜZDE 25 DARALDI"
"Biz elbette ki, yerli ve millî bir otomobilimizin olmasını istiyoruz. Ancak Türkiye’nin, bazı acı gerçekleri var… Bugün en ucuz araba bile, yüzde 80’lik ÖTV diliminde yer alıyor. Otomobildeki asgari vergi yükü, yüzde 113’e çıktı. Vergilerden önce, 300 bin lira olan bir arabanın fiyatı vergilerle birlikte, 637 bin liraya çıkıyor. Aynı zamanda otomotiv sektörü, büyük bir finans sorunu da yaşıyor. Merkez Bankası borçlanma faizi, yüzde 19’dan, yüzde 10 buçuğa düşerken, taşıt kredi faizleri ise, tam tersine artış gösterdi."
"Sadece araç fiyatları değil; kasko, trafik sigortası ve motorlu taşıt vergisindeki artış da araba sahibi olmanın önüne, engeller ördü. Bugün bir asgari ücretlinin; bırakın sıfır araba satın almayı, sigorta, bakım ve yakıt masrafını bile, karşılaması mümkün değil. Yerli otomobil üretmekle övünen bu iktidar, iç pazardaki daralmanın neticesinde otomotiv sanayini, 5 yıldır aralıksız bir şekilde küçültüyor. Bizzat Sayın Erdoğan ve akla zarar ekonomi deneyleri sonucunda, otomotiv üretimi son 5 yılda yüzde 25 daraldı. oluşan üretim kaybı, 400 binin üzerine çıktı."
"OTOMOBİLDEKİ ÖTV YÜKÜNÜ KALDIRACAĞIZ"
"İç piyasadaki daralmanın üzerine, iktidarın, kafasına estikçe, ÖTV’ye zam yaparak oluşturduğu hukuksuzluk görüntüsü de eklenince, bugün Türkiye, küresel otomotiv yatırımlarının da, maalesef dışında kalmış durumda. Bu yatırımlar artık, ülkemiz yerine; Polonya, Çekya, Slovenya gibi ülkelere kayıyor. Hâlbuki; Türk otomotiv sektörü, tek başına, ihracatımızın, yüzde 13’ünü oluşturan ondan fazla markanın, yüzlerce yan sanayi kuruluşunun olduğu, dev bir endüstridir. Ve Türkiye için, stratejik öneme sahiptir. Biz, İYİ Parti olarak; otomotiv sektörünün gerçeklerinin farkındayız. İşte o nedenle, Türk otomotiv sektörünü geliştirecek, pek çok çözümle geliyoruz. Öncelikle; Türkiye’yi, çağdaş bir hukuk devleti hâline getirecek, öngörülebilir ve kararlı ekonomik koşulları sağlayacağız. Sonrasında; otomobildeki ÖTV yükünü kaldıracağız. Karbon salınımına endeksli, çevreci bir vergilendirme sistemi getireceğiz."
"Otomobili, sadece zenginlerin erişebildiği, bir lüks olmaktan çıkartıp, herkesin erişebildiği, temel bir ihtiyaca dönüştüreceğiz. Yani İYİ Parti iktidarında, Asgari ücretli vatandaşlarımızın da, rahatlıkla araba sahibi oldukları, müreffeh bir Türkiye’ye kavuşacağız. İç pazardaki otomobil satışını; 500 bin seviyesinden, 1 buçuk milyona çıkartacak, Türkiye’yi, yeni yatırımların odağı hâline getireceğiz. Türkiye’de üretim yapan marka sayısını artıracak, üretim yapan markaların ise, daha fazla model üretmesi için, gereken teşvikleri sağlayacağız. TOGG gibi, yerli üretim girişimlerine verdiğimiz önemi, 50 yıldır ülkemizde üretim yapan markalardan da esirgemeyeceğiz."
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol