Madımak 23 yıldır sönmedi !
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone OlSivas'ta 2 Temmuz 1993'te Madımak Oteli'nin ateşe verilmesi sonucu 37 kişinin öldüğü katliamın 23'ncü yıldönümü nedeni ile anma etkinlikleri düzenlenecek.
Sivas Valisi Davut Gül ve Belediye Başkanı Sami Aydın, kentte 2 Temmuz 1993'te çıkan olaylarda hayatını kaybeden 37 kişi için eski Madımak Oteli binasında oluşturulan anı köşesine kamu kurum ve kuruluşlarının müdürleriyle karanfil bıraktı.
Gül, Aydın ve beraberindekiler, Sivas Valiliği önünden yürüyerek İl Özel İdaresi Bilim ve Kültür Merkezi'ne dönüştürülen eski Madımak Oteli binasına geldi. Gül ve beraberindekiler, olaylarda yaşamını yitirenlerin isimlerinin yazılı olduğu anı köşesine karanfil bıraktı.
Burada basın mensuplarına açıklamada bulunan Gül, "23 yıl önce 37 vatandaşın hayatını kaybettiği, hem Sivas'ın hem Türkiye'nin hem dünyanın, bütün vicdanlarda çok olumsuz etkiler bıraktığı bir olay dolayısıyla geldik." dedi.
Türkiye'de bu tür olayları kaşıyan şer güçlerinin hep olduğunu ve bundan sonra da olmaya devam edeceğini belirten Gül, şunları kaydetti:
"Anadolu'da, Sivasımızda yüzyıllardır kültürel farklılıklarını zenginlik olarak sayan, barış, kardeşlik, dostluk içerisinde yaşayan bir iklim, ortam var. Bizler için Mevlana, Hacı Bektaş-ı Veli, Pir Sultan Abdal hepsi birbirinden kıymetli ve değerli. Hepsi Anadolu'nun mayasına katkı koyan insanlar. Bu üzücü olayları tasvip etmek asla mümkün değil. Bu olayın hiç şüphesiz en büyük mağduru hayatını kaybeden insanlar ve onların aileleri ama en az onlar kadar mağdur olan bir kesim var ki o da Sivas şehri ve halkı. Sivas şehrinin, halkının ve Sivaslıların bu olayla uzaktan yakından alakası yok. Hayatın her döneminde geçmişte de şimdide de gelecekte de Sivas'taki insanlar kardeşlik, dostluk, barış, hoşgörü içerisinde birlikte yaşamış. Sivas’ta yaşayan insanlar bunun farkında. Bizim bir acımız var. Bu acı hem bizim acımız hem Sivas'ın acısı hem Türkiye'nin acısı, insanlığın ortak acısı."
Vali Gül, bu tür olayların bir daha yaşanmamasını temenni ederek, sözlerini şöyle tamamladı:
"Gönül ister ki bu acı, bu yara kabuk bağlasın. Sizler de olayları takip ediyorsunuz. Zaman zaman bu yarayı kaşımak isteyen insanlar olabiliyor. Fakat Sivas kamuoyu 7'den 77'ye bu konuya çok duyarlı, çok hassas, bu konunun farkında. Dolayısıyla da inşallah bundan sonraki süreçte bunu istismar etmek isteyen kesimlere, kişilere Sivas, Türk kamuoyu pirim vermeyecektir. Bu olayda hayatını kaybeden vatandaşlarımıza Allah'tan rahmet, ailelerine de başsağlığı diliyorum. Bu tür olayların bir daha olmaması için vatandaşlarımızın hassasiyetle olaylara bakması gerektiğini düşünüyorum."
Gül, Aydın ve beraberindekiler, anma programının ardından eski Madımak Oteli binasından ayrıldı.
Madımak Olayı nedir?
Sivas Katliamı, Madımak Katliamı ya da Madımak Olayı, 2 Temmuz 1993 tarihinde Sivas'ta Pir Sultan Abdal Kültür Derneği tarafından organize edilmiş olan Pir Sultan Abdal Şenlikleri sırasında Madımak Oteli'nin yakılması ve çoğunluğu Alevi 33 yazar, ozan, düşünür ile 2 otel çalışanının yanarak ya da dumandan boğularak hayatlarını kaybetmesi ile sonuçlanan olaylardır.
Ayrıca Madımak Olayı ‘nda dışarda toplanan göstericilerden de iki kişi de hayatını kaybetmiştir. Pir Sultan Abdal Şenlikleri kapsamında, aralarında Aziz Nesin'in de bulunduğu pek çok sanatçı ve fikir insanı dönemin Sivas valisi Ahmet Karabilgin'in özel davetlisi olarak bu kente geldi.
Kültür Merkezi içindeki karşıt grupla çıkan taşlı sopalı çatışma, polis tarafından fazla büyümeden, zor kullanılarak önlendi. Binlerce kişiden oluşan karşıt grup, Kültür Merkezi’nden yeniden Hükümet Meydanı’na geldi. Hükümet Konağı’nı taşlamaya ve slogan atmaya başlayan grup ardından Madımak Oteli civarına ulaşarak, slogan atmaya devam etti.
Madımak Oteli'nin yakılması Madımak Olayı ‘nda grup önce Madımak Oteli önündeki araçları ateşe verdi ve oteli taşladı. Madımak Oteli tutuşturulan perdeler ve alt katta bulunan eşyalarla birlikte yakıldı. Otele sığınmış olan kişilerden, aralarında Asım Bezirci , Nesimi Çimen, Muhlis Akarsu, Metin Altıok ve Hasret Gültekin'in de bulunduğu 35 kişi yanarak veya dumandan boğularak yaşamını yitirdi.
Aralarında Aziz Nesin'in de bulunduğu 51 kişi de olaylardan kendi olanaklarıyla, ağır yaralarla kurtuldu. İtfaiye merdiveniyle kurtarılmaya çalışılan Aziz Nesin, merdivendeki görevli tarafından darp edilip, merdivenden itfaiye aracı etrafında toplanan karşıt görüşlü kalabalığa doğru itildi. Başından yaralanan Aziz Nesin'i linç girişiminden araya giren polisler kurtardı. Yaralılar, polis arabalarıyla Tıp Fakültesi Hastanesi`ne götürüldü. Madımak Olayı sonucunda 33 konuk, 2 otel görevlisi ve 2 gösterici yaşamını yitirdi. Akşam saatlerinde valilikçe ilan edilen ”2 günlük sokağa çıkma yasağı” ile birlikte, güvenlik güçleri şehirde tam bir hakimiyet sağlayabildi.
Madımak Olayı'ndan sonra yargılama süreci
Madımak Olayı‘ndan bir gün sonra 35 kişi gözaltına alındı. Daha sonra gözaltına alınanların sayısı 190'a çıktı. Gözaltına alınan 190 kişiden 124'ü hakkında “laik anayasal düzeni değiştirip din devleti kurmaya kalkışma” suçlamasıyla dava açıldı, geri kalanlar serbest bırakıldı. Kamuoyunda Sivas Davası olarak bilinen davanın ilk duruşması, Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi'nde 21 Ekim 1993 günü yapıldı. 26 Aralık 1994'te karara bağlanan dava sonucunda, 22 sanık hakkında 15'er yıl, 3 sanık hakkında 10'ar yıl, 54 sanık hakkında 3'er yıl, 6 sanık hakkında 2'şer yıl hapis cezası, 37 sanık hakkında da beraat kararı verildi. Yargıtay, Devlet Güvenlik Mahkemesi kararını bozdu Müdahil avukatlar, Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin kararını “taraflı, hukuka ve adalete aykırı” olarak niteleyerek, ayrıntılı bir savunmayla temyize gittiler. Yargıtay 9. Ceza Dairesi katliamın “Cumhuriyete, laikliğe ve demokrasiye yönelik olduğunu” belirterek Devlet Güvenlik Mahkemesi'nin kararını esastan bozdu. Ankara 1 No'lu Devlet Güvenlik Mahkemesi, Yargıtay'ın bozma kararına uyarak yargılamayı yeniden başlattı.
Madımak Olayı'nda 33 kişiye idam cezası
28 Kasım 1997'de açıklanan kararda, 33 sanık Türk Ceza Yasası'nın 146/1 maddesine göre idama ve 14 sanık 15 yıla kadar değişen hapis cezasına mahkûm edildi. Yargıtay 9. Ceza Dairesi 24 Aralık 1998'de hapis cezalarını onadı, 33 idam cezasını ise usul noksanlıkları nedeniyle bozdu. Şubat 1999 tarihinde usul eksikliklerinin giderilmesi için başlayan yargılama sonucunda 16 Haziran 2000'de 33 sanık Devlet Güvenlik Mahkemesi'nce yeniden idam cezasına çarptırıldı. 2002 yılında idam cezasının yürürlükten kaldırılmasıyla idam cezası hükümlülerinin cezaları müebbet ağır hapis cezasına çevrildi.
AKP ve Saadet'in avukatları savundu Sanıkların avukatlığını üstlenenler arasında olan Refahyol iktidarının Adalet Bakanı Şevket Kazan, bakanlığı sırasında onları hapishanede ziyaret etti. Geniş avukat listesinde çok sayıda Refah Parti üyesi ve yöneticisi olması eleştiri konusu oldu. Bu avukatlar ilerleyen yıllarda AKP ve Saadet Partisi'ne katıldılar ve içlerinden üst yönetim görevlerine yükselenler oldu. Geçen bu zaman zarfı içerisinde sanık sayısı tahliyelerle 33'e düştü. Olayın kilit ismi olarak nitelendirilen, dönemin Sivas Belediye Meclisi üyesi Cafer Erçakmak ve Yargıtay'ın 1997'deki bozma kararından sonra firar eden 8 sanık ise halen yakalanamamıştır. Davanın firari olan 5 sanık ile ilgili kısmı, 13 Mart 2012 tarihinde zaman aşımından düşürülmüştür.
Sivas Davası İstiklal Mahkemeleri sonrasında tek bir davada bu kadar çok idam cezasının verildiği ilk davadır.
Hem aradığınız haberlere hızlıca ulaşabilmek hem de Haber3.com'a destek olmak için Google News'te Haber3.com'a abone olun.
Haber3'e Google News'te abone olun
Abone Ol