MİT'ten teröre karşı yeni taktik

MİT'ten teröre karşı yeni taktik

MİT artık terör örgütlerini "canlı takip" ile izleyecek,

Cumhurbaşkanı Tayyip Erdoğan’ın, canlı bomba saldırılarının ardından, “Terörün tanımı yeniden yapılmalı” diyerek tartışmaya açtığı yeni dönem ‘terörle mücadele’ ve ‘önleyici istihbarat’ stratejilerinin detayları ortaya çıkmaya başladı. Ankara ve İstanbul’daki bombalı eylemlerin ardından Brüksel’deki patlamalar, ‘canlı bomba’ saldırılarının yüzde 100’ünün önlenemeyeceğini ortaya koydu. Ancak terörün değişen yüzü; çok boyutlu mücadeleyi ve üst seviyede istihbarat anlayışının geliştirilmesi gereğini gün yüzüne çıkardı. Önleyici istihbarat konusunda Milli İstihbarat Teşkilatı (MİT), 26 Nisan 2014’te yürürlüğe giren 6532 sayılı Kanun’la çok önemli yetki ve görevler üstlendi.

Aldığı yeni yetkiye dayanarak operasyonel anlamda teknik takip, siber ve sinyal istihbaratını genişletecek önlemler aldı. Kriz ve çatışmaların yoğunlaştığı mahallerde, Sinyal İstihbarat Başkanlığı aktif olarak devreye sokuldu. PKK ve DAEŞ masaları canlı takibe geçti, sahadaki tutkal ekipleri, bunların gizlilik süreçleri güçlendirildi. Diğer kurumlarla koordinasyon ve paylaşım konusunda hassasiyet göstermeleri istendi. Ayrıca teröristlerin internet ve sosyal medyayı kullanma ihtimaline karşı şüpheli isimler üzerinden bu mecralar, 24 saat esaslı takibe alındı. Emniyet ve savcılıklar dahil her türlü kurum ve kuruluş ile koordinasyon sağlanırken, kolluk yetkisini doğrudan kullanmak suretiyle istihbarata karşı koyma kapsamında mücadele verilmeye başlandı.

MİT, emniyet, Jandarma, bütün noktalardan gelen cari istihbarat, her ile ait dosyalar, füzyon merkezinde toplanarak taktik, operasyonel seviyede karar alma mekanizmaları oluşturuldu. Mapping (Haritalandırma) yapılmaya başlandı ki Taktik Harekât Merkezi’nde, nereye hangi ekibin yollanacağına kadar kuvvet planlamasına ilişkin önemli veriler elde edilmeye başlandı. Canlı takip sayesinde, farklı illerden ve farklı lokasyonlardan gelen istihbarat alınıp farklı coğrafyalarda, mahallerde taktik resimler oluşturuldu. Bu, yetenek ve yetkinliğe dayalı anlayışla, karşı önlemler geliştirilmesini sağladı.

Bu adımlar, bölge ve ülke bazında ortak harekât resminin çıkarılmasına yardımcı oldu. Güvenlik birimlerine ve harekât planlayıcılara; ne tip harekât icra edileceği, terörist faaliyete nasıl mukabele edileceği; taktik, operasyonel ve stratejik seviyelerde nasıl karşılık verileceğine ilişkin karar alma yeteneği kazandırıldı. Buna, ‘just in time istihbarat’, ‘just in time mukabele’ yeteneği deniliyor.

Asimetrik avantaj yaratacak yeteneklerin geliştirilmesi, hızlı ve çabuk şekilde karar almayı; teknolojiyi, insanı ve yeni operasyonel modelleri kullanmayı sağlarken; yeni istihbarat doktrini yeteneğe çevrilip, alan talimnamelerine dönüştürüldü.

AVRUPA’YA DA DESTEK

Bu yeni anlayış, diğer ülkelere de istihbarat desteği sağlayacak. Türkiye’deki terörist faaliyetleri önleme çalışmaları; yerel, bölgesel fotoğrafı çektikten sonra Avrupa’da ya da ABD’de de benzer eylemlerin yapılabileceği öngörüsünü verecek. Ülke ölçeğinde ya da bölgesel bazda çıkan fotoğraf, diğer ülkelerin terörizmle mücadelesine yardımcı olacak istihbarat anlayışı geliştirecek imkân ve kabiliyet sunacak.

Adalet Bakanlığı da bir paket üzerinde çalışıyor. Terörle mücadele bölge başsavcılıkları, özel ihtisas mahkemeleri kurulması, arama-kontrol izinlerinin kolaylaştırılması ve terör propagandasının suç sayılması gibi başlıklar üzerinde çalışılıyor.