Emniyet Genel Müdürlüğünde Usulsüz Yapılanma Davası

Emniyet Genel Müdürlüğünde Usulsüz Yapılanma Davası
Güncelleme:

Emniyet Genel Müdürlüğü Dış İlişkiler Daire Başkanlığı bünyesinde, görev tanımı olmayan "bölge/ülke polis uzmanı" şeklinde teşkilatlandıkları ve "personel ataması için amirleri yanılttıkları" suçlamasıyla yargıladığı 12 polisten 3'ünü mahkum eden Ankara 6

ANKARA (AA) - Emniyet Genel Müdürlüğü Dış İlişkiler Daire Başkanlığı bünyesinde, görev tanımı olmayan "bölge/ülke polis uzmanı" teşkilatlanmasına gittikleri ve "personel ataması için amirleri yanılttıkları" suçlamasıyla 12 emniyet görevlisini yargılayan, 3'ünün mahkumiyetine, 9'unun beraatına karar veren Ankara 6. Ağır Ceza Mahkemesi, hükmünün gerekçesini açıkladı.

Gerekçeli kararda, sanıklar hakkında, "Dış İlişkiler Daire Başkanlığının görev ve çalışma yönetmeliği kapsamında bulunmayan 'Ülke Kıtalar Koordinatörlüğü ile Ülke Polis Danışmanlığı' adı altında teşkilatlanma kurdukları" gerekçesiyle dava açıldığı hatırlatıldı.

İddianamede, sanıkların bu teşkilatlanmada geçmişe yönelik ne yaptıkları ve irtibatları konusunda bilgi ve belgeye rastlanmadığının belirtildiğine ve teşkilatlanma giderlerinin Başbakanlık örtülü ödeneğinden ödendiğine yer verildiği bildirilen gerekçeli kararda, tüm sanıkların "görevi kötüye kullanmak", İlyas Özgentürk'ün ise bunun yanı sıra "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği" suçundan cezalandırılmalarının istendiğine dikkat çekildi.

- "Ayrı binada hizmet yürütmeleri dikkat çekici"

Gerekçeli kararda, Dış İlişkiler Daire Başkanlığına, Emniyet Genel Müdürlüğü ana hizmet binasında bölüm tahsis edilmesine rağmen, sanıklara ana hizmet binası yerleşkesi dışında yer verildiği kaydedildi.

Sanıkların, savunmalarında, "yasal unsurlar çerçevesinde hareket ettiklerini" belirttikleri ifade edilen kararda, "Sanıkların ayrı binada hizmet yürütmeleri dikkat çekicidir. Ayrıca atamalarda lisan bilen, yurt dışı tecrübesi olan kişilerin seçildiği belirtilmişse de bu atamalara ilişkin ayrıntılı ne türlü araştırma yapıldığı, kişilerin nasıl seçildiği hususlarında mahkememize ayrıntılı beyanda bulunulmamıştır" denildi.

Kararda, sanık Özgentürk'ün, dosya içerisinde fotokopisi bulunan "ülke polis danışmanları onay listesi"ne, "uygundur" ibaresiyle imza attığı kaydedildi.

- Sanıklardan 9'una beraat

Kararda sanıklardan Mehmet Demircioğlu, Ferhat Altın, Selami Açıkgöz, Mustafa Reşat Tekinbaş, Ahmet Duran Bitmez, Nebi Çetinkaya, Abdulkadir Karaturna, Ahmet Ekici ve Fatih Dikici'nin, "görevlerinin gereklerine aykırı hareket ettiklerine veya kurumun zararına sebebiyet verdiklerine ilişkin kesin ve inandırıcı delil elde edilemediğinden" beraatlarının kararlaştırıldığı bildirildi.

Fatih İnalkaç, İlyas Özgentürk ve Murat Taşdemir'in de "gerekli bilgi ve belgeleri amirlere sundukları, cuma günleri toplantıda sözlü rapor verdiklerini" beyanla, suçlamaları reddettikleri bildirilen kararda, buna karşın sanıkların ayrı bir yapılanma içerisinde hareket ettikleri, bulundukları binadan ayrı çalıştıkları ve kanuna uygunmuş gibi düzenlemeler ile amirlerini yanılttıkları kaydedildi.

Kararda, "Çalışma ortamında sanıkların belirli bir hedef gözeterek, bir yapılanma içerisinde bulundukları, bu yapılanma ile ilgili ayrı birim oluşturmaya çalıştıkları, bu birime de kendi bilgileri dışında atama yapılmasının engellenmesi amacıyla yasaya ve yönergeye uygun faaliyetlere ilişkin düzenlemeler yapıldığı anlaşıldığından, sanıkların TCK 257/1. maddesindeki 'görevi kötüye kullanma' kapsamında cezalandırılmalarına karar verilmiştir" denildi.

Özgentürk'ün, "ülke polis danışmanları onay listesi" ilgili sehven ya da aceleyle tarih attığını belirttiğine ancak sonrasında, imzanın sehven atıldığına dair girişimde bulunmadığına dikkat çekilen kararda, "Sanığın, resmi belgeyi imzalayarak, sahte belge düzenlemiş olduğu anlaşıldığından, kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği suçundan cezalandırılmasına karar vermek gerekmiştir" denildi.

- Hüküm

Mahkeme, yargılama sonucunda Özgentürk'ü "kamu görevlisinin resmi belgede sahteciliği" suçundan 2 yıl 6 ay, "görevi kötüye kullanma" suçundan 5 ay olmak üzere toplam 2 yıl 11 ay, İnalkaç ve Taşdemir'i "görevi kötüye kullanmak" suçundan 5'er ay hapis cezasına çarptırmış, üç sanığın da "görevi kötüye kullanma" suçundan aldıkları cezaları ertelemişti.

Diğer sanıkların ise beraatı kararlaştırılmıştı.