Oğlunu icra memuruna teslim etmeyen baba tutuklandı

Oğlunu icra memuruna teslim etmeyen baba tutuklandı
Güncelleme:

Erzurum'da oğlu Muhammet Mert D.'yi geçici velayeti boşanma davaları süren eşi Sedanur D.'ye ve icra memurlarına teslim etmeyen baba tutuklandı.

Erzurum'da özel güvenlikçi T. D. (29), oğlu Muhammet Mert D.'yi (4) geçici velayeti boşanma davaları süren eşi Sedanur D.'ye (23) ve icramemurlarına teslim etmediği gerekçesiyle 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. Sedanur D. 'oğluna eziyet' suçundan 8 yıla kadar hapis cezası istemiyle yargılanırken, tutuklanan T. D., "Yetkililere cezaevinden sesleniyorum; Benim çocuğumun kalbini, yüzünü soldurmasınlar" dedi.

Erzurum'un merkez Yakutiye ilçesine bağlı Güzelova Mahallesi'nde yaşayan T. D., 2012 yılında Sedanur D. ile evlendi ve bir çocukları oldu. İddiaya göre, bir süre sonra Sedanur D. evi terk etti ve T. D.'ye boşanma davası açtı. Aile Mahkemesi'nde süren boşanma davasında çocuğun velayeti, gecici olarak anne Sedanur D.'ye verildi. Oğlunu eşine bırakarak ayrılan Sedanur D., icra memurlarını göndererek Muhammet Mert'i almak istedi. Eve gelen icra memurları aileyi evde bulamayınca T. D. hakkında 2'nci İcra Ceza Mahkemesi'nde dava açıldı. T. D. savcılığa başvurarak kız kardeşinin çektiği videoları delil olarak sunup, eşi Sedanur D.'nin oğlunu dövdüğünü iddia ederek, şikayetçi oldu. Bunun üzerine Sedanur D. hakkında çocuğuna şiddet uyguladığı iddiasıyla soruşturma başlatıldı. Çekilen video görüntüleri üzerine Sedanur D.'nin Asliye Ceza Mahkemesi'nde açılan davada 'altsoya ve çocuğa karşı eziyet' suçundan 3 yıldan 8 yıla kadar hapsi istendi. 

'EVLADINDAN AYRILMASIN DİYE BEDELLİ ASKERLİK PARASI YATIRDIK'

Hukuk ve ceza davaları sürerken, T. D., 2'nci İcra Ceza Mahkemesi tarafından 'çocuk teslimine muhalefet' suçundan 6 ay hapis cezasına çarptırıldı. T. D., geçen 31 Ağustos'ta tutuklanarak Erzurum Açık Ceza İnfaz Kurumu'na konuldu.

Oğullarının tutuklanmasına tepki gösteren anne Şükran ile baba Ahmet D., yetkililerden yardım istedi. Aile Mahkemesi tarafından görevlendirilen uzmanların eve gelerek inceleme yaptıklarını ve torunlarının kendilerinde kalması yönünde görüş bildirdiklerini söyleyen Ahmet D., "Torunumun şiddet görüntüleri izlenmeden velayat annesine verildi. Evi 2 yıl önce kendisi terk etti ve bu sürede oğlunu sadece 2 kez aradı. Torunumu dövünce eşim karşı çıkıyordu. Kendisi 'Size ne asarım da döverim de' diye karşılık veriyordu. Buna rağmen belki barışırlar, araları düzelir diye defalarca Sedanur'u aradık. Adaleti, kanunu biz de biliyoruz. Anne olsaydı biz çocuğu verirdik ama çocuğu gider 'Denize atarım, size yar etmem' dedi. Benim çocuğum 'evladına sahip çıktı' diye cezaevine girdi. Oğlum Mert'e hem annelik hem babalık yaptı. 'Torunum babasız durmuyor, ağlamasın' diye bedelli askerlik parasını yatırdım. Yetkililerden bizim tek bir ricamız var. Benim çocuğumu kurtarsınlar. Evladına sahip çıktığı için cezaevine girdi" diye konuştu.

'YAVRUMU TORUNUMA KAVUŞTURUN'    

Oğlunun geceleri kalkıp torununun altını temizleyip, mamasını verdiğini ona gözü gibi baktığını söyleyen anne Şükran D. ise "Oğlumu işinden etti, cezaevine attılar. Torunumun bir geleceği var. Babası onun için her şeyi yapıyor. Torunuma 'Annen geliyor' deyince ağlamaya başlıyor ve gitmiyor. Şiddet uyguluyan gelinim, onu cezaevine atmaları lazım. Benim oğlum hırsızlık, namussuzluk yapmamış, eşini dövmemiş, kendi isteğiyle evden gitmiş. Yavrumu torunuma kavuştursunlar" dedi.

'ÇOCUĞUMUN YÜZÜNÜ SOLDURMASINLAR'

Tutuklu kaldığı Açık Ceza İnfaz Kurumu'ndan telefonla annesini arayan T. D., eşi ile kaçarak evlendiklerini hatırlattı. T. D. yaşananları ağlayarak şöyle anlattı:

"Bir gün işten döndüğümde kendisi bana bir inat uğruna evlendiğini söyledi. 'Ben başka birini seviyorum. Ben bunu bir inat uğruna yaptım. Sevdiğim insan beni karnımdaki çocukla bile kabul ediyor yoksa canına kıyacak' dedi. Oğlumuzun ölmesi için ilaç içti ve erken doğum oldu. Süt emzirmiyordu. Amcamın oğlunun eşinden süt sağıp da çay kaşığıyla oğluma içiriyordum. Oğlum büyüyünce dövüyor, istemiyordu. Bıçakla üzerine yürüyordu. Çocuğumun can güvenliği yok. Evdeyken bile oğlumun kapısını kilitliyordum birşey yapmaması için. Çocuğum bana soruyor ki 'Baba nerede kaldın?' Ben oğluma niye yalan söyleyeyim. Çocuğuma sahip çıkmış, canını korumuşum suç mu işlemişim? Kimse ondan hesap sormuyor. Kimse benim halimi anlamadan getirip beni buraya tıktılar. İşim gücüm, benim çocuğumun geleceği, halimi kimseye anlatamadım. Ben çocuğumu kendim büyütüp, kendim baktığım, vermediğim için ceza aldım. 'Çocuğu götürüp avukata vereceksiniz. Sen de içerde yatacaksın' dedi. Yetkililere cezaevinden sesleniyorum; Benim çocuğumun kalbini, yüzünü soldurmasınlar. Hiçbir suçum yokken beni buraya koydular, oğlumdan ayırdılar. Benim çocuğumun 'baba neredesin?' demesinin vebalini ödeyemezler."

T. D., eşinin şu anda Bursa'da olduğunu söyleyerek, "Cezaevine girmeden önce ben aradım kendisini, 'Ben yoğun insanım, çalışıyorum, meşgulum. Gelecek vaktim yok' dedi. Bana 'Çocuğu götürüp, avukata vereceksin, sen de içeride yatacaksın' dedi. Çocuğu vermediğim için cezaevine giriyorum ama geçici velayetin verildiği annesi ise burada yok. Hadi gelsin alsın, baksın çocuğuna. Ama yok, benim annem- babam bakıyor oğluma. Bu nasıl iş, ben anlayamıyorum" diye konuştu.

DHA